Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışması ve Sağlıkla İlgili Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa

891-2008
16.05.2008

            TABİP ODASI BAŞKANLIĞI’NA

            “Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışması ve Sağlıkla İlgili Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa” Taslağı’na (Tam Gün) ilişkin Birliğimizce 16.05.2008 tarihinde yapılan Basın Açıklaması ektedir.

            Bilgilerinize sunar, çalışmalarınızda başarılar dileriz.

Saygılarımızla,
TTB Merkez Konseyi a.
Dr.Altan Ayaz
Genel Sekreter

 
BASIN AÇIKLAMASI(16.05.2008)
 
HEKİM EMEĞİNİN UCUZLATILMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ

Sağlık Bakanlığı,“Sağlık Personelinin Tam Gün Çalışması ve Sağlıkla İlgili Bazı Yasalarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa” Taslağı’nı açıkladı. Bir istihdam biçimi olan Tam Gün çalışma, uygulanan sağlık sisteminin bütününden ayrı olarak değerlendirilemez. Yasa taslağının genel gerekçesinde de bu düzenlemelerin Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın tamamlayıcısı olarak gündeme getirildiği belirtilmektedir. Dolayısıyla bu taslağın, sağlık hizmetlerini piyasalaştıran Sağlıkta Dönüşüm Programı’nın ortaya çıkardığı sağlık/hekimlik ortamı dikkate alınarak değerlendirilmesi gerekmektedir.

HÜKÜMETİN KATILIMCILIKTAN ANLADIĞI

Tıp eğitimini veren, araştırma yapan, sağlık hizmetini üreten, tasarıdan doğrudan etkilenen, hekimler, sağlık çalışanları, tıp fakülteleri tasarının hazırlığında yer alamamıştır. Onlara sorulmadan, haklarında karar verilmiş, taslak TBMM’de yasalaşmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir.

Bizlerin görüşlerini yok sayan, bizlere rağmen, bizim hakkımızda çıkarılan Yasayla iyi sağlık hizmeti üretilemez. Bu nedenle tasarı Başbakanlık’tan geri çekilmeli, Sağlık Bakanlığı, Türk Tabipleri Birliği, tıp fakülteleri, diğer sağlık mesleği mensuplarının örgütlerinin görüş ve katkılarıyla, birlikte yeniden hazırlanmalıdır. Sağlık ortamı ve sağlık çalışanları sağlık tekellerinin isteklerine feda edilmemelidir.

TAM GÜN DEĞİL, ESNEK ÇALIŞMA

Tasarı hekimlerin tek işte, insani koşullarda, sağlık hizmeti üretmesini değil, işletme sahiplerinin isteklerine uygun işlerde, az ücretle, çok çalışmasını getirmektedir.

İTHAL UCUZ HEKİM GETİRME ISRARI

Tasarı, hekimleri düşük ücretle çalışmaya zorlamakta, toplumumuzun dilini, sağlığını etkileyen koşulları, alışkanlıklarını bilmeyen, bilgisinin yeterliliği ölçülmeyen, kötü hekimlik uygulamaları denetlenmeyen yabancı hekimleri çalıştırmakta ısrar etmektedir. Bu haliyle ne Amerika da ne de bir Avrupa ülkesinde kabul edilmeyen uygulamayı ülkemize getirerek, her fırsatta uyumdan söz ettiği Avrupa Birliği kriterlerini bütünüyle göz ardı etmektedir.

ÜCRETLENDİRME DÖNER SERMAYEDEN

Taslakta, maaşlara, miktarı daha sonra Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecek ancak üst sınırı belli ve en fazla 500 YTL civarında artış öngörülmektedir. Bunun dışında; uzmanlık alanlarına, çalıştıkları kurumlara, yıl içinde aylara göre değişkenlik gösteren, yarattığı eşitsizlik ve adaletsizlik nedeniyle sağlık personeli arasında ekip çalışmasını bozan, performans sistemine göre döner sermayeden ödeme yöntemi aynen sürdürülmektedir.

Yıllardır bilimsel araştırma, yeni tıbbi teknoloji alımı, bina, alt yapı giderleri için yeterli ödenek aktarılmayan, hatta giderek azaltılan, ihtiyacı olan personel kadroları verilmeyen tıp fakülteleri için bu sorunlarını aşacak hiçbir yeni düzenleme getirilmemektedir. Pek çok tıp fakültesinin döner sermayeden oldukça düşük oranları bile ödemekte güçlük çektiği bilinmesine rağmen getirilen, döner sermayeden yapılacak ödemelerde üst sınırın Sağlık Bakanlığı’na bağlı çalışan personel ile eşit hale getirilmiş olmasıdır. Tıp fakültelerinde verilen eğitim hizmetlerine, ileri sağlık ve araştırma hizmetlerine, öğretim üyelerinin ücretlerine genel bütçeden gerekli pay aktarılmasına yönelik bütüncül düzenlemelerin derhal yapılması gerekir. Bütün bunları göz ardı eden tasarı tıp fakültelerinin, eğitim, araştırma ve ileri sağlık hizmeti yerine varlığını sürdürebilme adına sağlık işletmesine dönüşmelerine neden olacaktır.

HAK KAYIPLARINI ÖNLEYECEK HİÇBİR ÖNLEM YOK

Tıp fakültesini bitirdiğinde, uzman olduğunda, üst ihtisas tamamladığında ayrı ayrı mecburi hizmete zorunlu tutulan, diplomasına el konulan, adaletsiz atama sistemiyle aile birliği parçalanan, eşinden, çocuğundan ayrı zor koşullarda çalışmaya mecbur bırakılan hekimlere, izinle kurdukları kuruluşları için satın aldıkları cihazları, üstlendikleri borçları, istihdam ettikleri çalışanları, altüst olacak yaşam planları için telafi edici geçiş dönemi önlemleri olmadan onlara rağmen bir düzenleme dayatılmaktadır.

Taslak, sağlık çalışanlarının sağlığını da göz ardı etmektedir. İyonlaştırıcı radyasyonla çalışan sağlık personelinin sağlığını korumak için gerekli önlemleri, bu önlemlere uyulmasını sağlamak için zorunlu denetim sistemini ve güvencelerini düzenlemeden günlük çalışma sürelerini beş saatten sekiz saate çıkarmaktadır.

DURMAK YOK, KADROLAŞMAYA DEVAM

Tasarı, Sağlık Bakanlığı’ndan ayrılmış olan personelin tekrar göreve başlatılmasında Bakanlığa her türlü takdir hakkını vermektedir. Yıllardır aynı yönde yapılan kadrolaşma uygulamaları ile çalışma barışını bozan, sağlık hizmetini örseleyen bu düzenlemeden vazgeçilmeli, nitelikli sağlık hizmeti verecek sağlık personelinin göreve alınmasında, atanmasında objektif, adaletli ölçütler üzerinden işlem yapılmalıdır.

Mevcut sağlık sisteminin temel sorunu toplumsal yarar değil kâr hırsı düşünülerek kurgulanmış olmasıdır. Dolayısıyla kamucu sağlık sistemine dair bir yönelim değişikliği ortada yokken hekimleri tek iş de çalışmaya zorlamak, bağımsız hekimlik yapabilmelerinin önünü tıkamak, onları piyasa koşullarına bırakmak demektir. Türk Tabipleri Birliği olarak Taslağın bu halde yasalaşmaması için mücadele edeceğiz.

TTB MERKEZ KONSEYİ           
TTB UZMANLIK DERNEKLERİ EŞGÜDÜM KURULU