TBMM’ye iki iktidar partisi milletvekili tarafından 5 Ekim tarihinde sunulan “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”, ilgili komisyonlardan hızla geçirilerek TBMM Genel Kurulu’nda bu hafta görüşmeye açılmıştır. Birçok başlıkta değişiklik getiren bir torba yasa niteliğinde olan bu teklif, ekonomik büyüme adı altında insan ve çevre sağlığı açısından yeni tehditler doğuracak maddeler içermektedir. Bu torba yasa ile havayı, suyu, toprağı, ormanları, gıdayı, yaban hayatını, tarım ve yaşam alanlarını sömürerek yok eden bir avuç maden ve enerji şirketine yeni imtiyazlar ve teşvikler sağlanmaktadır. Tarım alanlarının yok pahasına maden şirketlerine devredilmesinin önü açılarak, yatırım bölgelerinde yer alan arazilerin, tarım alanlarının “kamu yararı kararı” olmaksızın istimlak edilerek maden ve enerji şirketlerine devredilmesi bu torba yasa ile mümkün hale getirilmektedir. Sonuç olarak; maden ve enerji şirketlerine yakın bölgelerdeki arazilerin, bu yasa kabul edildiği takdirde hiçbir güvencesi kalmayacaktır.
Üstelik “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” ile yenilenebilir enerji kapsamı genişletilerek, atık araba lastiklerinin ve plastik çöplerin yakılarak elektrik üretilmesinin önü de açılmaktadır. Bu yasa ile hurda araba lastikleri, plastik çöpler, arıtma havuzu çamurları, belediye atıkları “yenilenebilir enerji” kapsamına alınarak bu atıkların yakılmasında teşvik verilmesinin önündeki engeller de kaldırılmakta ve son dönemde sayıları artan biyokütle santrallerinin yaygınlaşması sağlanmaktadır. Adeta ödediğimiz vergilerle sağlımıza ve çevremize zararlı yakma tesisleri finanse edilmektedir. Böylece biyokütle santrallerinin bu yasayla sayıları bir anda artacaktır. Başta plastik olmak üzere evsel atıklar, hurda araba lastikleri, çökelti çamurları yakılarak çevreye yayılacak kimyasal ve zehirli gazlarla havamız daha da kirletilecektir. Diğer yandan bu atıkların yok edilmesi için doğa ve insan sağlığı açısından daha uygun bir yöntem olan geri dönüşüm, bu yasa ile tamamen ortadan kaldırılmaktadır.
Araba lastiğinin, arıtma havuzu çamurlarının, belediye atıklarının elektrik üretimi için biyokütle santrallerinde yakılması sonucu ülkemizde zaten var olan hava kirliliği daha da artacak, hava kirliliğinin çevre ve insan sağlığı üzerinde görülen olumsuz etkileri çok daha ciddi boyutlarda görülmeye başlanacaktır. Unutulmamalıdır ki, TTB’nin de bileşenlerinden biri olduğu Temiz Hava Hakkı Platformu tarafından Dünya Sağlık Örgütü’nün AirQ+ programı kullanılarak yapılan hesaplamalarda; 2019 yılında Türkiye’de 30 yaş üstü (kazalar/dışsal yaralanmalar haricindeki) toplam 396.670 ölüm içerisinde hava kirliliğine atfedilen ölüm sayısı 31.476’dır. Yani 2019 yılında Türkiye’de hava kirliliğine atfedilen ölüm yüzdesi tüm ölümlerin %7,9’u olarak saptanmıştır. Bu yasa teklifi kanunlaştığı takdirde, hava kirliliği ve hava kirliliğine bağlı ölümler artacaktır. Ayrıca biyokütle santrallerinin, hava kirleticilerden özellikle 2.5 mikron (pm 2.5) ve altı partiküllerden kaynaklı kirliliği daha çok artırdığı ve yapısında bulunan kimyasal maddeler, ağır metaller vb.nin insan sağlığı için daha büyük tehdit oluşturduğu bilinen bir gerçektir. Pm 2.5’in neden olduğu akciğer hastalıkları dışında kronik kalp hastalıkları, nörolojik hastalıklar, çeşitli organ kanserleri, çocuklarda gelişim bozuklukları gibi hastalıklarla ilgili olduğuna dair son beş yıl içinde çok sayıda bilimsel yayın yapılmıştır.
“Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi” TBMM’de kabul edildiği takdirde; çok sayıda yeni maden sahası ve lastik, belediye atığı yakan biyokütle santralleri kurulacak, bu santrallere ödediğimiz vergilerden de teşvik verilecektir. Açılacak yeni madenler ve kurulacak yeni santraller çevre sömürüsünü daha da derinleştirerek yarattığı başta hava kirliliği olmak üzere toprak, yeraltı ve yerüstü su kaynakları kirliliği ile yeni insan sağlığı sorunlarına neden olacaktır. Bu nedenle TBMM gündemindeki “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi”nin derhal geri çekilmesini talep ediyoruz!
Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi
Türk Tabipleri Birliği Halk Sağlığı Kolu