Türk Tabipleri Birliği (TTB), “Emek Bizim, Söz Bizim” başlıklı mücadele programı kapsamındaki “Beyaz Yürüyüş”ünün ikinci gününde 24 Kasım 2021 günü Kocaeli’deydi.
Derince Eğitim ve Araştırma Hastanesi önünde karşılanan yürüyüş kolu, mücadele sürecinin altıncı haftasındaki “Haklarımızda ve sağlık mücadelesinde yan yana, omuz omuzayız!” başlıklı basın açıklamasına katıldı. Açıklamada “Emek bizim söz bizim, bekle bizi Ankara”, “Herkese eşit, ücretsiz sağlık”, “Sağlık haktır satılamaz”, “Sağlıkta şiddet sona ersin” ve “Bu daha başlangıç mücadeleye devam” sloganları atıldı.
Kocaeli Tabip Odası Başkanı Dr. Ömer Ardaman tarafından okunan açıklamanın ardından TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı söz aldı. Sağlık bütçesinde emekçilere ayrılan %70’lik payın sağlıkta çöküş projesi ile birlikte %30’lara düştüğünü, sağlık çalışanlarının emeklerinin karşılığının verilmediğini belirten Korur Fincancı, halkın nitelikli bir sağlık hizmeti alabilmesi için de mücadele ettiklerinin altını çizdi. Korur Fincancı, “Bugün Beyaz Yürüyüş’te, cumartesi günü Ankara’daki Beyaz Forum’da ve sonrasında mücadele edeceğiz; ta ki haklarımızı alana kadar, ta ki ceza yönetmeliklerini ortadan kaldırana kadar, ta ki biz sağlıklı bir Türkiye yaratana kadar. Gelin birlikte mücadele edelim” diye konuştu. Kocaeli Aile Hekimleri Derneği Başkanı Dr. Recep Pehlivan da sağlık emekçilerinin gasp edilen hakları için meydanlarda olduğunu hatırlatıp “Aylarca, haftalarca, günlerce eylem yapıyoruz. Ceza yönetmeliğinin uygulanmasına asla izin vermeyeceğiz” dedi.
TTB heyeti, basın açıklaması sonrası hastanedeki sağlık emekçileri ile hasta ve hasta yakınlarıyla görüşerek bildirilerini dağıttı. Derince’deki Yenikent Aile Sağlığı Merkezi’ndeki sağlık çalışanlarını da ziyaret eden TTB heyeti, daha sonra ise İzmit’teki SEKA Devlet Hastanesi’ne geçti. COVID-19 sonucu 21 Kasım 2021 günü yaşamını yitiren hastane çalışanı Işıl Dalgın ve tüm sağlık çalışanları adına saygı duruşunda bulunan TTB heyeti, hastanedeki hekimlerle de bir araya geldi. Ziyaret sırasında hastanenin başhekimi ve yöneticileriyle bir görüşme de gerçekleştirildi.
Kocaeli’deki program, akşam saatlerinde Kent Meydanı’ndaki basın açıklamasıyla noktalandı. TTB’nin hangi taleplerle “Beyaz Yürüyüş”ü gerçekleştirdiğinin anlatıldığı ve halkın da bu mücadeleye davet edildiği basın açıklamasında tabip odalarının başkanları ve sağlık emek-meslek örgütlerinin temsilcileri de kısa sözler aldı.
Gaziantep-Kilis Tabip Odası Başkanı Dr. Ayşegül Ateş Tarla, yaşadıkları haksızlıklara, özlük hak kayıplarına, ceza yönetmeliği dayatmasına, 5 dakikada bir randevu sistemine, 36 saatlik nöbetlere karşı eylem sürecine geçtiklerini söyledi. Ankara Tabip Odası Başkanı Dr. Ali Karakoç, AKP iktidarı öncesi yıllık bütçenin %40’ının emekçilerden alındığını ancak 2022 yılı bütçesinde bu oranın %83’e yükseldiğini hatırlattı. Sağlık Bakanlığı bütçesinin yaklaşık %20’sinin de şehir/şirket hastanelerine ayrıldığına dikkat çeken Karakoç, herkese eşit, parasız, anadilinde sağlık hakkı için mücadele ettiklerini vurguladı. Antalya Tabip Odası Başkanı Dr. Nursel Şahin de TTB’nin sağlığın bir meta değil bir hak olduğu bilinciyle hareket ettiklerini dile getirip “Biz halkımızla, emek alanındaki örgütlerle birlikte mücadeleyi sürdüreceğiz ve kazanacağız. Bekle bizi Ankara!” dedi.
Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası Kocaeli Şube Eş Başkanı Murat Harata, şiddetle, soygunla, sömürüyle, baskıyla yürütülmeye çalışılan bu sağlık sistemine karşı mücadeleyi sürdüreceklerini belirtti. Devrimci Yapı İşçileri Sendikası temsilcisi de kamusal bir sağlık mücadelesine destek verdiklerini ifade etti. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kocaeli İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Murat Kürekci de “Sözünüz sözümüz, yolunuz yolumuz, emeğiniz emeğimizdir” diyerek TTB’nin taleplerine destek verdiklerini dile getirdi.
Beyaz Yürüyüş, yoluna 25 Kasım 2021 günü Bursa’da devam edecek.
TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Doç. Dr. Ali İhsan Ökten tarafından okunan açıklama ise şöyle:
Neden Yürüyoruz?
Hekimler ve sağlık çalışanları hızla tükendikleri için,
Pandemide bu kadar yoğun, canla başla çalıştığımız halde şiddete daha fazla maruz kaldığımız için,
Ekonomik ve özlük haklarımız, çalışma koşullarımız her geçen gün kötüleştiği için,
Geçinemediğimiz için,
COVID-19 meslek hastalığı sayılmadığı için,
Sağlık her geçen gün ticari zihniyete teslim edildiği için,
Sağlığa pandemi koşullarına uygun bütçe ayrılmadığı için,
Sağlık Bakanlığı bütçesine genel bütçeden sadece %5,6 pay ayrıldığı için,
Bütçede koruyucu sağlık hizmetleri yerine tedavi edici sağlık hizmetlerine pay ayrıldığı için,
İnsanlarımızın sağlığa erişimi giderek zorlaştığı için,
Beş dakikada bir randevu verildiği ve beş dakikada hekimlik yapılmayacağı için,
Sağlıkta aylar sonraya randevu verildiği için,
Üniversite hastaneleri ve sağlık sistemi çökertildiği için,
Aralıksız 36 saat nöbet tutturularak asistanlar köle zihniyeti ile çalıştırıldıkları için,
Sağlık Bilimleri Üniversitesi’ne adrese teslim atamalar için,
Sağlık hizmetlerinin verildiği sağlık birimlerine yapılan liyakatsız atamalar için,
Salgın ve aşılama iyi yönetilemediği, şeffaf davranılmadığı, vatandaşlarımız fazladan öldüğü ve hastalandığı için,
Her geçen gün vatandaşın cebinden sağlığa daha fazla pay çıktığı için,
Ertelenen sağlık hizmetleri nedeniyle hastanelere ulaşmakta zorlanan ve daha fazla hastalanan ve ölen vatandaşlarımız için,
Sürekli olarak yurtdışına gitmek isteyen genç hekimlerin göçünü önlemek için,
Emeğimizin karşılığını alamadığımız için,
Arşiv taraması ile birçok sağlık çalışanının atamasının geciktirildiği veya atanmadığı için YÜRÜYORUZ!
Ne İstiyoruz?
İnsanca geçinebileceğimiz emekliliğimize yansıyacak, performans ve döner sermayenin olmadığı tek ücret,
COVID-19’un meslek hastalığı sayılması,
Nitelikli sağlık hizmeti ve nitelikli eğitim,
Şiddetsiz ve güvenceli bir ortamda çalışmak,
Koruyucu hekimlik uygulaması ve toplumsal sağlık hakkı,
Şehir hastanelerinin kamulaştırılması,
7200 ek gösterge ve yılda 120 gün yıpranma payı,
Haftalık çalışma sürelerinin azaltılması ve nöbet sonrası izin,
Başarı ve liyakatı uyan atamalar ve yöneticiler,
Özel hastanelere değil kamu hastanelerine bütçe,
Aile hekimliği ceza yönetmeliğinin geri çekilmesi,
Dünya Sağlık Örgütü’nün önerdiği 20 dakikada muayene süresi,
Sözümüzü daha özgürce söyleyeceğimiz, daha demokratik bir ortam İSTİYORUZ!
Tüm bu taleplerimiz yerine getirilinceye kadar eylemliliklerimiz devam edecektir.
EMEK BİZİM SÖZ BİZİM!
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi