Ankara Valiliği “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” başlıklı açıklamayı gerekçe göstererek 2018-2020 dönemi Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi üyesi Dr. Selma Güngör’ün aile hekimliği sözleşmesini feshetmişti. Güngör’ün fesih işlemine karşı açtığı davada Ankara 6. İdare Mahkemesi, açıklamanın ifade ve örgütlenme özgürlüğü kapsamında olması nedeniyle işlemin iptaline karar verdi.
Mahkeme kararının gerekçesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ifade özgürlüğünün demokrasiyle ilişkisinin izah edildiği kararlarına atıf yapılarak şöyle denildi: “Buradan çıkan sonuca göre demokratik toplumun ana temellerinden olan düşünceyi açıklama ve yayma özgürlüğü sadece lehte olduğu kabul edilen veya zararsız veya ilgilenmeye değmez görülen ifadeler için değil, ayrıca devletin veya toplumun bir bölümünün aleyhinde olan, onlara çarpıcı gelen, onları rahatsız eden ifadeler için de uygulanır. Çünkü bunlar, çoğulculuğun, hoşgörünün ve açık fikirliliğin gerekleridir.”
Gerekçede ayrıca Anayasa Mahkemesi’nin örnek kararı da anımsatıldı; “…Devlet memurlarının da birer birey olduğu, siyasi görüş sahibi olma, ülke sorunlarıyla ilgilenme, tercih yapma gibi sosyal yönlere sahip olduğu ve bu nitelikleriyle AİHS'in 10. ve 11. maddelerinden yararlanma haklarının bulunduğu… Devlet memurlarının ifade özgürlüğü kapsamında düşünceyi açıklama ve bilgiye erişim hakkından bütünüyle mahrum bırakılamayacaklarını dikkate almak gerekir” ifadeleriyle kamu çalışanlarına siyaset yasağı uygulanmasının sınırları vurgulandı.
Dr. Selma Güngör’ün görevinde tarafsızlığını ihlal edici, demokratik eğilim dışına çıkan, şiddet içeren tavır ve eylemlerde bulunduğuna ilişkin bir durumun mevcut olmadığını, basın açıklamasına katılma eyleminin üyesi bulunduğu mesleki birliğin aldığı karar uyarınca gerçekleştiğini, basın açıklamasına katılma eyleminin örgütlenme ve ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu kaydeden mahkeme, Ankara Valiliği’nin işlemini iptal etti.