TTB Genel Yönetim Kurulu (GYK) Tutanakları

1509/2016
20.10.2016

TABİP ODASI BAŞKANLIĞI’NA

9 Ekim 2016 tarihinde Ankara’da gerçekleştirilen TTB Genel Yönetim Kurulu (GYK) toplantısı tutanakları ektedir.

Bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Saygılarımızla,

Dr. M. Sezai Berber
TTB Merkez Konseyi
Genel Sekreteri

 

 

TTB GENEL YÖNETİM KURULU TOPLANTI TUTANAKLARI

TTB Genel Yönetim Kurulu  (GYK) 09.10.2016 tarihinde Ankara’da Kahya Otel toplantı salonunda saat 10.00’da, aralarında 27 odanın temsilcisinin bulunduğu 70 katılımcıyla toplandı.

Yapılan seçimde Dr. Naki Bulut Divan Başkanlığına, Dr. Melahat Cengiz ve Dr. Benan Koyuncu Divan Üyeliğine oybirliği ile seçildiler.

Merkez Konseyi tarafından belirlenmiş gündem oylamaya sunuldu. Gündem oybirliği ile kabul edildi.

Açılış Konuşmasını TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Raşit Tükel yaptı. Dr.Raşit Tükel konuşmasında özetle;  her türlü askeri ve sivil darbeye karşı olduklarını, OHAL sürecinin sağlık sunum hizmetlerini ve sağlık emekçilerini ciddi biçimde olumsuz etkilediğini,  darbe fırsatçılığından yararlanılarak KHK’ler  ile temel hak ve özgürlüklerin askıya alındığını, birçok muhalif medya kuruluşunun kapatıldığını, hukuksuz bir şekilde çok sayıda kişinin gözaltına alınıp kamu görevinden ihraç edildiğini, birçok sağlık kuruluşunun kapatıldığını, tüm bunlara karşı hukuk yollarının da kapalı olduğunu, işten çıkarmaların kolaylaştığını, gözaltı sürecinde hekim muayeneleri konusunda sorunların bildirildiğini, küresel ekonomi güçleri ve uluslararası sermayenin yeniden yapılanmaya gittiğini, OHAL sürecinde iş cinayetlerinin arttığını, sağlıkta şiddetin de geçmiş dönemlere göre daha sık görüldüğünü, her gün ortalama 30 sağlık emekçisinin şiddet ile karşı karşıya geldiğini, sağlıkta dönüşümün tüm hızıyla devam ettiğini, Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nde OHAL döneminde çıkartılan bir torba yasayla yeniden yapılandırmaya gidildiğini, Barış Akademisyenleri arasında olan TTB aktivisti meslektaşlarımızın da kamu görevlerinden uzaklaştırıldığını, Sağlık Bakanı ile sağlık ortamındaki gelişmeleri değerlendirmek üzere yaptıkları görüşme taleplerine yanıt alamadıklarını, demokrasi taleplerini sürdüreceklerini, 10 Ekim’in unutulmadığını belirtti.

TTB Genel Sekreteri Dr. Sezai Berber TTB Merkez Konseyi’nin 10-12 Haziran 2016 tarihlerinde gerçekleştirilen TTB Büyük Kongresi’nden bu yana yürütülen faaliyetlerinin sunumunu yaptı.

Dr. Selma Güngör TTB’nin mali durumunu değerlendiren bir konuşma yaptı. Odaların TTB’ye olan borçlarını ödemeleri için çaba gösterilmesini, bu borçların yapılandırılması için destek olunabileceğini belirterek tüm Odaların TTB’ye ödemeleri gereken borç listesini paylaştı.

Halk Sağlığı Kolu adına Dr. Necati Dedeoğlu kol faaliyetlerinden bahsederek savaş, göç ve sağlık konusunda daha fazla çalışma yapılmasının gerektiğini, geleneksel ve alternatif tıp konusuyla ilgili kol çalışmalarının sürdüğünü belirtti.

Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu adına konuşan Dr. Selma Güngör, Aynur Dağdemir’in artık kadın hekimler için bir simge kabul edildiğini, katledilişinin yıl dönümü olan 19 Kasım 2016’da Samsun’da olacaklarını ve 25 Kasım 2016’da kadına yönelik şiddete karşı alanlara çıkacaklarını belirtti. Dr. Güngör ayrıca, 7 Ekim 2016 tarihinde Mersin’de yapılan “Savaş ve Kadın” konulu kongre konusunda bilgi verdi.

