Batman Tabip Odası açlık grevleri ile ilgili basın açıklaması yaptı

altBatman Tabip Odası, çeşitli cezaevlerinde sürmekte olan açlık grevlerinin 51. gününde, Batman"da bir basın açıklaması yaptı. Basın açıklamasına TTB Merkez Konseyi üyesi Dr. Zülfükar Cebe katıldı. 

02.11.2012

BASINA VE KAMUOYUNA

Ülke genelinde onlarca cezaevinde sayıları bine yaklaşan tutuklu ve hükümlünün sürdürdüğü süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi eylemleri 51. güne girerek maalesef kritik eşiği çoktan aşmış olup; geçen her anın bizleri biraz daha ölümlere ve telafisi imkansız süreçlere yaklaştırdığını biliyor olmanın derin kaygısın yaşıyor ve bundan büyük bir endişe duyuyoruz.

Hele hele insani ve tümüyle barışçıl olan ve büyük toplum kesimlerince de makul görülen talepler adına bedenlerini ölüme yatıran siyasi tutukluların dört duvar arasından yükselen çığlıklarına toplum olarak sessiz kalmamız beklenmeyeceği gibi bu çığlığa kulak vermenin de en insani sorumluluğumuz olduğunun hatırlatmak istiyoruz.

Ama her geçen anın nelere mal olabileceği ve toplum vicdanını nasıl yaralayabileceğinin de bilinci içinde; ölümlere tanıklık ederek vicdanı yaralanmış, susarak ölümlere ortaklık etmiş bir kuşak olmamak adına daha çok sorumluluk üstlenmek durumunda olduğumuzu tüm kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.

Sayın Başbakan"ın 29 Ekim resepsiyonunda söylediği ""Aç kalan falan yok,  herkes herşeyi yiyiyor "" açıklaması ve daha dün Almanya’da tüm dünyanın yüzüne karşı ‘’bunlar şov yapıyorlar, sadece bir kişi ölüm orucunda şeklindeki açıklaması bizlere daha önce 12 eylül cunta generallerinin ve yetkililerin benzer beyanatlarını hatırlatmaktadır. Ama bu beyanatların sonrasında oluşan acı tablo ise şöyle idi:

1984 yılında 12 eylül cuntası, "gizli gizli yiyorlar" dedi; 4 ölüm,

1996 Şevket Kazan, "kantinde yemek stoklamışlar, yiyorlar" dedi; 12 ölüm,

2001 Saadettin Tantan, "gizli gizli yiyorlarmış, hepsi sapasağlam" dedi; 122 ölüm gerçekleşti.

Ve 2012 Recep Tayyip Erdoğan; "herkes her şeyi yiyor" dedi. Bu söylemin sonucunu düşünmek bile istemiyor ve böylesi süreci zora sokan / tıkayan tutum ve davranışların çözüme değil çözümsüzlüğe hizmet ettiğini ve bu tarz bir söylemin süreci daha da zora soktuğunu, önceki yılların acı deneyimlerinden biliyor ve bunu toplum olarak bir daha yaşamak istemediğimizi ve böyle bir yaklaşımı kabul edemeyeceğimizi buradan ifade etmek istiyoruz. Ve mevcut siyasal iktidarın bir an evvel sorumluluğunun bilinci içinde davranmasını ve cezaevlerinden yükselip büyük toplum kesimlerince de kabul gören bu insani taleplere cevap vererek diyaloğun / çözümün yolunu aralamasını umut ve talep ediyoruz .

Siyasal iktidardan ve demokratik bir hukuk devletinden beklenen de çözüme katkı sunmak adına diyalog geliştirmeye çalışan tüm birey ve kurumlara katkı sunacakları ortamın yaratılması, bağımsız gözlemci heyetlerin açlık grevindeki tutsaklarla görüşmelerine olanak sağlanması ve yine TTB ve tabip odaları gözetiminde ilgili uzmanlardan oluşmuş bir heyetin açlık grevi eylemcilerinin sağlık problemlerini yerinde tesbit / gözlem / izleme olanaklarının yaratılması için gerekli adımların atılmasıdır.

Kamuoyuna da yansıyan bazı cezaevlerinde açlık grevi eylemcileri için hayati önemde olan Tiamin (B1-vitamini), tuz ve şekerli suyun cezaevi idarelerince engellenmesinden vazgeçilmeli, yine eylemcilere uygulanan baskı, tehdit, zorlama, hücrede izolasyon gibi insan onuru ile bağdaşmayan idari uygulamalara derhal son verilmelidir.

İnsanların yaşam hakkını, onurunu ve sağlığa erişim hakkını koşulsuz savunan bir mesleğin temsilcileri olarak açlık grevlerinde hekimlerin nasıl davranması gerektiğinin Dünya Tabipleri Birliği’nin 1975 tarihli Tokyo ve 1991 tarihli Malta Bildirgelerinde mevcut olduğunu, hiç kimsenin hekimleri meslek etiğine aykırı davranmaya ve sorunu hekimleri kullanarak, hekimler üzerinden çözmeye çalışmaması uyarısını yapmak istiyoruz. Bu anlamda tüm meslektaşlarımızın hekimlik mesleğinin evrensel ilkeleri ile bağdaşmayacak hasta rızasının alınmadığı; mesleki disiplin suçu işlemek anlamına gelecek bir tedavi yaklaşımı içine girmeyeceklerini biliyoruz.

Tüm uyarılarımıza rağmen yaşanabilecek tüm olumsuzlukların sorumlusunun da siyasal iktidar olduğunu ve siyasal iktidarı sorumluluğunun bilinci içinde sorunun çözümü adına bir an önce adım atmaya ve sorumlu davranmaya davet ediyoruz.

Kamuoyuna saygıyla duyururuz.

BATMAN TABİP ODASI