Dr. Melike Erdem'in Ölümüyle İlgili Suç Duyurusu

 

altİstanbul Tabip Odası, 30 Kasım 2012 tarihinde Sağlık Bakanlığı’na ait “Alo 184 SABİM” hattına yapılan bir hasta şikâyeti nedeniyle savunma verdikten sonra yaşamına son veren Dr. Melike Erdem’in ölümüyle ilgili İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

İstanbul Tabip Odası tarafından yapılan açıklamada, 3 yıldır Acil Tıp alanında ihtisas gören, bu nedenle kadrosunun bulunduğu Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi acil kliniğinde yoğun şartlarda çalışan Dr. Melike Erdem’in bu hastanede yaşadığı sorunlar nedeniyle, görev yeri değişikliği talep ettiği ve geçici görev ile İstanbul (Samatya) Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne geçtiği,   “Alo 184 SABİM” hattına yapılan bir hasta şikâyeti nedeniyle verdiği savunmanın ardından da yaşamına son verdiği hatırlatıldı.

Açıklamada, Dr. Erdem’in, hastanedeki çalışma ortamı nedeniyle çok üzgün ve mutsuz olduğu, mesleğine ve yaşamının bundan sonraki kısmına ilişkin kaygı duyduğu belirtilerek, “maruz kaldığı soruşturmaların, mevcut duruma dayanamayıp ardı ardına istifa eden asistanlar nedeniyle daha da ağırlaşan acil servisteki yoğun çalışma koşullarının, sık sık hasta ve hasta yakınlarının hakaret, tehdit ve fiziki şiddetine maruz kalmanın, aldığı maaşın ailesinden ayrı/tek başına yaşamaya olanak vermemesinin, üstelik Alo 184 SABİM hattına, kimi zaman isim-soyad ve imza dahi olmaksızın yapılan başvuruların hekimlerin kafasında Demoklesin kılıcı gibi sallanmasının, tüm bunlara rağmen hiç takdir edilmeme, hocaları tarafından sürekli olarak azarlanma, eleştirilme halinin” Erdem’i büyük bir baskı ve stres altına soktuğu ifade edildi.

Açıklamada suç duyurusuna ilişkin şu bilgiler verildi: “Uyguladığı sağlık politikaları ve yaptığı açıklamalar nedeniyle Sağlık Bakanı Dr. Recep Akdağ, ilgili mevzuat ile tıpta uzmanlık eğitimin çağdaş standartlarda verilmesini sağlamakla,  güvenlik (şiddeti önemle) tedbirlerini almakla görevli olduğu halde, yoğun çalışma koşullarına, personel yetersizliğine, şiddetin açık hedefi hale gelmeye, eğitim-sizlik sürecine ilişkin hiçbir önlem almayan, görevinin gereğini yerine getirmeyen Ümraniye Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi ve SABİM’in aktardığı ‘şikayeti’ en ufak bir süzgeçten geçirmeyip, doğrudan hekimden savunma istemenin vesilesi yapan, İstanbul Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi hakkında şikayetçi olduk.”

 

Bu yaşananın ortak adının “mobbing/psikolojik şiddet”,  failinin ise “sağlık politikaları” olduğunun belirtildiği açıklamada, hekimlerin; performans sistemi, kötü ve yoğun çalışma koşulları, idarenin yoğun baskısı ve hasta yakınlarının şiddeti ile sarmalanmış durumda olduğuna dikkat çekildi.

Açıklamada, “Alo 184 SABİM hattını ‘iletişim’ amacıyla kurduğunu belirttiği halde,  bu iddianın aksine 184’ü;  ‘sağlık çalışanını ispiyon’ ve ‘sağlık çalışanını taciz’ hattı olarak işleterek, hiçbir eleme olmaksızın hekim hakkından soruşturma açılmasının vesilesi/dayanağı haline getiren, yaptığı açıklamalarla verdiği demeçlerle meslek itibarını ayaklar altına alan, şiddete kapı aralayan, hekim emeğini değersizleştiren Sağlık Bakanı’nın, sadece hekimlerin ve sağlık camiasının vicdanında değil, yargı ve adalet önünde hesap vermesi gerekir.” denildi.