İtirafçının soyut beyanlarıyla tutuklanan TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Şeymus Gökalp’in derhal serbest bırakılması talebiyle Ankara Tabip Odası tarafından basın toplantısı düzenlendi. Ankara Tabip Odası’nda 24 Aralık 2020 Perşembe günü yapılan açıklamaya TTB 2. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Sezai Berber, ATO Başkanı Dr. Ali Karakoç, ATO Genel Sekreteri Dr. Muharrem Baytemür ve ATO Yönetim Kurulu üyesi Dr. Haydar Can Dokuyan katıldı.
Açıklamadan önce söz alan Dr. Ali İhsan Ökten, Dr. Şeyhmus Gökalp’in iyi bir insan, iyi bir hekim ve iyi bir aile babası olduğunu söyleyerek TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi olan Gökalp’in yaşam boyu hak, hukuk ve adalet mücadelesi yaptığını ve bunun bedelini de ödediğini belirtti.
Dr. Gökalp’in yaşamını iyi hekimlik ve iyi insanlık mücadelesinde geçirdiğini söyleyen Dr. Ali İhsan Ökten sözlerine şöyle devam etti: “ Ülkemiz demokrasi tarihine baktığımız zaman içerisinde birçok kara sayfalar görürüz. İnsan hakları anıtını bariyerlerle çevirerek gözaltına alan tek ülkeyiz. İnsan haklar anıtını gözaltına alan bir ülke tabii ki kendi vatandaşlarını da hiç bir gerekçe göstermeden gözaltına alabilir. Dr. Şeyhmus Gökalp sanki yasa dışı bir iş yapmış gibi sorgusuz sualsiz ne olduğu bilinmeyen tanıkların ifadeleriyle gözaltına alınmış ve uzun süredir gözaltında tutulmaktadır. Türk Tabipleri Birliği olarak bu durumu şiddetle kınıyoruz, Şeyhmus arkadaşımızın en kısa sürede serbest bırakılmasını talep ediyoruz.”
TTB Yüksek Onur Kurulu üyesi Dr. Sezai Berber de yaptığı konuşmada Dr. Şeyhmus Gökalp’i uzun süredir yakından tanıma şansına sahip olduğunu belirterek zor koşullarda da beraber olduklarını ifade etti. Afrin açıklamasında birlikte gözaltına alındıklarına değinen Dr. Berber “O zaman da moralini bozmadı şimdi de esprilerinden vazgeçmeyeceğini düşünüyorum” dedi. Diyarbakır gibi kadim topraklarda filozofi geleneğinin başlangıcı olarak Mahmut Ortakaya, Selim Ölçer’i gösteren Dr. Sezai Berber, bu geleneğin devamı olarak Dr. Şeyhmus Gökalp’i işaret etti. Dr. Berber, her zaman bilgece düşünen Dr. Şeyhmus Gökalp’in aynı zamanda iyi bir insan, iyi bir hekim ve iyi bir eş ile baba olduğunu vurgulayarak çocuklarının da bu durumdan etkilendiğini ve üzüldüklerini vurguladı. Bir itirafçının yalan beyan ve soyut gerekçelerinin sebep gösterilmesiyle gözaltına alınan Dr. Şeymus Gökalp’in bir an önce serbest bırakılmasını talep eden Dr. Sezai Berber “Ailesine, tabip odalarına ve TTB Yüksek Onur kurulu çalışmalarına dönmesini istiyoruz” diye konuştu.
Basın açıklamasını okuyan Dr. Ali Karakoç Dr. Şeyhmus Gökalp’in bir itirafçının maddi kaynaklardan ve gerçeklerden uzak iddialarıyla 35 gündür tutuklu olduğuna dikkat çekerek “Bu itirafçı teslim olduğu 2016 tarihinde çok sayıda kişi hakkında ifade verdiği halde Dr. Şeyhmus Gökalp hakkında hiçbir beyanda bulunmamıştır. Ancak, her ne hikmetse itirafçı teslim olduktan üç yıl sonra 26 Mart 2019'da birçok kişi hakkında olduğu gibi, Dr. Şeyhmus Gökalp hakkında da soyut ifadelerle yalan beyanda ve iftiralarda bulunmuştur” dedi.
Dr. Şeyhmus Gökalp’ın tutuklanmasının demokrasi, emek mücadelesi veren ve hak savunuculuğu yapan bireyler üzerinde bir korku ve tehdit unsuru olarak kullanıldığını belirten Dr. Karakoç “Ayrıca demokratik bir Türkiye için mücadele eden meslek örgütleri üzerinde de baskı aracı olarak kullanılmak istenmektedir” diye konuştu.
Türkiye ceza hukukunda tutuksuz yargılamanın esas olduğunu hatırlatan Dr. Ali Karakoç Dr. Şeyhmus Gökalp’in somut delillerden yoksun olan suçlanma durumunun göz önünde bulundurularak derhal serbest bırakılmasını ve yargılamanın tutuksuz olarak devam etmesini talep ederek demokrasi, emek ve sağlık hakkı mücadelesini bırakmayacaklarını vurguladı.