Tabip odalarımızın organlarına seçilmiş ve aynı zamanda kamu kurumlarında çalışan hekimlerin, toplantı ve etkinlikler nedeniyle aldıkları izinler
1116/2009
22.07.2009
TABİP ODASI BAŞKANLIĞI’NA
Konu: Tabip odalarımızın organlarına seçilmiş ve aynı zamanda kamu kurumlarında çalışan hekimlerin, toplantı ve etkinlikler nedeniyle aldıkları izinler hk.
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’ne yapılan başvurularda, tabip odalarımızın organlarında görev alan ve aynı zamanda kamu kurumlarında çalışan hekimlerin, meslek kuruluşunun toplantı ve etkinlikleri nedeniyle aldıkları izinlerin, kurul üyelerimizin yıllık izinlerinden mahsup edildiği bildirilmektedir.
Bilindiği gibi; Tabip Odaları, Merkez Konseyi, Yüksek Onur Kurulu ve Büyük Kongreden oluşan Türk Tabipleri Birliği, Anayasa’nın 135. ve 6023 sayılı Yasa’nın 1. maddesi uyarınca, kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşudur. Bu nedenle, Türk Tabipleri Birliği ve Tabip Odalarının seçilmiş kurullarında görev yapan kişilerin yürüttüğü işler, kamu hizmeti niteliğindedir.
6023 Sayılı Yasa uyarınca, tabip odasına üye olan ve Yasada öngörülen şartları taşıyan herkesin serbest çalışan ya da kamu görevlisi olmasına bakılmaksızın tabip odası organlarına aday olup seçilme hakkı vardır.
Tabip odası kurullarında görev alan bu kişiler, Anayasa ve 6023 sayılı kuruluş yasasında belirtilen amaçları gerçekleştirmekte büyük rol oynamaktadırlar. Tabip odaları tarafından yürütülen kamu hizmetinin kesintisiz ve gereği gibi yerine getirilmesi için tabip odası yönetim, denetim ve onur kurulu üyelerinin çalışmalara aktif olarak katılımları gerekmektedir.
6023 Sayılı Yasa’da, tabip odası organlarında görev yapanların toplantılara katılmaları gerekliliği düzenlenmiş olmakla beraber, ne yazık ki kamu görevlisi olan hekimlerin Yasanın uygulama alanı dışında kalmaması için gerekli hükümlere açık biçimde yer verilmemiştir. Ancak, Türk Tabipleri Birliği Yasasından sonra daha yakın tarihlerde çıkartılmış olan pek çok sivil toplum örgütünün ve kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşunun yasalarında bu konuda düzenlemeler yer almaktadır. Örneğin 1985 tarihli Türk Dişhekimleri Birliği Kanunu’nun, Yönetim Kurulu toplantılarını düzenleyen 12. maddesinin son fıkrasında, Yönetim Kurulu üyelerine, toplantılara katıldıkları süreler için çalıştıkları kurumca izin verileceği düzenlenmiştir. Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu’nun 18. maddesinde de, ücretsiz izne ayrılmayan yönetim kurulu üyelerinin haftada bir gün kurumlarından izinli sayılacakları hükmüne yer verilmiştir.
Bu düzenlemelerin temelini, dayanağını Anayasa’dan ve uluslararası anlaşmalardan alan örgütlenme hak ve özgürlüğü oluşturmaktadır. Bu hakkın, yalnızca serbest meslek faaliyeti yürütenler ile işçilere değil, kamu görevlilerine de ait olduğu unutulmamalıdır.
Nitekim Uluslararası Çalışma Örgütü’nün (İLO) kamu görevlilerinin örgütlenme hakkının korunmasına yönelik 151 Nolu Sözleşmesi, Türkiye Cumhuriyeti Devleti tarafından onaylanmış ve 28.02.1993 tarih ve 21507 Sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Ülkemiz açısından bağlayıcı olan bu sözleşmede, kamu mercileri ile kamu görevlilerinin örgütleri arasında sağlam çalışma ilişkilerinin gerekliliği not edilmiştir. 1. maddesinde; diğer uluslararası çalışma sözleşmelerinde bu kesime uygulanabilecek daha elverişli hükümler bulunmadığı durumlarda kamu makamlarınca çalıştırılan herkese uygulanacağı belirtilen Sözleşmenin 6. maddesinin 1. bendinde; “kamu görevlilerinin tanınan örgütlerinin temsilcilerine, çalışma saatleri içinde veya dışında görevlerini çabuk ve etkin bir biçimde yerine getirmesine olanak verecek şekilde kolaylıklar sağlanacağı” hüküm altına alınmıştır. Usulüne göre yürürlüğe konmuş olan milletlerarası anlaşmaların kanun hükmünde olduğu ve bu tür andlaşmalarla kanunların aynı konuda farklı hükümler içermesi nedeniyle çıkabilecek uyuşmazlıklarda milletlerarası andlaşma hükümlerinin esas alınacağı tabiidir.
Tüm bu hususlar birlikte değerlendirildiğinde, Türk Tabipleri Birliği’nin seçilmiş organlarında görev alan üyelerinin meslek kuruluşundaki çalışmaları dolayısıyla aldıkları izinlerin yıllık izinlerinden mahsup edilmesi hukuka aykırı olacaktır.
Nitekim Bir Merkez Konsey üyemizin Türk Tabipleri Birliği faaliyetlerine katıldığı günlerin yıllık izinlerinden mahsup edilmesi üzerine açılan davada İstanbul 7. İdare Mahkemesi; “Kaynağını Anayasa’dan ve yasalardan alan meslek kuruluşlarının yönetim ve denetim kurullarına seçilebilme ve bu suretle kamu görevini yerine getirebilme hakkının, farklı bir yorumla sınırlandırılması hukuksal açıdan mümkün görünmemektedir. Aksine bir uygulamanın kamu kurum ve kuruluşları ile kamu iktisadi kuruluşlarında asli ve sürekli hizmetlerde çalışanların, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının yönetim kademelerinde görev almalarını olanaksız duruma getireceği kuşkusuzdur.
Bu durumda kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olduğunda tereddüt olmayan Türk Tabipleri Birliği’nin, Merkez Konseyi üyesi olan davacının, kamusal nitelikteki bu görevi dolayısıyla katıldığı toplantı ve etkinlikler için aldığı izinlerin, yıllık izinden mahsup edilmesinde hukuki isabet görülmemiştir.” gerekçesi ile yıllık izinden mahsup işlemini iptal etmiştir.
Anılan kararı, bundan sonraki uygulamalarda yol gösterici olacağı düşüncesiyle bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.
Dr.Hakan Giritlioğlu | Dr.Eriş Bilaloğlu |