TTB Heyeti YÖK Başkanı ile görüştü

ttb

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, TTB Genel Sekreteri Prof. Dr. Feride Aksu Tanık, TTB Merkez Konseyi üyeleri Prof. Dr. Gülriz Ersöz ile Doç. Dr. Özlem Azap’tan oluşan TTB Heyeti, bugün (17 Ocak 2011) YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan ile görüştü. TTB Heyeti, görüşmede TTB Mezuniyet Öncesi Tıp Eğitimi Raporu ile Sağlık İnsan Gücü Raporu’nu sunarak, Türkiye’deki tıp fakültelerinin hiçbir standarda bağlı olmaksızın hızla açılması ve çok sayıda öğrenci alınmasının uygun olmadığına dair görüşünü iletti.

YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, Almanya’daki tıp fakültesi sayısının 41 olduğunu ve 95 bin tıp öğrencisi bulunduğunu belirterek, Türkiye’de bir süre daha kontenjan artışına devam edileceğini, daha sonra belli bir noktada durdurulacağını ifade etti. İstatistiklere bakıldığında Türkiye’de nüfus başına düşen hekim sayısının çok az olduğunu belirten Prof. Dr. Özcan, bu konudaki “Hekim sayısı yeterlidir” açıklamalarını anlaşılmaz bulduğunu söyledi.

TTB Heyeti, hekim sayısının artık tek başına nüfus parametresi üzerinden değerlendirilmesinin geride kaldığını, bilimsel çerçevede çok sayıda parametre ile bakıldığında Türkiye’de hekim sayısının eksikliğinden söz etmenin yerinde olmayacağını tekrarladı. Heyet, niteliksiz hekim yetiştirmenin toplum sağlığı açısından sakıncalarına da dikkat çekti. YÖK Başkanı bu noktada, tıp eğitimi açısından çok fazla eksik olmadığı görüşünü iletti.

Türkiye’de yapılan son düzenlemelerle muayenehane açma standartlarına uygun mekan bulmakta zorlanılırken, tıp fakültesi açılmasının herhangi bir standarttan yoksun olduğuna dikkat çeken TTB Heyeti, son bir ay içinde TTB yöneticilerinin katılımıyla 20 tıp fakültesinde öğretim üyeleriyle yapılan toplantılarda dile getirilen talepler ve bu talepleri içeren 3 bin 500 imzayı gündeme getirdi. Heyet, bu görüşmeler ve imza talepleri doğrultusunda, öğretim üyelerinin performans ödemesi istemediklerini, bugün ve gelecek güvencesi içeren bir ücretlendirme ve özendirici nitelikte katkıların beklentisi içinde oldukları tespitini aktardı.

TTB’nin mevcut statükoyu savunup savunmadığını soran Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, tıp fakültesi öğretim üyelerinin derslere girmediğinin, fakülteye uğramadığının bilinen bir gerçek olduğunu, bugün tıp fakültelerinin maddi yönden “battığını”, 44 tıp fakültesinin borçlu durumda olduğunu, buna rağmen öğretim üyelerine döner sermaye ödendiğini ve bunun kabul edilemez olduğunu söyledi. YÖK Başkanı, kendilerinin sözleşmeli olarak öğretim üyelerine istedikleri parayı vereceklerini, hizmet, eğitim ve araştırma dengesini ayarlayacak bir formül üzerinde çalıştıklarını, bu anlamda her tür katkıya açık olduklarını bildirdi. Prof. Dr. Özcan, tam gün yasasını kabul etmelerinde Sağlık Bakanlığı’nın sisteme 400 trilyonluk kaynak aktaracağını bildirmesinin etkili olduğunu söyledi.

Heyet üyeleri de söz alarak, TTB’nin son 20-30 yıl içerisinde tıp fakültelerinin içine itildiği durumun sorumlusu da, savunucusu da olmadığını dile getirdiler. Tıp fakültelerinin borçlanması diye bir kavramın uygun olmadığını dile getiren heyet üyeleri, YÖK Başkanı’nın kendisinin de söylediği gibi bunun gerekçesinin SUT alacaklarının silinmesi, bütçeden yeterli kaynak ayrılmaması ve benzeri süreçlerle de ilgisinin açık olduğunu vurguladılar.

TTB Heyeti, Sağlık Bakanlığı ile üniversite hastaneleri arasında yapılan protokollere ilişkin endişelerini ve kamuoyunda “uçan profesörler” olarak bilinen ve ayda bir gün fakülteye giderek yapılan öğretim üyeliğinin rahatsız ediciliğini de dile getirdi. YÖK Başkanı ise, fakülteye hiç uğramayan öğretim üyelerinin yanında, “uçan profesörleri” kabul edilebilir bulduğunu söyledi.

Bir saate yakın süren görüşme sonucunda, YÖK Başkanı Prof. Dr. Özcan, TTB ile daha sık görüşme arzusunu ifade etti. Önümüzdeki günler içerisinde daha uzun süreli bir görüşme talebinde bulunulacağının aktarılmasının ardından görüşme sona erdi.