İstanbul Barosu Başkanı Av. İbrahim Kaboğlu ve Yönetim Kurulu üyeleri hakkında görevlerine son verilmesi talebiyle açılan davanın görülmesine 4 Mart 2025 günü İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde başlandı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Pınar Saip ve İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Osman Küçükosmanoğlu’nun da katılarak İstanbul Barosu yönetimine destek verdiği davayı; Türkiye Barolar Birliği Başkanı Av. Erinç Sağkan ve Yönetim Kurulu üyeleri, ülkenin dört bir yanından baroların yöneticileri, İstanbul Barosu’nun geçmiş başkanları ve yöneticileri, uluslararası baroların, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin ve siyasi partilerin temsilcileri ve yüzü aşkın avukat takip etti.
Duruşma öncesi salon önünde büyük bir yoğunluk yaşanırken, güvenlik görevlileri bariyerlerle avukatların ve gazetecilerin duruşmaya katılımını engellemeye çalıştı. Avukatlar, yaşanan arbedeye karşın kararlı bir duruş sergileyerek bariyerleri kaldırdı. Duruşma, ilginin yoğunluğu ve salonun yetersizliği nedeniyle 27. Ağır Ceza Mahkemesi salonuna taşındı.
İstanbul Barosu Başkanı Av. İbrahim Kaboğlu; baroların yalnızca birer meslek örgütü olmadığını, aynı zamanda hukuk devleti ilkesinin güvencesi olan anayasal kurumlar olduğunu hatırlatarak “Baroların bağımsızlığı, hukuk devleti ilkesinin bir gereğidir. Savunmanın olmadığı bir yargı düzeni düşünülemez. Savunmanın susturulması, hukuk devletinin çöküşüne zemin hazırlar” dedi. İstanbul Barosu’nun gerek avukatlar gerekse de hak arama çabası içinde olan yurttaşlar için yürüttüğü çalışmalardan örnekler veren Kaboğlu, “Türkiye’de yargı bağımsızlığı ve hukukun üstünlüğü konusunda ciddi sorunlar yaşandığı bir dönemdeyiz. Ancak İstanbul Barosu olarak, hukukun üstünlüğünü ve insan haklarını koruma sorumluluğumuzdan asla vazgeçmeyeceğiz. Hiçbir baskı ya da müdahale, savunma hakkının gücünü azaltamaz” dedi.
İstanbul Barosu Yönetim Kurulu üyeleri ve avukatları da beyanlarında; davanamade geçen iddiaların, tutuklu olan Av. Fırat Epözdemir’in duruşmaya katılımının engellenmesinin ve müdahillik talebi retlerinin hukuka aykırı olduğuna dikkat çekti.
Beyanların ardından ara kararını açıklayan mahkeme; davaname hazırlanmasına dayanak olan maddenin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması talebinin reddine, Av. Fırat Epözdemir’in gelecek duruşmaya SEGBİS ile katılmasına ve Türkiye Barolar Birliği’nin müdahillik talebinin kabulüne karar verdi. Dava, 21 Mart 2025’e ertelendi.
Duruşmanın ardından Çağlayan Adliyesi önünde bir basın açıklaması yapıldı. “Savunma susmadı, susmayacak” pankartının açıldığı açıklamada konuşan Av. İbrahim Kaboğlu; soruşturmanın ilk andan bu yana tümüyle hukuksuz ilerlediğini vurguladı ve “Bu, siyasi bir operasyonun açık kanıtıdır. Bu operasyona karşı Türkiye Barolar Birliği ve il barolarının ortak mücadelesi çok önemlidir” dedi. Av. Erinç Sağkan da cunta döneminde dahi yaşanmamış bir durumun yaşandığını anımsatarak 21 Mart’ta yeniden omuz omuza olma çağrısı yaptı.