“Genç Hekimler Çalışma ve Eğitim Hakları İçin Buluşuyor” çalıştayı yapıldı

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Asistan ve Genç Uzman Hekim Kolu ile Tıp Öğrenci Kolu tarafından düzenlenen “Genç Hekimler Çalışma ve Eğitim Hakları İçin Buluşuyor” çalıştayı, 3 Mart 2018 günü TTB Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi.

Çalıştay, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel’in açış konuşmasıyla başladı. Tükel konuşmasında, 15 Temmuz darbe girişiminin hemen ardından ilan edilen ve o tarihten bu yana 6. kez uzatılan Olağanüstü Hal (OHAL) ile birlikte en yaygın ve kapsamlı olarak ihlal edilen hakkın, çalışma hakkı olduğunu söyledi. OHAL uygulamasının çalışma yaşamına ilişkin en vahim sonuçlarının; çalışma hakkının, kamu görevlileri ile işçilerin iş güvencelerinin ortadan kaldırılması olduğunu belirten Tükel, 14 KHK ile ihraç edilen kişi sayısının 108 bin 320, KHK ve HSK’larla ihraç edilen toplam kişi sayısının ise 114 bin 18 olduğunu kaydetti. Tükel, OHAL döneminde çıkartılan KHK’larla ihraç edilen hekim sayısının ise, Sağlık Bakanlığı’ndan 1.927, Tıp Fakültelerinden 1.417 olmak üzere toplam 3.344 olduğunu bildirdi.

Güvenlik soruşturmaları ve mecburi hizmet atamaları

Sağlık alanında kamudan ihraçlar kadar önemli olan bir konunun da, güvenlik soruşturmalarının olumsuz olduğu gerekçesiyle mecburi hizmet atamalarının yapılmaması olduğunu belirten Tükel, şu anda 300’ün üzerinde hekimin uzun bir süredir atama beklediğini kaydetti. Tükel,  Sağlık Bakanlığı yetkililerinin açıklamalarına göre, güvenlik soruşturmasının olumsuz gelmesi nedeniyle ataması yapılmayan hekim sayısının 187 olduğunu ve bu sayının giderek artmakta olduğunu da sözlerine ekledi.

Güvenlik soruşturması koşulunun yasaya KHK ile eklendiğini hatırlatan Tükel, kapsamına, kime nasıl uygulanacağına dair bir düzenleme de yapılmadığını belirterek, düzenleniş gerekçesinin de bulunmadığını kaydetti.

Hekimler için güvenlik soruşturmasına gerek yoktur

Tükel, bu noktada Sağlık Bakanlığı’na bağlı sağlık kurum ve kuruluşlarında çalıştırılmak üzere atanacak hekimler yönünde güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılmasını haklı kılacak bir neden olmadığına dikkat çekti. Hekimlerin sağlık kurum ve kuruluşlarında hasta gördüklerini, eğitim ve öğretim çalışmalarına katıldıklarını anlatan Tükel, “Hekimlerin ulaşabileceği bilgi ve belgeler de yürüttükleri bu çalışmalara ilişkin bilgi ve belgeler ile sınırlıdır. Bir başka anlatımla hekimler örneğin hasta dosyalarına, eğitici olduklarında kendilerinin kullanımına açılan eğitimci sayfalarına ulaşabilmekte, doğrudan Bakanlığın iş ve işlemlerine ilişkin bilgi ve belgelere erişememektedir. Dolayısıyla 657 sayılı Yasa uyarınca ataması yapılacak hekimler hakkında güvenlik soruşturması veya arşiv araştırmasının yapılması hukuksal düzenlemelere uygun değildir” diye konuştu.

Eğitim hakkının önündeki engel kaldırılmalıdır

Tükel, kamu görevinden ihraç edilen asistan hekimlerin eğitim haklarının da sona erdiğine dikkat çekerek, “Kamu görevinden ihraç, tıpta uzmanlık eğitimine devam edilmesinin önünde bir engel oluşturmamalı ve tıpta uzmanlık öğrencilerine, eğitimin gerekliliklerini yerine getirerek tıpta uzmanlık unvanına sahip olma hakkı sağlanmalıdır” dedi.

Forum; Sorunlar, deneyimler… Neler Yapıldı, Ne Yapmalı?

Tükel’in konuşmasının ardından, Dr. Mihriban Yıldırım ile Dr. Zülküf Akelma’nın kolaylaştırıcılığını yaptığı “Eğitim ve Çalışma Hakkı: Sorunlar, Deneyimler… Neler Yapıldı? Ne Yapmalı?” başlıklı foruma geçildi. Forumun ilk bölümünde, kendisi de Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ndeki görevinden KHK ile ihraç edilen bir akademisyen olan Cenk Yiğiter, eğitim ve çalışma hakkının anayasal temellerini anlattı.

Forumda, ihraç edilen, güvenlik soruşturması nedeniyle uzmanlık eğitimi engellenen hekimler, güvenlik soruşturmaları ile bekletilen, ataması yapılmayan, ihraç edilen pratisyen hekimlerin sorunları, deneyimleri ve ileriye dönük yapılabilecekler konuşuldu.

Çalıştayın öğleden sonraki oturumuna, çalışma grup toplantıları ile devam ediliyor.

Prof. Dr. Raşit Tükel’in konuşmasının tam metni için…