Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi ve TTB Halk Sağlığı Kolu, 5 Haziran Dünya Çevre Günü dolayısıyla açıklama yaptı. Açıklamada, bu yıl Dünya Çevre Günü'nün temasının "hava kirliliği" olarak belirlendiği belirtilerek, hava kirliliğinin yol açtığı halk sağlığı sorunlarına değinildi. Açıklamada, doğa ve çevre talanına yönelik mücadelenin yılın 365 günü sürdürülecek bir mücadele olduğu vurgulandı.  

Açıklama şöyle:

KAMUOYUNA

5 HAZİRAN DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ

1973’den bu yana her yıl 5 Haziran tarihinde Birleşmiş Milletler Çevre Örgütü (UNEP) koordinasyonunda kutlanan Dünya Çevre Günü’nde, her yıl için bir çevre sorunu belirlenip bir ev sahibi ülke belirlenmektedir. Bu yılın Dünya Çevre Günü’nün teması ‘hava kirliliği’ ve ev sahibi ülke ise Çin’dir. Hava kirliliği günümüzde sadece Çin’in sorunu olmayıp; tüm dünyayı etkileyen en önemli ve bir an önce çözülmesi gereken bir çevre sorunudur. Dünya Sağlık Örgütü'nün (DSÖ) rakamlarına göre her yıl dünyamızda 4.2 milyonu dış ortam; 3.8 milyonu ise kapalı ortam hava kirliliğinden olmak üzere toplam 8 milyon insan sadece hava kirliliği nedeni ile yaşamını yitirmektedir. Yine DSÖ’nün rakamlarına göre dünyadaki kentlerin %91’inde örgütün benimsediği ve insan yaşamını sorunsuz yürütmek için gerekli hava kalitesi değerlerinin çok üstünde kirli hava solunmaktadır. 

Ülkemizde de hava kirliliği kriz düzeyine yükselmiş çok ciddi bir çevre sorunudur. Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) de bileşenlerinden biri olduğu; sağlık ve çevre alanında 17 örgütün oluşturduğu Temiz Hava Platformu’nun hazırladığı raporlar ülkemizdeki durumun Çin’den pek farklı olmadığını ortaya koymaktadır. Son rapora göre DSÖ’nün hava kalitesi değerlerine uyan tek ilimiz Ardahan’dır. Halen ülkemizde geçerli olan ve DSÖ hava kalitesi değerlerine göre oldukça yüksek değerlere sahip ‘Hava Kalitesi Değerlendirme ve Yönetimi Yönetmeliği’ndeki değerlere göre bile illerimizin yarısından fazlasının havası insan ve çevre sağlığı açısından kirlidir. Yapılan hesaplamalara göre ülkemizde 2017 yılı içinde 52.000 ölüm hava kirliliği nedeni ile olmuştur ve hava kirliliği nedeniyle en fazla ölüm İstanbul (5.851), Bursa (3.098) ve Ankara (2.139)‘da meydana gelmiştir.

TTB olarak ülkemizdeki bu ciddi sağlık ve çevre sorunun çözümü için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı olmak üzere; tüm yetkilileri bir kez daha göreve çağırıyoruz ve bu krizin çözülmesi için önerilerimizi hatırlatıyoruz:

  • Hava kalitesi ölçümlerinin iyileştirilmeli, tüm verilerin kamuoyu ile paylaşılmalı ve yeterli sayıda yeni istasyonlar kurulmalıdır.
  • Hava kirliliği için ulusal sınır değerlerimiz bir an önce DSÖ sınır değerleri ile uyumlu hale getirilmelidir.
  • Enerji politikalarımız gözden geçirilmeli ve kurulmasına çalışılan 82 adet kömürlü termik santralden derhal vazgeçilmelidir. Mevcut kömürlü termik santraller ise elektrik üretim ve tüketim miktarları göz önüne alınarak kademeli olarak kapatılmalıdır. Tüm fosil yakıt teşvikleri derhal durdurulmalıdır,
  • Çevresel Etki Değerlendirmesi süreçlerinde projeler,hava kirliliği açısından özel olarak incelenmeli ve yoğun hava kirliliği yaratabilecek sanayi tesislerinden kaçınılmalıdır.
  • Kentlerde özellikle raylı toplu taşıma ve bisikletli ulaşımın teşvik edilmelidir. Yine kentlerde motorlu araç trafiğine kapalı alanlar yaratılmalı, kent ormanları korunmalı ve artırılmalıdır,

TTB olarak uyarmaya devam ediyoruz;

Çevre ve insan yaşamının, toplumun sağlığının, bir avuç insanın çıkarı uğruna yok sayılmasına, her yılın 5 Haziran’ında sadece törenler ve basın açıklamaları ile sıradanlaşmış etkinliklere çevrilmesine izin vermeyeceğiz. Türk Tabipleri Birliği olarak üzerimize düşenin toplum ve kamu yararından ayrılmamak olduğunun bilinci ile, yılın 365 gününüdoğa ve çevre talanına karşı mücadele ederek, gerçek çevre ve insan sağlığı mücadelesinin içinde ve toplumun yanındayız; her zaman yanında olacağız.

TTB Merkez Konseyi

TTB Halk Sağlığı Kolu