Tababet Uzmanlık Tüzüğü değişikliği hakkında 
TTB Genel Pratisyenlik Enstitüsü’nün görüş ve önerileri
 
Temel Sağlık Hizmeti anlayışına birinci basamak sağlık hizmetinde çalışacak hekimin mezuniyet sonrası eğitiminin özellikleri, ilgili uluslar arası örgütlerce kesin ve net çizgilerle belirlenmiştir. Örneğin, Avrupa Genel Pratisyenler Birliği’nin (UEMO) ilgili diğer örgütlerle birlikte 1994’te gerçekleştirdiği toplantıda varılan sonuçlar, bir uzlaşı metni olarak açıklanmış ve genel pratisyenlik mesleki eğitiminin ana çizgileri olarak onaylanmıştır.
UEMO Genel Pratisyenlik Uzmanlık Eğitimi Uzlaşı Konferansı Sonuç Belgesi’ne göre ( Kopenhag, 1994 ):
*Genel Pratisyenlik mesleki eğitiminin süresi en az 3 yıl olmalıdır.
*Eğitimin en az yarısı çalışma ortamında (birinci basamak sağlık örgütünde) geçmelidir.
*Genel pratisyenlik eğitiminin tüm süreçleri, hastanelerdeki eğitimi de içermek üzere, genel pratisyenlerin sorumluluğunda yapılmalıdır.
*Başka uzmanlıklara girenleri de kapsayacak biçimde, tüm hekimler mezuniyet öncesi ve sonrası dönemde genel pratisyenlikle tanışmalıdır.
*Tüm Avrupa ülkelerini kapsayacak ortak bir çekirdek müfredat programı hazırlanmalıdır.
*Eğitimde etkin ve küçük gruplara dayalı yöntemler temel olmak üzere, tüm uygun yöntemlerden yararlanılmalıdır.
*Her ülke genel pratisyenlik uzmanlık eğitimi sürecinde eğitime katılanların, eğiticilerin ve eğitim altyapısının tüm giderlerini karşılamayı garanti etmelidir.
Avrupa Genel Pratisyenlik/Aile Hekimliği Birliği’nin (ESGP/FM), Mayıs 1998’de açıkladığı Avrupa İçin Özgül Hedefler’de UEMO ölçütlerine benzer özellikler dile getirilmiştir. Bu hedeflerden bazıları şöyledir.
*Avrupa’daki tüm tıp fakültelerinde mezuniyet öncesi aile hekimliği/genel pratisyenlik eğitimi ve aile hekimliği/genel pratisyenlik akademik bölümleri.
*Mezuniyet sonrası uzmanlık eğitimine başlayan tüm hekimler belirli bir süreyi aile hekimliği/genel pratisyenlik disiplininde geçirmelidir.
*Genel pratisyenlik özgül mesleki eğitimi, Avrupa Birliği ülkelerinde en az Avrupa Birliği direktifi doğrultusunda gerçekleştirilmeli, AB dışı ülkelerde de bu yönde geliştirilmelidir.
Avrupa Konseyi, genel pratisyenliğin zorunlu mesleki eğitime dayalı olmasını onaylamıştır (Directive 93/16/EEC). Tüm AB ülkelerinde, iki yıllık zorunlu genel pratisyenlik mesleki eğitimi uygulaması 1 Ocak 1995’te başlamıştır.
Dünya Sağlık Örgütü’nün Avrupa’da 21.yüzyılda herkese sağlık hedeflerini kapsayan sağlık 21 belgesinin 15.hedefi birinci basamak sağlık hizmetinin önemini bir kez daha vurgulamaktadır. Buna göre, 2010 yılına dek bölgedeki insanların aileye ve topluma dönük birincil sağlık hizmetine çok daha kolay ulaşıyor olması ve bu hizmetin uygun bir hastane sistemiyle desteklenmesi hedeflenmektedir. Ülkülerin yüzde 90’ının kapsamlı birinci basamak sağlık hizmetlerinin olması ve bu bütüncül hizmetin merkezinde aile hekimlerinin bulunması öngörülmektedir.
Ülkemizde yıllardan beri birinci basamak sağlık hizmeti ve bu hizmeti verecek iyi yetişmiş genel pratisyen ya da aile hekimi sorunu tartışılmakta, birinci basamak hizmetin sistemdeki sorunları çözmede anahtar rolü dile getirilmekte, ancak hiçbir adım atılmamaktadır. Türk Tabipleri Birliği kendi işlevine uygun bir eylemlilik içine girerek, genel pratisyenlik mesleki ve sürekli eğitimini üstlenmek üzere Genel Pratisyenlik Enstitüsü’nü kurmuştur. Enstitü, eğitimleri düzenlemek üzere bir müfredat programı hazırlama uğraşı içindedir. Tababet Uzmanlık Tüzüğü yeniden ele alınırken, uluslararası ve ulusal düzeyde yapılan çalışmaları dikkate almak, sonuç alma açısından yararlı olacaktır. Genel pratisyenliği geliştirmenin ve yaygınlaştırmanın önemli bir yolu da, ilgili tüm kesimlerin ve genel olarak toplumun benimsemesini ve desteğini sağlamaktır.
Genel Pratisyenlik Enstitüsü (GPE), Türkiye sağlık sektöründeki bunalımın temel nedeninin, birinci basamak örgütündeki –nesnel ve öznel nedenlere bağlı- yetersizlik olduğu saptamasını yapmaktadır. Bu yetersizliği gidermenin başlıca koşullarından birisi, iyi yetişmiş ve donanımlı bir örgüt içinde çalışan genel pratisyen hekimdir. Bu hekime ulaşmanın yolu ise, uluslararası belgelerde yer alan, ülkemizde pratisyen hekimlerin yıllardan beri kendi çalışmaları sonucu yarattıkları birikimlerden süzülen ilke ve ölçütleri kabul ederek yaşama geçirmektir.
GPE, genel pratisyenlik/aile hekimliği uzmanlık eğitiminin aşağıda belirtilen ilke ve ölçütlere uygun biçimde geliştirilmesi gereğine dikkat çekmektedir.
*Uygulamanın başarılı olduğu tüm ülke örneklerinde olduğu gibi, eğitimin temel sorumluluğu meslek örgütünde bulunmalıdır.
*Mesleki eğitimin süresi en az üç yıl olmalıdır.
*Eğitim süresinin en az yarısı uygulama yerinde, başka bir deyişle, ülkemizde temel sağlık hizmeti birimi olan sağlık ocaklarında geçmelidir. Bu amaçla sağlık ocaklarının eğitim açısından yeterli donanımının sağlanması bir zorunluluktur.
*Mesleği eğitimin tüm süreçleri pratisyen hekimlerin sorumluluğunda gerçekleşmelidir. Bu nedenle, öncelikle genel pratisyen eğiticiler yetiştirilmelidir. TTB Genel Pratisyenlik Enstitüsü halen bu amaca yönelik bir çalışmayı sürdürmektedir.
*Geçiş dönemi sürecinin ayrıca tanımlanması gerekmektedir. Ülkemizde yıllardan beri bu alanda çalışmakta olan binlerce pratisyen hekimin, geçiş dönemi özellikleri tanımlanarak, mesleki eğitimden gönüllülük temelinde yararlanmaları sağlanmalıdır.
 
 
 
 
 
 
 

mail9.gif (17469 bytes)buton2.jpg (1100 bytes)ANA SAYFAYA DÖNÜŞbuton1.jpg (1100 bytes)