Türk Tabipleri Birliği heyeti olarak Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile yaptığımız 25 Ocak 2017 günlü görüşmede, şehir hastanelerinin maliyetine dair bir çalışma yapıldığı belirtilmiştir. Sağlık Yatırımları Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Paranın Değeri Analiz Yaklaşımı-Bilkent Şehir Hastane Örneği başlıklı çalışma tarafımızla paylaşılmıştır. Çalışmaya dair değerlendirme notumuz Sağlık Bakanlığı’na gönderilmiştir.
Tarafımızdan yapılan araştırma ve incelemeler neticesinde hazırlanan çalışmaya dair temel sorunlar özetle şunlardır:
- Avrupa Yatırım Bankası, Avrupa Kamu Özel Ortaklığı Uzmanlık Merkezi ve OECD tarafından hazırlanan rehberlerde belirlenen ölçütlere uygun değildir,
- Sağlık Bakanlığı tarafından şirketlere ödenecek bina kullanım bedelleri gösterilmiş, ama hizmet bedelleri gösterilmemiştir,
- Şirketlere devredilen, görüntüleme, laboratuvar, radyoloji, hastane bilgi yönetim sistemi ve diğer hizmetlerin kamu eliyle yürütülmesi ile şirketlere devri arasındaki fark açıklanmamıştır,
- Hastanelerin en büyük gelir kalemi ve hizmet satın alınması durumunda en büyük gider kalemi olan görüntüleme ve laboratuvar hizmetlerinin kamu eliyle yürütülmesi halinde yararları gösterilmemiştir,
- Kira ödemelerinin hastane döner sermaye işletmelerine etkisi ve çalışanlara yapılan ek ödemelerde kesinti olup olmayacağı açıklanmamıştır,
- Hastanede verilecek hizmetlerin “beş yıldızlı otel konforunda” olmasının Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından karşılanıp karşılanmayacağı, özel sağlık sigortası yaptırma zorunluluğu yaratıp yaratmayacağı, cepten ödemelerde artışa neden olup olmayacağı ele alınmamıştır,
- Kapatılacak hastanelerin halihazırda personelinin yeni durumda çalışma koşulları çalışmada ele alınmamıştır.
Kamu özel ortaklığı finansman yöntemiyle hastane yaptırılması ve sağlık hizmeti sunulması, Türkiye’nin kendi koşulları da göz önüne alındığında uygun bir yöntem değildir. Şehir hastaneleri ile başlayan sürecin sağlık hizmetinin özelleştirilmesiyle tamamlanacağı öngörülebilmektedir. Sağlık hizmetlerinin parayla ölçülebilir hizmetler olmaması gerektiği özelleştirmeyi en çok savunan finansman kuruluşları ve ülkeler tarafından da kabul edilmektedir.
Şehir hastanelerine yönelik ısrarın nedeni anlaşılamamaktadır. Ancak gelecek nesilleri de borç altına sokan, bugün ihtiyaç duyanlara eşit, parasız, nitelikli ve erişilebilir sağlık hizmeti sunumunu sağlamayacağı açık olan, kamuya toplam zararı basit tablolarla açıklanamayacak uygulamanın zararlarının kısa zamanda ortaya çıkacağı, diğer ülke uygulamalarıyla da bilinmektedir.
Kamuoyunun bilgisine sunarız.
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi