Sağlık Bakanı'nı Öğretim Üyelerinden Özür Dilemeye Davet Ediyoruz

tfougTıp Fakülteleri Öğretim Üyeleri Girişimi, "Sağlık Bakanı’nı Öğretim Üyelerinden Özür Dilemeye Davet Ediyoruz" başlığı altında 10 Şubat 2011 tarihinde Türkiye"nin çeşitli yerlerinde basın açıklamaları gerçekleştirdi.

10.02.2011

BASIN AÇIKLAMASI

Sağlık Bakanı"nı Hekimlerden ve Öğretim Üyelerinden

Özür Dilemeye Davet Ediyoruz!

Sağlık Bakanı, hekimlik karşıtı söylemlerine devam etmektedir.

31 Ocak 2011 tarihinde, basın açıklamalarıyla kamuoyu ile paylaştığımız görüşler doğrultusunda, öğretim üyeleri olarak, tıp fakülteleri ve üniversite hastanelerine sahip çıkıyoruz.

Tıp fakülteleri, hekim yetiştiren, bilimsel araştırma yapılan ve bilgi üretilen, bilgiyi yaşama dönüştüren yerlerdir. Son yıllardaki uygulamalarla, öncelikle eğitim ve araştırma amacına hizmet eden, tanısı ve tedavisi zor hastaların bakıldığı özerk ve akademik kurumlar olan üniversite hastanelerinin önemli bir bölümü iflasın eşiğine getirilmiştir. Yeni düzenlemeler, üniversite hastanelerinin ayakta kalabilme koşullarını ortadan kaldırmaktadır. Maliye Bakanlığı’ndan sağlanan koşullu mali yardımlarla varlığını sürdürebilen üniversite hastanelerine, bir sonraki aşamada, Sağlık Bakanlığı’na bağlanmak dışında seçenek bırakılmayacaktır. Şimdiki durumda, Marmara Üniversitesi hastanesi ve son birkaç yılda açılan üniversite hastanelerinin hemen hepsi, idari olarak Sağlık Bakanlığı’na bağlanmış durumdadır. Tüm bu uygulamalarla, üniversite hastaneleri hizmet hastanelerine dönüştürülmek istenmektedir.

Kendisi de bir zamanlar öğretim üyesi olarak çalışmış olan Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ, öğretim üyelerini muayenehaneyi düşünen, eğitim ve araştırmayla ilgisi olmayan kişiler olarak tanımlamaktadır. Sağlık Bakanı’nın performans sisteminin tıp fakültelerinde eğitim ve araştırmayı artıracağını söylemesi, tıp eğitimi ve akademik yaşam adına büyük bir talihsizliktir. Niteliğe değil niceliğe önem veren; tıbbi uygulamaların bilimsel, etik ve nitelikli olmalarına değil sadece sayısına bakan; tıp öğrencilerini ve asistan hekimlerin eğitimini değil, daha çok hasta bakarak para kazanmayı hedefleyen  performans sistemi mi, tıp fakültelerinde eğitim ve araştırmayı geliştirecektir? Sağlık Bakanı öğretim üyelerine, performans sistemine çok uygun düşen bir de öneride bulunmaktadır:  Sisteme karşı çıkmak yerine, kazanımınızı nasıl artıracağınız üzerinde çalışın! Sağlık Bakanı bu söylemleriyle, öğretim üyelerine eğitim ve araştırma için değil, para kazanmak için çalışmayı önermektedir.

Tıp Fakülteleri öğretim üyeleri olarak,  Sağlık Bakanı’nın,  bilimsel ve akademik ölçülerin tümüyle dışında olan, tıp fakülteleri ve akademik yaşama ilişkin yaklaşım tarzını ve bunun arkasında yatan anlayışı kınıyoruz.

Bizler, Sağlık Bakanı"nın ifadelerinde somutlanan yaklaşım tarzına ve bu doğrultuda hayata geçirilen uygulamalara karşın, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan böyle de;

geleceğin hekimlerinin iyi birer hekim, asistan hekimlerimizin iyi birer uzman hekim olmaları için eğitim vermeyi ve çalışmayı;

hastanede, laboratuvarda, toplum içinde, insanlık için, halkımızın sağlığı için araştırma yapmayı;

tedavisi zor, ileri düzey bilgi ve beceriyi gerektiren hastalara ekip olarak hizmet sunmayı sürdüreceğiz.

Çünkü bizler bunun için varız!

Sağlık Bakanı’nı hekimlik karşıtı görüşlerinden dolayı öğretim üyelerinden ve hekim kamuoyundan özür dilemeye davet ediyoruz.

Tıp Fakülteleri Öğretim Üyeleri Girişimi