Dr. Naki Bulut, OHAL döneminde yaşanan mesleki etik ihlalleri konusunda Odaların duyarlı olması gerektiğini, yapılan disiplin soruşturma ve kovuşturmalarda usule uyulmasının önemli olduğunu, talep olması halinde Oda Yönetim ve Onur Kurullarına yönelik eğitim toplantılarının yapılabileceğini, Yüksek Onur Kurulu’na gelen dosyaların %75’inin dört odadan geldiğini belirterek 2009-2013 yılları Yüksek Onur Kurulu’na gelen dosyalarla ilgili bir değerlendirme yaptı.

Dr. Filiz Ünal Aile Hekimleri Kolu adına yaptığı konuşmada; esnek çalışma ve angaryaya karsı zorlu bir mücadele sürecinden sonra kararı geri aldırdıklarını, tarihinde görülmeyen bir şekilde 3 günlük grev yaptıklarını, TTB’nin önüne tomaların dikilmesinin kendilerini yıldırmadığını, zorunlu cumartesi nöbetlerine karşı başlattıkları eylemlerin sonuç getirdiğini ve cumartesi nöbetlerinin kaldırıldığını, koruyucu sağlık hizmetleri, toplum sağlığı ve halk sağlığına yönelik çalışmaları esas alarak çalışmalarını sürdüreceklerini belirtti.

İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu adına söz alan Dr. Nazmi Algan yasada belirtilen işyeri hekimliği izninin tabip odalarına verilmesine rağmen halen kayıtsız işyeri hekimleri olduğunu, bu durumun giderilmesi gerektiğini belirtti.

Pratisyen Hekimler Kolu adına konuşan Dr. İsmail Bulca, son yapılan toplantıda bölgelerine yeni atanan hekimlere ve yeni mezunlara ulaşma yollarının aranmasının önemli olduğunu, birinci basamak sağlık hizmetlerinin dağıtıldığını, sağlık ocaklarının kapatılması ile tedavi edici hizmetlerin ön plana çıktığını, sağlık ekiplerinin de dağıtıldığını, hasta- hekim ilişkisinin bu durumdan zarar gördüğünü, işyeri hekimliği, aile hekimliği ve TSM’lerle birlikte çalışma planları olduğunu ifade etti.

Emekli Hekimler Kolu adına konuşan Dr. Erdinç Köksal; hekimlere yönelik huzur evi ve yaşam evi projelerinin bulunduğunu, Sağlık Bakanı ile görüşerek emeklilere yönelik pozitif ayrımcılığa yönelik taleplerini ilettiklerini, deontoloji dersleri kapsamında hekim adayları ile bir araya geldiklerini, bunu yaygınlaştırarak sürdüreceklerini, mesleki tecrübelerini genç hekimlerle paylaşmak istediklerini belirtti.

Asistan Hekim ve Genç Uzmanlar Kolu adına yapılan konuşmada Dr. Pınar İçel yakın zamanda odalardan ve uzmanlık derneklerinden asistan hekimler ve genç uzman hekimler ile yaptıkları toplantıda bir yürütme oluşturduklarını ve yeniden örgütlü çalışmaya başladıklarını,  Aralık ayı başında UDEK bünyesinde Tıp Eğitimi konulu bir çalışma planladıklarını, Harran Üniversitesi’nde asistan grevi yapıldığını ve çok büyük oranda katılım olduğunu, en son iki arkadaşlarının KHK’ler ile görevden alındığı ve bu haksızlıklara yönelik çalışmalar yaptıklarını belirtti.

Toplum ve Hekim Dergisi adına konuşan Dr. Onur Hamzaoğlu; Toplum ve Hekim dergisinin saygın bir nitelik kazandığını, içeriğinin artık elektronik ortamda paylaşıldığını, önemli gündem konuları belirlediklerini belirtti.

Divan Kurulu; odalar adına yapılacak konuşmalarda 4. ve 5. gündem maddelerini birlikte değerlendirmelerinin doğru olacağını belirterek iki gündemin birleştirilmesi önerisini oylamaya sundu. Öneri kabul edildi. Bunun üzerine Olağanüstü Hal ve Hekimlik  ve 14 Mart 2017’ye Giderken Türkiye Sağlık Ortamı ve TTB Etkinlikleri başlıkları birlikte görüşmeye açıldı.

