Türk Tabipleri Birliği (TTB), 10 Ocak 2023’te Ankara’da görülecek Merkez Konseyi’nin görevden alınması davası ve 11 Ocak 2023’te İstanbul’da görülecek Dr. Şebnem Korur Fincancı davası öncesi “Meslek Örgütü Özerkliğini ve Mesleki Bağımsızlığı Savunuyoruz: TTB Susturulamaz!” başlıklı bir panel düzenledi.
Panelin açılış konuşmasını yapan TTB Merkez Konseyi II. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, 70 yıldır mesleki ve demokratik olarak yaşamın her alanında mücadele eden bir örgüt olarak TTB’nin hemen her dönem iktidarların hedefi olduğunu hatırlattı. Dr. Şebnem Korur Fincancı’nın tutuklanması, Merkez Konseyi’nin görevden alınması talebiyle dava açılması ve Merkez Konseyi üyeleri hakkında soruşturma başlatılması ile çok yönlü bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Ökten, tüm bu saldırılara karşın hekimlerin hakları ile toplumun sağlık hakkı için mücadeleyi sürdüreceklerini ifade etti.
Dünya Tabipler Birliği (DTB) temsilcisi Dr. Jacques de Haller, DTB olarak bu zor günlerde TTB ile dayanışma içinde olmaktan büyük onur duyduklarını söyleyerek sözlerine başladı. TTB’nin meslek örgütü özerkliğine dayanarak yürüttüğü mücadelenin ne kadar önemli olduğunun, iktidar tarafından hedef haline getirilmesinden anlaşıldığını kaydeden Haller, öte yandan bu mücadelenin mesleki bağımsızlığın yürütülebilmesinin yegane yolu olduğunun da altını çizdi. Haller, “Hekimler olarak mesleğimizi yerine getirebilmemiz için neyin doğru, neyin eksik, neyin tehlikeli olduğunu söyleyebilmemiz gerekiyor. Tam da bu nedenle ifade özgürlüğü ve mesleki bağımsızlık olmadan hekimlik yapmanın olanağı yok” diye konuştu.
Anayasa hukukçusu ve CHP İstanbul Milletvekili Prof. Dr. İbrahim Kaboğlu, TTB’nin yasal gücünü Anayasa’nın 135. maddesinden aldığını; mesleki sorumluluğunun bu maddeyi de aşan bir nitelik taşıdığını belirtti. 2017’deki Anayasa değişikliği ile devletin gücünün tek kişide toplandığını, hak ve özgürlüklerin ise büyük ölçüde kağıt üzerinde kaldığını söyleyen Kaboğlu, TTB’nin mesleki sorumluluklarının ve demokratik yapısının hedef alınmasının bu bağlamda değerlendirilmesi gerektiğini dile getirdi. Kaboğlu, TTB’nin seçilmiş Merkez Konseyi üyelerinin görevden alınmasının hem Anayasa’ya aykırılık hem de gayrimeşruluk taşıdığını vurgulayarak sözlerini noktaladı.
Konuşmaların ardından soru-yanıt ve forum bölümüne geçildi. Tabip odalarının, emek-meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasi partilerin temsilcileri ve hekimler yaptıkları kısa konuşmalarda meslek örgütlerinin özerkliği ve mesleki bağımsızlık için yürütülen mücadelenin demokrasi mücadelesinden ayrı düşünülemeyeceğinin altını çizdi.
Etkinlik; 10 Ocak 2023’te Ankara’da görülecek Merkez Konseyi’nin görevden alınması davası ve 11 Ocak 2023’te İstanbul’da görülecek Dr. Şebnem Korur Fincancı davasına katılım çağrısı ile son buldu.