YÖNERGE
Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu Yönergesi
1. Gerekçesi ve Amaçları:
Bilimsel bilgi ve tarihsel deneyimler göstermektedir ki; sağlık hakkının hayata geçebilmesi yalnızca bireysel tıbbi hizmetlerle değil, toplumda eşitlik, adalet, özgürlük, demokrasi ve barışın varlığıyla mümkündür.
Savaş, çatışma ve antidemokratik ortamlar; ölümler, yaralanmalar, ruhsal travmalar, iç göç, sağlık hizmetlerinin aksaması, yoksullaşma ve toplumsal çözülme gibi çok yönlü sonuçlar doğurarak halk sağlığını ağır biçimde tehdit etmektedir.
Hekimliğin binlerce yıllık değerler bütününün mesleki uygulamalara ışık tutan rehberleri olan Dünya Tabipleri Birliği (DTB) “Tıp Etiği Kitabı”nda ve 2020 yılında güncellenmiş olan “Türk Tabipleri Birliği (TTB) Etik Bildirgeleri”nde de yer verildiği gibi; tüm mesleki uygulamalarında insan haklarını temel alan, barış ve demokrasi doğrultusunda toplumsal değişime yön verme mesleki sorumluluğu bulunan hekimlerin meslek örgütü olan TTB’nin demokrasi ve barış mücadelesindeki sorumlulukları, esas olarak ilke ve değerlere dayalı olarak mesleki sorumluluğun doğrudan bir parçasıdır. Bir meslek örgütü ve demokratik kitle örgütü olan TTB, bu sorumluluk çerçevesinde içinden geçtiğimiz dönemde ülkenin; insan haklarından, hukuktan, adaletten, demokrasiden ve laiklikten hızla uzaklaştırılmasına dün olduğu gibi bugün de sessiz kalmayıp, geniş toplum kesimlerinin hukuk ve demokrasi taleplerinin hekim kitlesiyle buluşturulmasında aktif rol üstlenmesi beklenir.
Hekimliğin evrensel değerleri yaşamı koruma, acıyı azaltma ve sağlığı geliştirme sorumluluğu taşır. Bu sorumluluk, barışın ve demokrasinin korunmasıyla doğrudan ilişkilidir. TTB, bu anlayışla sağlık hakkının ancak barış ve demokrasi ortamında güvence altına alınabileceğini sağlık perspektifi ile savunagelmektedir. Bu doğrultuda;
Barış doğrultusundaki adımları izlemek de dahil olmak üzere, demokratik bir ortamın tesisi için katkı sunmak ve sağlık perspektifiyle müdahil olmak üzere Merkez Konseyi tarafından koordine edilecek, ilgili kol ve çalışma grupların üyelerinin ve hekimlerin gönüllü katılımına açık, “Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu” kurulmasını kararlaştırır.
Türkiye’nin uzun yıllardır sürmekte olan çatışmalı süreçlerinin, başta Kürt sorunu olmak üzere, toplumun tüm kesimlerinde yarattığı insani ve sağlık temelli yıkımın son bulması, barışın tesis edilmesi açısından yaşamsaldır. TTB, çatışmasız, demokratik ve müzakereci yollarla çözümü önceleyen, yaşam hakkını ve halk sağlığını merkeze alan bir tutumu savunmayı tarihsel bir sorumluluk olarak görmektedir.
Barışın ve sağlığın kalıcı hale gelmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğinin tüm alanlarda güvence altına alınmasıyla mümkündür. Bu nedenle çalışma grubu, her türlü ayrımcılığın önlenmesini ve kadın hekimlerin etkin katılımını temel ilke olarak benimser.
2. Yapılanma:
Başlangıçta TTB Merkez Konseyi, Etik Kurul, Yüksek Onur Kurulu, İnsan Hakları Kolu, Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Kolu, Halk Sağlığı Kolu, Tıp Öğrenci Kolu, Toplum ve Hekim Dergisi Yayın Kurulu temsiliyetinin olduğu, barış mücadelesine TTB içinden geçmişte destek sunmuş üyelerin de yer aldığı kurucu heyet oluşturulması.
Sonrasında yerel tabip odalarından ve TTB’nin diğer kollarından gönüllü temsilcilerin eklenmesi.