Mersin Tabip odası adına Dr. Ful Uğurhan tarafından yapılan konuşmada; özel hastanelerin reklam tanıtım kurallarına uymadıkları ve bu konuda uyarı niteliğinde yazışmalar yaptıkları, önlerinde Akkuyu’da yapılan nükleer santrale karşı eylem ve etkinlikleri koydukları, TTB Disiplin Süreci konusunda mevcut olan kaynak kitapların yetersiz olduğu bu konuda çalışmaların yapılması gerektiği belirtildi.

Mardin Tabip Odası adına Dr. Zeki Uzun tarafından yapılan konuşmada; göçler ve savaş sonrası bölgede sağlıksız bir ortamın ortaya çıktığı, bu ortamda çocuk aşılarının yapılamadığı, gebe kontrollerinin aksatıldığı, hijyen ortamının bozulduğu, evlerin yıkıldığı, sosyal travmaların yaşandığı, sağlıkçılara yönelik baskıların arttığı, suç isnat edilmeden 2 hekimin sözleşmesinin feshedildiği ve tutuklanan hekimler olduğu belirtildi.

Eskişehir Tabip Odası adına Dr. M. Akif Aladağ tarafından yapılan konuşmada; OHAL koşullarından çalışmalarının etkilendiği, bu dönem önlerine işyeri hekimliği ile ilgili sorunları koydukları, ama işyeri hekimlerinden geri dönüş alamadıkları, işyeri hekimliği konusunda TTB’nin resmi olarak söz söyleme hakkının olması gerektiği belirtildi.

İzmir Tabip Odası adına Dr. Ceyhun Balcı tarafından yapılan konuşmada; darbe sonrasında gözaltındaki kişilerin adli muayenelerinde etik olmayan müdahalelere rastlandığı, İstanbul Protokolüne uyulmadığının tespit edildiği, İzmir’de 3 sağlık kurumunun kapatıldığı ve bu kurumlarda çalışan hekimler ile toplantı yapıldığı, vali ile bu konuda görüşme yapıldığı, performansın hekim emeği üzerinde önemli bir kıskaç olduğu ve bunun gevşetilmesi gerektiği, 14 Mart için eylemlilik ve faaliyetlerin amaca uygun olması gerektiği, seçimlere katılımın düşük olmasının nedenleri konusunda anket hazırlandığı belirtildi.

Denizli Tabip Odası adına Dr. Gökhan Önem tarafından yapılan konuşmada; Başbakanın Acil Servislerle ilgili  gayri ciddi açıklaması sonrasında Başbakanı ciddiyete davet ettikleri, FETÖ operasyonunun hekimleri en çok Denizli’de  etkilediği, 100 kadar hekimin bu operasyondan etkilendiği, kendi gözlemleri ile bu soruşturmaların hukuka uygun olmadığının anlaşıldığı, terörü insanlık suçu olarak gördüklerini, Selçuk Erez’in hekimlik mücadelesine zarar verdiğini, bu nedenle istifaya çağırdıkları,  hekimlerin güçlü bir örgüte ihtiyaç duydukları, hekimlerin odaya üye olmaları konusunda ısrarcı oldukları belirtildi.

Diyarbakır Tabip Odası adına Dr. Yakup Altaş tarafından yapılan konuşmada; ilde çok sayıda tutuklama olduğu, açığa alınan öğretmenlerin çoğunun Diyarbakır’da olduğu, bu durumun sağlıkçılar açısından kaygıyla karşılandığı,  yeni liste iddiaları nedeniyle herkesin kaygılı bir bekleyiş içinde olduğu, 15 Temmuz sonrası hak ihlalleri ile ilgili olarak valilikle görüşüldüğü, İstanbul Protokolü konusunda hastanelere yazı gönderildiği belirtildi.

