Tıp Dünyası'ndan Zaman çabuk geçiyor. 1998’de yapılan tabip odaları seçimli genel kurulları daha “dün” gibi. Bu sürede tabip odalarınca yapılmaya çalışılan, çaba harcanan ve yapılan bir çok işi anmak mümkün olabilir. Emeği geçenlere teşekkür etmek hepimizin görevi. Ne var ki, arzu edilen değişimler kolay olmuyor. Ya da bir başka ifadeyle olumlu değişimler, olumsuzluklar kadar çabuk gerçekleşmiyor. Olumluyu sağlamak- nedense!- çok daha fazla çabayı, ısrarı ve süreyi gerektiriyor. Tabip odalarında, seçilerek gelmiş/gönüllü çalışan hekimler, bugünlerde değerlendirmeler yapıyorlar. Bu değerlendirmelerin objektifliği tartışılabilir, ama sanırız daha iyisi için neye gerek olduğunun yanıtı tekdir: Birlikte olmak. Doğal olarak, bu yanıt başka bir soruyu doğuruyor: Ne için? TTB’nin bugüne kadar söyledikleri de, buna yanıt oluşturuyor. Ama yetmiyor. Bunlara bağlı bir üçüncü soru beliriyor: Ne yapacağız? Işte tabip odaları zemini ve özel olarak da genel kurullar bu soruya yönelik hep birlikte ortak kararların alındığı ve oluşan iradenin gereğinin yapılma taahhüdünün verildiği ortamlar olmak durumunda. Farkında olunması gereken, bunun seçilen meslektaşlarımızın tek başına
üstesinden gelemeyecekleri bir sorun olduğudur. Tabip odaları genel kurulları
sorunların çözümünün seçilenlere havale edileceği değil, hep birlikte peşine
düşüleceğinin belirtildiği ortamlar olmak durumundadır. Bunu daha fazla
başardığımız ölçüde, olumlu değişimleri sağlamak için geçer süre kısalacaktır.
|