Devamında çok disiplinli ve gönüllülük esaslı bir kurula evrilmesi. Psikiyatri, sosyoloji, hukuk vb. alanlarda bu bağlamda yoğunlaşmış kurum ve bireylerin katkısının alınması.
3. Kapsamı, Görev Tanımı, Çalışma Alanları:
Çalışma Grubu, TTB’nin etik ilkeleri, DTB bildirgeleri ve “iyi hekimlik” değerleri doğrultusunda faaliyet yürütür.
Her türlü savaş, ayrımcılık ve nefret diline karşı yaşam hakkını savunur. Yaşam hakkını hekimliğin en temel etik değeri olarak kabul edilir.
Bilimsel, çoğulcu, katılımcı ve dayanışmacı bir yaklaşımı esas alır.
Çalışmalarında mesleki bağımsızlığı, tarafsızlığı, toplumsal sorumluluğu, insan onuruna saygıyı ve şiddetsiz iletişimi temel alır.
Kadın, çocuk, yaşlı ve kırılgan grupların sağlık hakkına erişiminde eşitliği gözetir.
4. Faaliyet Alanları:
Barış, demokrasi ve sağlık ilişkisine dair bilimsel araştırmalar, raporlar ve yayınlar hazırlamak.
Hekimlerin barış kültürü, insan hakları, şiddetsiz iletişim ve sağlık hakkı konularındaki bilgi, farkındalık ve dayanışmasını artırmak amacıyla çalıştaylar, eğitim toplantıları, forumlar ve saha etkinlikleri düzenlemek (Bu etkinliklerde farklı uzmanlık alanlarından, meslek gruplarından ve toplumsal kesimlerden katılımın sağlanması elzemdir).
Hekimlerin barışa ve demokrasiye katkısını kurumsal hale getirmek.
Barış ve demokrasinin kalıcı hale getirilmesi bahsinde sağlık hakkı ve toplumsal onarım süreçlerini değerlendirmek, izlemek, raporlamak.
Savaş, çatışma, zorunlu göç ve toplumsal krizlerin sağlık üzerindeki etkilerini izlemek, belgelemek ve kamuoyuyla paylaşmak.
Barışa dair demokratik katılımı güçlendiren ve halk sağlığını koruyan politika önerileri geliştirmek.
Geçiş dönemi adaletine hekimlik etiği ile destek vermek.
Hekimlere yönelik geçiş dönemi adaleti, anadilinde temel sağlık dili, barış dili, barış ve insan hakları temelli eğitimler vermek, hekim rolü atölyeleri yapmak.
İnfaz yasası düzenlemelerinde sağlıkla ilgili katkı sağlayacak öneriler geliştirmek.
Anadilinde sağlık hizmetine yönelik öneriler geliştirmek.
Ulusal ve uluslararası sağlık, barış ve insan hakları kuruluşlarıyla ortak çalışmalar yürütmek.
Süreçteki gelişmelere göre TTB Merkez Konseyi’ne ek faaliyet önerileri sunmak. Tüm etkinliklerin sonuçlarını rapor, öneri ve politika belgesi haline getirerek TTB Merkez Konseyi ve tabip odaları ile düzenli bilgi paylaşımı yapmak.
5. Kapsam:
Bu yönerge, TTB bünyesinde kurulan Barış, Demokrasi ve Sağlık Çalışma Grubu’nun oluşumu, işleyişi, ilkeleri ve görevlerini kapsar.
Grup, TTB Merkez Konseyi koordinasyonunda, TTB’nin tüm organları, tabip odaları, ilgili meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği içinde çalışır.
6. Dil ve İletişim:
Bu yönerge, hekimlerin barışın, eşitliğin, demokrasinin adalet ve yaşamın savunucusu olma sorumluluğunu kurumsal düzeyde güçlendirmeyi amaçlar.
Bu doğrultuda suçlayıcı değil; yaşamı, hakikati tanıyıcı ve onarıcı bir dili önceler.
Raporların kamuoyuna açık, kolay erişilebilir, çok dilli (Türkçe, Kürtçe, Arapça, İngilizce) olmasını önemser.