Hatay Tabip Odası adına Dr. Cengiz Haksöz tarafından yapılan konuşmada; Arsuz’da  Füsun Sayek’i anmak adına bir araya geldikleri, Suriyeli vatandaşların kentte yoğun bir biçimde bulunduğu ama kamplar hakkında hiçbir bilgi alınmadığı, sınırın diğer tarafından olan hastaların sayısının azımsanmayacak kadar çok olduğu, şu ana kadar salgın hastalık olmadığı ama Gullian Barret Sendromu nedeniyle başvuran hastaların sayısının arttığı, Ağustos ayında Güney Tabip Odalarını topladıkları, doğum oranının arttığı, Suriyeli vatandaşlar tarafından 3-5 çocuk sayısının bile az bulunarak Üroloji ve Jinekoloji hekimlerine başvurdukları,  kendilerine söz verilen ev –araba taahhütleri için bile sağlık kuruluşlarına başvurdukları belirtildi.

İstanbul Tabip Odası adına konuşan Dr Selçuk Erez; gazete köşesinde yazdığı yazının terörü desteklemek olarak değerlendirilemeyeceğini, ülkenin bölünmez bütünlüğünü istediğini, bir hekim olarak her zaman kanın durması için masaya oturulması dahil ne gerekiyorsa yapılmasını dile getirdiğini, İrlanda modelinin iyi bir  örnek olduğunu, geç kalınmasının topluma zarar verdiğini, tarihte bu konuda çok örneğin bulunduğunu, ancak yapılan hatalar sonucu milyonlarca insanın öldüğünü, meseleye tek açıdan bakılmaması gerektiğini belirtti.

Van-Hakkari Tabip Odası adına Dr. Özgür Deniz Değer tarafından yapılan konuşmada; yaşam güvenliğinin olmadığı bir yerde hekimlik yapmanın zor olduğu, sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde sağlık ocaklarının kullanılmaz halde olduğu, bölgelerinde 30 hekimin tutuklandığı 60 hekimin açığa alındığı belirtildi.

Gaziantep Tabip Odası adına Dr. Doğan Eroğulları tarafından yapılan konuşmada; illerinde bir tıp fakültesinin kapatıldığı, aile hekimliği derneğinin de faaliyetlerinin durdurulduğu, bu süreçlerin yakından takip edildiği,  Cereblus’a ters göçün başladığı, buradaki sağlık merkezlerine İstanbul ve Ankara’dan hekim görevlendirmelerinin yapıldığı belirtildi.

Trabzon Tabip Odası adına Dr. Ahmet Rıza Güner tarafından yapılan konuşmada; Suriyeli çocuklara yönelik bir çalışma yaptıklarını, illerinde çok sayıda açığa alınan ve ihraç edilen hekim olduğu, bu konuda Vali ile görüşüldüğü, Dr Mihriban için herşeyi yaptıkları, Dr. Mihriban’ın görevden uzaklaştırılmasından sonra TTB’nin kendilerini hatırladığı belirtildi.

Antalya Tabip Odası adına Dr. Selçuk Koçlar tarafından yapılan konuşmada, sekretersiz hekim çalışmasının uzun yıllardır uygulandığı, Sağlık Bilimleri Üniversitesi’nin bir özelleştirme projesi olduğu belirtildi

Kocaeli Tabip Odası adına Dr. Orhan Fındık tarafından yapılan konuşmada; barış akademisyenlerinin görevden alınmaları sürecinde hep yanlarında oldukları, destek verdikleri, TTB Merkez Konseyi üyelerinin kendilerinden habersiz etkinliklere katılmalarını yadırgadıkları belirtildi.

Kırklareli Tabip Odası adına Dr. Halil Muhacir tarafından yapılan konuşmada; üye sayısının ve seçime katılma oranının düştüğü,  hastanelerde uzman hekimler ile çalışan tıbbi sekreterlerin görevlerinden alınmasının zorluklar yarattığı, bu konuda mücadele edilmesi gerektiği, barış istemenin hak olduğu,  bu süreçte TTB siyasetle uğraşmasın dendiği ancak böyle bir ortamda zorunlu olduğu, Ersin Arslan'ın duruşmasında 15 tabip odasının bulunduğu,  diğerlerinin nerede olduğunu bilmediği, sağlık sistemin yanlışlığını nitelikli sağlık hizmetini savunarak ve hastaya ayrılan sürenin normlara uygun hale getirilmesi ile gösterilebileceği belirtildi.

Ankara Tabip Odası adına Dr. Vedat Bulut tarafından yapılan konuşmada, YÖK ile akademisyen hekimlerin yaşadığı sorunlar hakkında görüşüldüğü, 15 Temmuz sonrası kapatılan sağlık kurumlarda çalışan sağlık çalışanları ile toplantı yapıldığı, bir Yönetim Kurulu  üyelerinin açığa alındığı ve bu konuda açıklamaların yapıldığı belirtildi.

