Türk Tabipleri Birliği Uzmanlık Dernekleri Eşgüdüm Kurulu (TTB-UDEK) ve İstanbul Tabip Odası’nın (İTO) birlikte düzenledikleri Üniversite Sempozyumu 18 Mayıs 2024 günü İTO’nun Cağaloğlu’ndaki binasında yapıldı. Dr. Ayşegül Bilen ve Dr. Osman Elbek'in başkanlığını yaptığı sempozyum bünyesinde dört oturum ve bir forum bölümü düzenlendi.
Sempozyumun açılışında konuşan TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı üniversitelerde yaşanan sorunlara dikkat çekerek, “Nasıl bir üniversite istiyoruz?” sorusunun yanıtını birlikte bulmanın önemine dikkat çekti. Türkiye’de kurulan tıp fakültesi sayısının 130’u bulduğunu ancak bu fakültelerin neredeyse yarısının hastanesiz olduğunu aktaran Korur Fincancı, “İlçelere üniversite açar olduk, çünkü herkes üniversite mezunu olmak istiyor. Üniversite mezunu olunduğunda sınıf atlanacağını ve işçi sınıfının çeperinden çıkılacağını varsayıyorlar. Oysa hepimiz emeğimizle geçinen insanlarız. Üniversite mezunu olup da mimar, mühendis olanlar da emeğiyle geçiniyor. Kimse üretim araçlarına sahip değil. Olsa olsa prekarya olabiliriz, yani güvencesiz işçi sınıfı olabiliriz ki çok daha tehlikeli. O yüzden sınıf bilinciyle, tabii ki alanımızın bilimsel bilgisiyle üniversiteyi yeniden konuşmaya ihtiyacımız var. Meslek örgütümüz bu konuda hep ön açıcı oldu. Gelenekten geleceğe yeni bir üniversite var etmeliyiz” dedi.
TTB-UDEK Yürütme Kurulu Üyesi Dr. Ayşegül Bilen de her alanda olduğu gibi akademik alanda da özgürlüklerin kısıtlandığının ve bilginin değersizleştirildiğinin altını çizerek, bağımsız bilimsel çalışmaların ve akademik özgürlüğün öneminden bahsetti.
İTO Genel Sekreteri Dr. Ertuğrul Oruç ise sağlıkta şiddetin arttığı, hekimlerin daha tıp fakültesindeyken bu ülkeden ümidini keserek yurtdışına çıkma planları yaptığı, tükenmişlik içinde bir sağlık sistemi ve akademi ortamı olduğunu belirtti. Oruç, bu nedenlerle Üniversite Sempozyumu'nun çok önemli olduğunu söyledi.
Sempozyumun öğleden önceki ilk iki oturumunda Bilim Akademisi desteği eşliğinde üniversite/akademi, bilim felsefesi ve akademik özgürlük kavramları tarihsel arka plan eşliğinde ele alınarak geleceğin üniversitesinde olması gereken temel yapı taşları tanımlandı.
Öğleden sonra gerçekleştirilen iki ayrı oturumda ise tıp fakültesi ve akademisyenlerin durumuna odaklanıldı. Bu oturumlarda mezuniyet öncesi ve sonrası tıp eğitimi ayrı başlıklarda analiz edildi, çağdaş tıp eğitiminin ülkemizdeki olması gereken yansımaları ortaya konuldu ve var olan sorunların çözüm yolları irdelendi. Bilimsel araştırma ve akademisyenlerin özlük hak sorunlarının da ele alındığı bu bölümde kamu ve vakıf üniversitelerinin mevcut durumlarının da fotoğrafı çekildi.
Oturumların tamamlanmasının ardından forum bölümüne geçildi. Forumun ilk bölümünde davetli uzmanlık derneklerinin sunumları eşliğinde yan dal uzmanlık eğitimi, temel tıp ile cerrahi bilim alanlarındaki akademik sorunlar, savunuculuk ve akademik-insani tükenme konuları toplumsal bedelleri de dikkate alınarak tartışmaya açıldı. Forumun ikinci bölümü ise serbest tartışma olarak gerçekleşti ve katılımcılar sorunlara dair çözüm önerileri geliştirerek yol haritasını belirledi.
TTB-UDEK II. Başkanı Dr. Özlem Azap’ın UDEK bünyesinde yapılması gerekenleri de özetlediği sempozyum, sonuç bildirgesi ve yapılan tartışmanın dokümante edilmesi hedefi ile sona erdi. Sempozyum, TTB ve İTO sosyal medya hesaplarından 5 bini aşkın canlı izlem sayısına ulaştı.
Türkiye’nin ve tıp-sağlık ortamının geleceğinin tartışıldığı sempozyumdaki sunumlar ve sempozyum sonuç bildirgesi önümüzdeki günlerde erişime sunulacak.