TUTUKLU KİŞİNİN MUAYENESİ

 
Bireyin sağlık durumunun değerlendirilmesinde fiziksel ve psikososyal öykü alma (anamnez) ile fizik muayene önemli bir yer alır. Bunlardan öykü almada; bireye ilişkin dermografik veriler, halen ve geçmişteki sağlık sorunları, aile sağlık öyküsü, cerrahi ve eğer varsa jinekolojik öykü ve sistemlerin gözden geçirilmesi yer alır. Ancak bu bilgilere ulaşmada bireyin, duygu, deneyim ve sorunlarına ilişkin yönlerin sorulması ve anlatılması kaçınılmazdır. Bu nedenle görüşme sırasında hasta yönünden zaman zaman rahatsızlık, sıkıntı, utanma hislerinin ve çeşitli duygulanımların yaşanabilmesi, yanıtlaması zor sorunlarla karşılaşılabilmesi ve hatta hastanın mahremiyetine girilebilmesi nedeni ile (idrar ve bağırsak, seksüel etkinlik, örselenmeler, fiziksel deformiteler gibi) bu görüşme kendine özgü özel bir görüşme özelliğine sahiptir.

Öykü almanın bu içerik ve biçimine uygun olarak, bu bilgilerin, doğrudan yaşayan kişinin kendisinden (primer bilgi kaynağı) alınması esastır. Ayrıca yine bu öykü almanın içerik ve biçimine uygun olarak bu sürecin yer aldığı ortam ve koşulların bütün bu tabloyu tamamlar bir biçimde mahrem, güvenli, saygılı, rahat ve hastanın bir başka kişi bulundurma isteği olmadıkça, hasta ve hekime özel olması esastır.

Ancak bazı özel durumlarda örneğin, komadaki, terminal dönemdeki (kendini ifade edemeyecek durumda ise) ve çocuk hastalarda, sınırlı zekası olan, dil engeli olan ve aşırı yaşlı bireylerde olduğu gibi bireyin bizzat yaşadığı bilgilere ulaşılamayacağı durumlarda, öykü kaynağı olarak hastayı çok iyi bilen kişilere başvurabilmektedir. Bu gibi durumlarda, bu kişilerin hastanın yaşadığı deneyim ve değişiklikleri, geliştirdiği başetme yollarını fark edebilecek konumda olması önemlidir. İkinci el ya da dolaylı bilg ikaynağı olarak bilinen bu kaynaklar; aile üyeleri, akrabalar, arkadaşlar, sağlık personeli (doktor, hemşire, fizyoterapist, diyetisyen, sosyal çalışman gibi), eski tıbbı kayıtlar, raporlar, tanı testleri, literatür olabilir.

Bireyin sağlık durumunun değerlendirilmesinin ikinci boyutu olan fizik muayenede ise; öykü almada elde edilen öznel (subjektif) verilerin desteklenmesi, kanıtlanması ya da elenmesi amacı ile farklı bölge ve organların muayene edilmesi ve nesnel (objektif) verilere ulaşılması esastır.

Burada da muayene özel pozisyonların verilmesi, bedenin “mahrem” gizli yerlerinin muayene edilmesi, bireyin gerektiğinde kısmen soyunuk olması gibi durumlarda bireyin mahremiyetine saygı duyulması, onurunun korunması, utandırılmaması, olabildiğince hızlı hareket edilmesi, rahat, sakin ve güvenilir bir ortamın sağlanması ve yine hastanın bir başka kişi bulundurma isteği olmadıkça bu ortamın hasta ve hekime özel olması esastır. Hekimin kendi güvenliği açısından sözü edilen muayene ortamında bir yardımcı sağlık personelini bulundurmak gibi bir inisiyatifinin olduğu da hatırlanmalıdır.

Bireyin sağlık durumunun değerlendirilmesinde mahkum hastaların konumuna bakılacak olursa; bu klasik öykü alma ve fizik muayene işlemlerinde mahkum hastaların “özel” bir hasta grubu olmamaları nedeniyle, sağlık değerlendirmeleri sırasında muayene odasında bir nezaretçi ya da gözlemcinin bulunması gibi bir uygulamanın gereği ve geçerliliği de bulunmamaktadır. Hekimin bu kişilerin muayene odası dışına çıkmalarını istemesinde görevini yapmaya yönelik koşulları sağlama çabası dışında bir gerekçe bulunmayacağı açıktır.