Tıp merkezlerinde müstakil bina şartı iptal edildi

altDanıştay 10. Dairesi tarafından 15.02.2008 tarihli Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin pek çok hükmünün iptaline karar verilmişti. Bu karar 10 Ekim 2012 günü TTB web sayfasında duyurulmuştur (ilgili haber için). Kararın içinde iptal edilen hükümlerden biri olan tıp merkezlerine ilişkin Türk Tabipleri Birliği"ne çok sayıda soru yöneltilmektedir.  Bu nedenle TTB Hukuk Bürosu tarafından konuya ilişkin hazırlanan bilgi notunun paylaşılmasında yarar görülmüştür.

Danıştay tarafından müstakil bina şartını dört yılın sonunda yerine getirerek ruhsat almayan sağlık kuruluşlarının uygunluk belgelerinin iptal edileceği yolundaki Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin geçici 2. maddesinin 2. fıkrası kuralı hukuka aykırı bulundu.

15.2.2008 günü yürürlüğe konulan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmeliğin geçici 2. maddesinde düzenlemenin yayımından önce açılmış sağlık kuruluşlarının dört yıl içerisinde Yönetmeliğe uyum sağlayarak ruhsat almaları gerektiği aksi halde uygunluk belgelerinin iptal edileceği düzenlenmiştir. Tıp merkezlerinin müstakil binalarda kurulma şartı da uyum sağlanması gereken düzenlemeler arasında bulunmaktadır.

Türk Tabipleri Birliği tarafından açılan davada bu değişikliğin de iptali istenmiş, düzenlemenin idari istikrar ilkesine aykırı olduğu kazanılmış hakların yok sayılması anlamına geldiği açıklanmıştır. Ayrıca aynı tarihte Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin bir dizi maddesinde de değişikliğe gidildiği, idarenin ayakta teşhis ve tedavi kurumlarına ilişkin yaptığı düzenlemeden farklı olarak değişiklikten önce açılmış mevcut özel hastanelerin yeni kriterlere uyması için herhangi bir süre sınırının getirilmediği ve de bir şart öngörülmediği belirtilmiştir.

Verilen yargı kararıyla bu düzenleme iptal edilmiştir. Kararda açılmış ayakta teşhis ve tedavi yapılan özel sağlık kuruluşlarının durumuna ilişkin kural; henüz yayımlanmamış planlamaya yollamada bulunması, tabip sayılarındaki eksikleri gidermeye olanak tanımaması ve de özel hastaneler yönünden yapılan düzenlemedeki istisnalara yer vermemesi yönlerinden hukuka aykırı bulunmuştur. Kararda Özel Hastaneler Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikte ruhsatlı hastaneler, öz izin almış ve ön izin işlemleri devam eden müracaatlar bakımından müstakil bina ve yeni şartların aranacağına ilişkin kuralların uygulanmayacağı öngörülmesi karşısında geçici 2. maddenin 2. fıkrasındaki kuralın orantısız ve eşitlik ilkesine aykırı olduğu belirtilmiştir.

Bununla birlikte yargılama süreci içerisinde geçici 2. maddede ilk olarak 11.3.2009 günü değişiklik yapılmış, öngörülen kriterlerin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren en geç dört yıl içinde, tabip sayısı hariç olmak üzere bu Yönetmeliğe göre bina şartları ve fizik mekânlarını oluşturarak ruhsat almak zorunluluğu tekrar edilmiştir. Ardından 31.12.2009 günü madde tekrar değiştirilmiş, 31.12.2009 tarihinden itibaren en geç dört yıl içinde, tabip sayısı hariç olmak üzere bu Yönetmeliğe göre bina şartları ve fizik mekânlarını oluşturarak ruhsat almak gerektiği düzenlenmiştir. Bu değişiklikleri 10.3.2010 günlü değişiklik izlemiştir. Bu değişiklik de bina şartları ve fizik mekanlarını oluşturarak 4 yıl içerisinde ruhsat almak zorunluluğunu düzenlemektedir. Yapılan değişikliklerde 15.2.2008 günlü geçici 2. madde düzenlemesinin özü korunmuş, yalnızca 4 yıllık sürenin başlama tarihleri değiştirilmiştir.

Yargı kararında atıf yapılan Özel Hastaneler Yönetmeliği"nin istisnalar başlıklı geçici madde 7’de ise 2008’den bugüne kadar bir değişiklik yapılmamıştır. Yine Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin bina durumunu düzenleyen 10. maddesinde de 2008 yılından bu zamana değişiklik yapılmamıştır. Yargı kararının gerekçesi ile Özel Hastaneler Yönetmeliği’nin ilgili maddeleri birlikte değerlendirildiğinde orantısız ve eşitlik ilkesine aykırılığın sürdürüldüğü, hukuka aykırı durumun devam ettiği anlaşılmaktadır.

İdarenin yargı kararı ile birlikte gerekçesi ile de bağlı olması hukuk devletinin gereğidir. Ayakta teşhis ve tedavi yapılan özel sağlık kuruluşlarının 31.12.2009 tarihinden itibaren en geç dört yıl içinde bina şartları ve fizik mekanlarını oluşturma zorunluluğunun hukuka aykırı olduğu yargı kararı ile saptanmıştır. Bu nedenle aynı yöndeki sonraki düzenlemelerin uygulanması olanağı hukuken kalmamıştır. Aksi yöndeki yorum ve işlemler hukuka aykırı bulunan kuralın uygulanmaya devam etmesi ve yargı kararının gereğinin yerine getirilmemesi anlamına gelecektir.

Saygılarımızla.