Tütün kullanımı nedeniyle her yıl milyonlarca insan hastalanmakta ve ölmektedir.[1] İnsan sağlığına olan zararın yanı sıra tütün kullanımının daha geniş ölçekte gezegenimize verdiği zararlar da oldukça fazladır.[2] Dolayısıyla, tütün kullanımının önlenmesi bu tehditlerin de önlenmesini sağlayacaktır.
Tütün tehdidinin en önemli aktörü tütün endüstrisidir. Günümüzde, ulusötesi beş şirket küresel tütün pazarının %80’inden fazlasını yönetmektedir.[3] Tütün şirketleri ürettikleri tütün çeşitlerini “yeni” algısıyla topluma tanıtmakta ve özellikle çocuk ve (genç) kadınları hedef alan çalışmalar yapmaktadırlar. “Yeni” olarak tanıtılan ürünler arasında son dönemde toplumda duyarlılığın daha yükselme eğiliminde olduğu “çevre”yi koruyacağı iddiası ile dumansız tütün ürünlerinin öne çıkarıldığı da bilinmektedir.[4] Bu gibi iddialara kesinlikle aldanmamak gerekir.
Üzerinde yaşadığımız gezegenimizin korunmasına yönelik SAHİCİ çabalar son derece değerlidir.
Çevrenin korunması için her türlü tütün ürününün kullanımı ile mücadele şarttır.
Tütün denildiğinde endüstrinin her geçen gün pazara “yeni” ürünler eklediği unutulmamalıdır. Bir tütün endüstrisi taktiği olarak yaratılan “zarar azaltımı” iddiasıyla klasik sigara gibi çevreye izmarit atığı oluşturan tütün ürünlerine alternatif olarak üretilen elektronik sigara, ısıtılmış tütün ürünleri ya da “dumansız tütün ürünleri”nin her birisinin de tütün ürünü olduğu her zaman akılda tutulmalıdır.[5]
31 Mayıs Tütünsüz Bir Dünya Günü’nün Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından belirlenen bu yıla ait teması tütünün gezegenimizi zehirlediği olup başlıca mesajları aşağıdadır:[6]
- Tütün çevreye zarar verir. Kaynakların yok olmasına neden olur ve kırılgan ekosistemlere ek “baskı” yapar.[7]
- Tütün endüstrisinin yarattığı her türlü zararın önlenmesi, temizlenmesi gerekir.
- Gezegenimizi korumak için tütün bırakılmalıdır.
- Tütün çiftçilerinin sürdürülebilir başka ürünleri ekebilmeleri için olanak sağlamak gerekir.
Hekimlerin ve sağlık çalışanlarının; birey ve toplumun tütün kontrolü ile ilgili farkındalıklarının artması, tütüne hayır deme konusunda karar verme, tütünün bırakılma sürecinin yönetiminde, tütünün zararlarının ortaya konulması ile ilgili bilimsel araştırmalar yapma ve sonuçları kamuoyu ile paylaşma gibi konularda önemli rol ve sorumlulukları vardır. Hekimler, kendilerine başvuran bireylere yönelik “tütün kullanmama” konusunda bilimsel gerekçeleri açıklıkla paylaşarak kişilerin bırakma yönünde desteklerler. Tütünden uzak durma konusunda çeşitli nedenler arasında “çevrenin korunması” da önemli bir motivasyon olup hekimlerin bu temayı da kendilerine başvuranlarla paylaşmaları önerilmektedir. Bu konuda bireylerin alacağı doğru inisiyatiflerin yanı sıra hükümetlere son derece önemli görev düşmektedir. Hükümetlerin tütün kontrolünün klasik adımlarına ek olarak tütün ürünleri atıklarının çevresel ve ekonomik maliyetlerinden tütün üreticilerini (şirketleri) sorumlu kılmak için gerekli mevzuat düzenlemelerini yapmaları, var olan düzenlemeleri de güçlendirmeleri ve gerekmektedir.
Unutmayalım…
Yaşadığımız gezegen tek… Sağlık da tek…
O halde, koruyalım.
Sağlığın tarafıyız, tütünün değil!
Saygılarımızla…
Türk Tabipleri Birliği SSUK Dönem Başkanlığı
[2] https://tobaccoatlas.org/search/?_s=environment&lang=en
[3] https://tobaccoatlas.org/challenges/product-sales/
[4] Mathers A, Schwartz R, O'Connor S, Fung M, Diemert L. Marketing IQOS in a dark market. Tob Control. 2019;28(2):237-238. 6
[5] https://www.who.int/news-room/questions-and-answers/item/tobacco-e-cigarettes
[6] https://www.who.int/campaigns/world-no-tobacco-day/2022
[7] https://www.who.int/news/item/13-12-2021-protect-the-environment-world-no-tobacco-day-2022-will-give-you-one-more-reason-to-quit