Barış için Akademisyenler Girişimi'nin bildirisine imza atanlardan bir bölümü bugün Kocaeli ve Bolu’da gözaltına alındılar, Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi'nde ifade veriyorlar. İfade verenlerin aralarında hekimler de var. Üniversiteler imzacı akademisyenler için soruşturmalar açıyor. İstanbul Cumhuriyet Savcılığı da re'sen soruşturma başlattığını açıkladı. Öte yandan kendilerine görev çıkartan birtakım karanlık şahıslar akademisyenleri tehdide başladı.

Adı sanı belli, okumuş, pek çoğu yaşını başını almış üniversite hocalarına adeta topyekûn savaş açılmış durumda. 

Acaba bu tutum Türkiye'nin içinde bulunduğu sorun yumağını aşmakta bir nebze olsun katkı sağlar mı? Sağlamaz.

Ülkenin sorunlarını demokratik hakları kısıtlayarak, ağızları, gözleri bantlayarak, türlü yıldırma politikalarıyla çözebilmek mümkün değildir. Tam tersine sorunları derinleştirir, ülkeyi büsbütün çıkmaza sürükler.

Oysa ihtiyacımız her türlü sorunun özgürce dile getirilebildiği, korkmadan tartışılabildiği bir Türkiye'dir.

Türkiye'de demokrasinin, aklın, vicdanın, hukukun, adaletin egemen kılınabilmesi için başta TBMM olmak üzere bütün toplum kesimleri sağduyuyla ve kararlılıkla hareket etmelidir.

Bugün gözaltına alınanlar ve bütün imzacıların yaşadıkları topraklara, bu toprakların insanlarına, çocuklarına sorumluluk duygularının hiç bir kişi ya da makamdan daha az olmadığına eminiz. O nedenle kamuoyunu nefret söylemi/dili ile yönlendirmeyi çok tehlikeli buluyoruz.

Gözaltı sürecinin derhal sonlandırılmasını bekliyor ve bu yönde çaba harcayacağımızı duyuruyoruz.

Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi