Atıcı'dan Meclis Araştırma Önergesi

altCHP Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı, Gaziantep’te hekim meslektaşımızın ölümüyle sonuçlanan hekimlere ve sağlık çalışanlarına  yönelik şiddet olaylarının araştırılması için Meclis Araştırma Önergesi verdi.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Ülkemizde, hekime ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddet olaylarının sayısı gün geçtikçe artmaktadır. En son Gaziantep’te bir meslektaşımız cinayete kurban gitmiştir. Giderek yaygınlaşan ve telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurduğu görülen şiddet olayları yüzünden sağlık çalışanlarının sağlığı bozulmuştur. Hekimler hizmet veremez hale gelmiştir. Şiddet olaylarının nedenlerinin araştırılması, çözüm yollarının bulunması ve şiddeti önleyici politikaların oluşturulması amacıyla TBMM içtüzüğünün 104 ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.

Saygılarımızla

                                                                                                          Prof. Dr Aytuğ Atıcı

                                                                                                          Mersin Milletvekili

 

GEREKÇE:

AKP Hükümeti’nin “Sağlıkta Dönüşüm” adıyla yürüttüğü sağlık politikası yerleştikçe, sağlık çalışanlarına yönelik fiziksel, sözlü, psikolojik ve ekonomik şiddet olayları giderek artmakta ve bu konudaki haberler yazılı ve görsel basında giderek artan sayıda yer almaktadır. Sonunda cinayet haberleri de sağlıkla beraber anılır olmuştur.

Tabip odalarına ve diğer sağlık meslek kuruluşlarına başvurarak şiddete uğradığını bildiren ve destek isteyen sağlık çalışanı sayısı çığ gibi büyümüştür. Sağlıkta şiddet sağlık çalışanlarının ve kamuoyunun gündeminde üst sıralara yerleşmiştir. Nedeni ne olursa olsun şiddetin mazur görülmesi olası değildir.

Ne yazık ki Sağlık Bakanı’nın ve zaman zaman Başbakan’ın ucuz politikalarla ve gerçekleri saptırarak sağlık çalışanlarını hedef göstermesi nedeniyle sağlık alanında yaşanan sorunlar sağlık emekçilerine mal edilmiştir. Şiddete maruz kalan ve sürekli olarak şiddete uğrama korkusuyla yaşayan sağlık çalışanlarının çalışma şevkleri kırılmıştır. Bu durum “defansif tıp uygulamaları” adı verilen bir durumu ortaya çıkarmış ve sağlık çalışanları hastalara dokunmaktan adeta korkar hale gelmiştir. Tüm bu sorunlardan hastalar zarar görmektedir.

Sağlık çalışanlarında, risk almamak adına tedavisi zor olan hastaları başka merkezlere gönderme eğilimleri başlamıştır. Bununla birlikte diğer branşlardan daha çok konsültasyon isteme, daha çok tetkikle kendi savunma dosyasını sağlam tutma gayreti gibi maliyet-fayda oranlarının sınırlarını zorlayan yöntemlere başvurma eğiliminin de arttığı görülmektedir. Yani sağlık çalışanları sadece hastasını düşünmek yerine şiddete uğrama korkusuyla gereksiz birçok şeyi düşünür hale getirilmiştir.

AKP iktidarının ürünü “Sağlıkta Şiddet” bilimsel kongre ve sempozyumların konusu olacak kadar önemli bir boyut kazanmıştır. Hatta bu sempozyumların bir kısmına Sayın Sağlık Bakanı da katılmıştır.

AKP iktidarının sağlıkta dönüşüm adıyla hekime dayattığı “düşük ücret ve performans uygulaması”, vatandaşa dayattığı “katkı payı uygulaması” sonucunda, hastaların yaklaşık üçte biri acil servislere başvurmaya başlamıştır. Böylece gerçekten acil sorunu olan hastaya verilen hizmetin kalitesi düşmüştür. Bu uygulamalarla acil servislerde hastaların bekleme süresi giderek artarken, doktorların hastalara ayırdığı zaman azalmaktadır. Bu durum şiddeti artıran en önemli nedenlerden biridir.

Sağlık çalışanına karşı uygulanan şiddetin maruz kalana avukatlık hizmeti vererek, hastanede uygulanan”kod” uygulamasına giderek önlenemeyeceğini, ne yazık ki hekimler, meslektaşlarını cinayete kurban vererek görmüşlerdir.

Sonuç olarak Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın toplumu hasta ettiği bunun sonucu olarak ta, sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin arttığı anlaşılmaktadır. Sağlık çalışanlarının güvenlik kaygıları, topluma sağlık sorunu olarak geri dönebilecek olması büyük önem arz etmektedir.