Tabip Odaları Genel Kurulları Büyük Ölçüde Tamamlandı....
HEKİMLER, TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ DEĞERLERİNE SAHİP ÇIKIYOR!
 

 2000-2002 döneminde görev yapacak Tabip Odası Kurullarının seçimlerini de içeren Genel Kurullar büyük ölçüde tamamlandı. Antalya, Manisa, Erzurum, Kırıkkale, Konya, Niğde, Nevşehir, Aksaray, Tokat Tabip Odalarının Genel Kurulları Tıp Dünyası’nın bu sayısı baskıya girerken, henüz yapılmamıştı. 80.000’i aşkın hekimin olduğu Türkiye’de 60.000 civarında tabip odası üyesi bulunuyor. Türkiye ölçeğinde seçimlerde oy kullanan hekim sayısı ise 20.000’i bulacak. İllerdeki katılım oranları farklı olmakla birlikte genel katılım %35’ler düzeyinde. Bu oranı en çok etkileyen Ankara, İstanbul, İzmir gibi toplam hekim sayısının 37.000, üye sayısının ise 30.000’i bulduğu illerdeki katılımın görece daha az olması. Üç ildeki toplam katılım 6.500’e yaklaşıyor.

 Bütün tabip odalarının genel kurulları sona erdikten sonra ulaşacak resmi sonuçlar (Kurullarda yer alanlar) Tıp Dünyası’nda yayınlanacak. 

 2000-2002 dönemi tabip odası genel kurullarının değerlendirmesi Haziran başında toplanacak olan GYK’da yapılacak. Ancak şimdiden söylenebilecek ve geçmiş yıllara göre nitelik olarak farklı bir sürecin altını çizmek mümkün görünüyor. Türkiye ölçeğinde resmi sağlık kurumları hiyerarjik bir ilişki ağı içerisinde bu sürece özel bir “ilgi” gösterdiler. Sağlık Müdürlükleri, Başhekimlikler özellikle küçük ve orta büyüklükteki tabip odalarında tek tek hekimler üzerinde ve seçim mekanlarında bir baskı oluşturdular. Şimdilik, Tıp Dünyası olarak “bu da meslek örgütlerine bakışa bir işaret” demek ile yetinelim. Daha ötesini Türk Tabipleri Birliği’nin yetkili organları değerlendirecek. 

 Tabip Odası genel kurullarına yönetim kurulları büyük ölçüde çalışma raporlarını önceden yazılı bir biçimde (broşür, kitapcık, vb.) hazırlayarak gittiler. Bu hazırlık iki yıl boyunca yapılan ve dolayısıyla yapılamayanları belgelemesi ve eleştiri/katkılara bütünlüklü olarak sunması açısından çok değerliydi. Doğal olarak seçimlerde aday olanlar da yaklaşımlarını yazmak durumunda oldular. Mevcut Türk Tabipleri Birliği çizgisinden farklı yaklaşımları içeren grupların önemli bir kısmının yazılı bir hazırlık yapamadığını söylemek yanlış olmayacak. “Hiyerarjik adayların” söylemlerinin hem demokratik kitle meslek örgütlerine bakıştaki zayıflığı, hem de neyi savunduklarının muğlaklığı en hafif deyimiyle üzücüydü. Ancak mevcut tablo, hekimlerin Türk Tabipleri Birliği değerlerine sahip çıktığını gösteriyor. Özlüce tekrarlamak gerekirse; iktidarlardan ve sermayeden bağımsız hekimlik ortamının değerlerini toplum sağlığı ve yararı ile birleştirerek korumayı hedefleyen, hekim hakları ile hasta hakları gibi ikilemleri aşan, birini diğerinin karşısına koymadan savunmayı ilke edinen bir bütünlük ortamında iyi hekimlik.


 
 
 
 
 

mail9.gif (17469 bytes)buton2.jpg (1100 bytes)ANA SAYFAYA DÖNÜŞbuton1.jpg (1100 bytes)