Ağrı Patnos'ta hekime saldırı, basın açıklamasına engelleme

patnos_baAğrı"nın Patnos ilçesi Devlet Hastanesi"nde kadın doğum uzmanı olarak görev yapan Dr. Çağdaş Aslan, 10 Kasım 2010 Çarşamba günü bir hasta yakınının saldırısına uğradı. Burnunda nazal spinozis kırığı tespit edilen Aslan Ağrı"da tedavi altına alınırken, Adli Tıp hekimin durumuyla ilgili olarak "basit bir müdahale ile giderilemeyecek bir hasar" olduğu yönünde kati rapor verdi.

Türk Tabipleri Birliği, Ağrı Tabip Odası ve Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Ağrı Şubesi saldırıyı protesto etmek amacıyla bugün (12.11.2010) hastane bahçesinde bir basın  açıklaması yaptılar. Ancak basın açıklaması, Başhekimlik tarafından engellenmek istendi. Başhekimin hastane personelini tek tek arayarak basın açıklamasına katılmamalarını istediği bildirildi.

Hastane özel güvenliği de Başhekimliğin talimatı doğrultusunda, basın açıklamasını yapmak isteyen TTB, Ağrı Tabip Odası ve SES Ağrı Şubesi temsilcilerini engellemeye çalıştı. Çıkan arbede üzerine özel güvenlik polis çağırdı. Basın açıklamasına TTB adına katılan Merkez Konseyi üyesi Dr. Halis Yerlikaya, sağlık sistemindeki aksaklıkların sorumlusu olarak hekimlerin görüldüğünü ve bu nedenle de sık sık hastanelerde şiddet olaylarıyla karşılaşıldığını belirterek, bu açıklamanın yasal bir hak olduğunu söyledi. Basın açıklaması, TTB, Ağrı Tabip Odası ve SES Ağrı Şubesi temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirildi.


12.11.2010

BASIN AÇIKLAMASI

Sağlık Çalışanlarına Yönelik Şiddete HAYIR!

Sağlıkta yaşanan sorunların ve aksaklıkların sorumlusunun hekimler ve sağlık çalışanlarının olduğu algısı biz sağlık çalışanlarına hemen her gün polikliniklerde, acil servislerde, hastane koridorlarında şiddet olarak geri dönmektedir. Şiddet, ülkemizin içinde bulunduğu toplumsal süreçte her alanda hızla artmakta. Şiddetin oluşmasını önleyici toplumsal tedbirler ise ne yazık ki alınmamakta, hatta bazı durumlarda yetkili ve sorumlu olanlar şiddeti doğuran, yaygınsallaşmasını sağlayan nedenler arasında bizzat yer almaktadır.

Toplumsal şiddetin artışına paralel olarak sağlık çalışanları ve hekimler de son yıllarda çok boyutlu olarak şiddet ile karşı karşıya kalmaktadır.

Bugün burada olmamızın nedeni ülkemizin çeşitli yerlerinde olduğu gibi bir meslektaşımızın daha şiddete maruz kalmasıdır. 100 binin üstünde nüfusa hizmet veren ayda ortalama 350-400 civarında doğumun gerçekleştiği fiziki şartların ve olanakların yetersiz olduğu Patnos Devlet Hastanesinde tek başına kadın hastalıkları ve doğum uzmanı olarak gece gündüz özverili bir şekilde çalışan OP. Dr. Çağdaş ASLAN’ın hasta yakınları tarafından darp edilmesini şiddetle kınıyoruz.

Sağlıkta Dönüşüm Programı sonucu hekim emeğinin değersizleştirilmesi, siyasi iktidarın popülist yaklaşımlarla hekimleri ve sağlık çalışanlarını sağlıkta yaşananların sorumlusu olarak göstermesi, bu çerçevede hekimleri ve hekimlik mesleğini rencide edici yaklaşımlar sergilemesi hekimlere ve diğer sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin oluşmasına önemli bir ivme kazandırmıştır.

Hekime ve sağlık çalışanlarına yönelik olarak giderek artan şiddetin, medyada yer alan hekimi aşağılayıcı, karalayıcı, küçük düşürücü ve suçlayıcı açıklamalardan ve yorumlardan da güç aldığı açıktır. Hekimler, her gün ağırlaştırdıkları yönetmelik ve uygulamalarla çalışma ortamını hekimler aleyhine bozan Sağlık Bakanlığının, aynı çabayı hekime yönelik şiddete karşı da göstermelerini beklemektedirler. Hekime yönelik şiddetin sorumlusu yalnızca şiddeti uygulayanlar değil,  aynı zamanda şiddete sessiz kalıp, gereğini yapmayan,hekimi korumayan yetkililerdir.

Bu güne kadar şiddete uğrayan hekim ve sağlık çalışanlarının yanında yeterince yer almayan yetkililer yasal görevlerinin gereğini yerine getirmemektedir. Şiddete maruz kalmamızın ardından, pek çok yerde doğrudan hekim karşıtı taraflı bir yaklaşım olarak tarif edilebilecek bir tutumla saldırıya uğramış hekimi şikayetinden vazgeçirme, barıştırma yolu yeğlenmektedir. Şiddete başvuran kişilerin etkili bir şekilde cezalandırılmaması hekimlerin yaşadığı mağduriyeti artırmakta ve sürekli hale getirmektedir.

Sorumluların bu kayıtsızlığı sonucu hastalar tarafından şiddet öncelikli hizmet almak için bilinçli uygulanır hale gelmiştir.

Şiddet olaylarına bağlı olarak hekimler ve sağlık çalışanları hasta ya da hasta yakını tarafından şiddete uğrayacağı algısını taşımakta ve de mesleğini gereği gibi yapamaz duruma gelmişlerdir.

Hekimler yaşadıkları şiddet olayları karşısında çalıştıkları kurumlarının konuya duyarsız kalmaları sonucu kurumlarına karşı güvensizlik duymaktadır.

Şiddetin toplumsal sorunlarda olduğu gibi sağlık sorunlarının çözümünde de yerinin olmadığını düşünüyor ve karşı çıkıyoruz.

Sağlık örgütleri ve hekimler olarak her zaman toplum sağlığını kendi önceliklerimizden önde tuttuk ve her zaman halkın sağlığının yanında yer aldık ve almaya da devam edeceğiz.

Sağlık çalışma ortamında şiddetin önemli bir risk faktörü haline gelmesinden dolayı buna karşı acilen yasal mevzuatın oluşturulmasını ve önleyici tedbirlerin alınmasını talep ediyor,  yetkilileri duyarlı olmaya çağırıyoruz.

Türk Tabipleri Birliği (TTB)

Ağrı Tabip Odası (ATO)

Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Ağrı Şubesi