Adana Tabip Odası adına Dr. Erhan Özeren tarafından yapılan konuşmada; açığa alınmalara karşı TTB yazısını kamu hastaneler birliğine gönderdikleri,  Eğitim Sen gibi bir cadı avına maruz kalınma tehlikesi bulunduğu, buna dur diyecek kampanya başlatılması gerektiği, hekimlerin parçalanmalarını önlemek için hastanelerde hekim dinlenme odalarının tekrar kurulması için çaba gösterildiği, emekli hekimlere ilişkin bir çalışma yürüttükleri belirtildi.

Bursa Tabip Odası adına Dr. Güzide Elitez tarafından yapılan konuşmada;  kısa bir süre önce Bursa’da yapılan 10 Ekim anması eyleminde 36 gözaltı 28 yaralı haberi aldıkları, önümüzdeki ay edebiyat matinesi yapacakları, hekimlerin işyeri hekimliğinde OSGB yerine odayla birlikte hareket etmeyi öğrenmesi gerektiği belirtildi.

Çanakkale Tabip Odası adına Dr. Güleda Erensoy tarafından yapılan konuşmada; Çanakkale'de daha önce Fetöcü denilen kişilerin uzaklaştırıldığı ama daha sonra bu örgüt ile ilgisi olmadığını bildikleri bir meslektaşın açığa alınması üzerine kararlı bir mücadele başlattıkları ve kararın geri alınmasını sağladıkları belirtildi.

Aydın Tabip Odası adına Dr. Hakan Karagözlü tarafından yapılan konuşmada; Aydın’da  30 hekimin açığa alındığı,  400 eğitim emekçisinin ihraç edildiği, bu konuda basın açıklaması yaptıkları, mağdur yakınlarının durumlarını düşünülmesi gerektiği, 14 Mart’a giderken önerilerinin; sanal ASM’lerin sıfır hasta olması dolayısı ile kiraların devlet tarafından ödenmesinin talep edilmesi, ikinci basamak hekimlerin iş yoğunluğunun fazla olmasının sevk zinciri düzgün işlememesinden kaynaklandığının dile getirilmesi, üçüncü basamak sorunları nedeniyle asistan eğitiminin zarar gördüğünün vurgulanmasını önerdiklerini belirtti.

İstanbul Tabip Odası üyesi Dr.Ali Çerkezoğlu yaptığı konuşmada, ülkedeki savaşın her iki taraf içinde can yakan bir durum olduğunu, barış istendiği için 100 can kaybedildiğini, ama barışı savunmak dışında hekimin başka evrensel ölçüt seçeneğinin olmadığını, bu coğrafyada bu çatışmadan rant elde edenlerin baskısına rağmen barışın hep talep edilmesi gerektiğini, daha önce de TTB’nin cezaevleri için yaptığı açıklamaların eleştirildiği, ama kimin ne zaman cezaevine atılacağının Türkiye’de belli olmadığı, hekimlerin kendi arkadaşlarına ve kendi ilkelerine sahip çıkmak zorunda olduğunu, tüm tabip odalarının dik durmak zorunda olduğunu belirtti.

İstanbul Tabip Odası üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, görevinden uzaklaştırılan Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Benan Koyuncu ile ilgili bir karar alması gerektiğini, bunun GYK’nın önerisine sunulmasını önerdi. Öneri oylamaya sunuldu. Oybirliği ile aşağıdaki karar alındı:

“Türk Tabipleri Birliği Genel Yönetim Kurulu Dr. Benan Koyuncu’nun görevden alınmasını kabul edilemez bir karar olarak değerlendirmiştir, Bu haksız uygulamanın bir an önce giderilmesi için yetkilileri göreve davet eder, konunun takipçisi olduğunu kamuoyuna duyurur.”

Son olarak TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr.Raşit Tükel toplantıya katılanlara teşekkür ederek dile getirilen görüşlerden yararlanacakları ve bu görüşlerin birlikte mücadele sürecinde dikkate alınacağını belirtti.

Toplantı saat 17.30’da sonlandırıldı.

Dr Benan Koyuncu                Dr Melahat Cengiz                            Dr Naki Bulut

Divan Üyesi                           Divan Üyesi                                       Divan Başkanı