Türk Tabipleri Birliği (TTB), Halk Sağlığı Uzmanları Derneği (HASUDER), Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği (KLİMİK), Türk İmmünoloji Derneği, Türkiye Aile Hekimleri Uzmanlık Derneği (TAHUD), Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfı (SSYV) ile Türkiye Milli Pediatri Derneği, Aşı Haftası kapsamında 29 Nisan 2022 günü çevrimiçi bir toplantı düzenledi.
TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut’un açtığı toplantıda TTB Aşı Çalışma Grubu'ndan Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak anahtar bir sunum yaptı. Dünyadaki ve Türkiye’deki COVID-19 vaka ve ölüm sayıları ile aşılama sürecini ele alarak sunumuna başlayan Eskiocak, COVID-19 salgınının koruyucu hizmetlerde aksamalara yol açtığını ve kızamık, grip gibi birçok hastalığın yaygınlaştığını belirtti. Daha sonra aşılama sürecine ilişkin genel bir çerçeve çizen Eskiocak, aşı ile önlenebilen hastalıkların olgu sayısındaki değişimleri aktardı. Aşılanmanın bir hak olduğu kadar bir ödev olduğunu vurgulayan Eskiocak, “Bilinmelidir ki, toplum bağışıklığının tek kazanımı enfeksiyon zincirinin kırılması değildir. Toplum bağışıklığı aynı zamanda toplumun en kırılgan kesimlerinin korunmasını sağlayan bir dayanışmadır” dedi. Eskiocak, son olarak ise Türkiye’nin aşı sağlamada dışa bağımlılıktan kurtulması ve bağışıklama hizmetinin yaşam boyuna genişletilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak’in sunumunun tamamı için tıklayın.
Prof. Dr. Muzaffer Eskiocak ve Doç. Dr. Naciye Gönül Tanır tarafından hazırlanan raporun tamamı için tıklayın.
Sunumun ardından kurum temsilcileri kısa sözler aldı.
KLİMİK Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Alpay Azap, COVID-19 pandemisinde de görüldüğü üzere bulaşıcı hastalıkların sadece kişiyi değil, bütün bir toplumu ilgilendirdiğini belirtip aşılanmanın ve hatırlatma dozlarının ödev niteliğine dikkat çekti. Koruyucu hizmetlerdeki aksamaların taşıdığı risklere işaret eden Azap, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre kızamık vaka sayısında %80’lik bir artış yaşandığını aktardı.
HASUDER Bulaşıcı Hastalıklar Çalışma Grubu Yürütücüsü ve TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Prof. Dr. Tayyar Şaşmaz, aşıyla önlenebilen hastalıkların bağışıklama programları sonucu daha az görünmesinin tersinden aşı kararsızlığını artırdığını ifade etti. Şaşmaz, hedef popülasyonda en azından %95 oranında aşılama ve aşı üzerine bilinçlendirme programı yürütülmesi gerektiğini dile getirdi.
SSYV Yönetim Kurulu üyesi Prof. Dr. Sarp Üner de aşı tereddüdünün önlenmesi için çalışmalar yürütülmesi gerektiğini vurguladı.