Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

.

15 Şubat 2005  Sayı: 132

KTO: “SEKA’da iddialar dayanaksız”

Kocaeli Tabip Odası, Kocaeli SEKA fabrikasının halk sağlığınaetkileri üzerine hazırladığı değerlendirmede, Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın işletmenin sağlığa ve çevreye zararlı olduğuna ilişkin iddialarının dayanaksız olduğunu belirtti.

Tıp Dünyası - KOCAELİ - Kocaeli Tabip Odası (KTO), Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın Kocaeli SEKA’nın sağlığa ve çevreye zararlı olduğuna ilişkin iddialarının dayanaksız olduğunu açıkladı.

KTO’dan 3 Şubat’ta yapılan açıklamada, Özelleştirme İdaresi’nin “Kocaeli’nin kanser vakalarında ilk sırada yer aldığı” iddiasının dayanaksız olduğu, SEKA’nın kapatılma kararının ilk alındığı dönem olan 1999 yılında, Sağlık Bakanlığı kanser istatistiklerinde dahi, Kocaeli’nin Türkiye’deki kanser vakalarında 70. sırada olduğunu bildirdi. KTO, yaşanan yoğun ve kontrolsüz sanayileşme, sanayi türleri ve çevre kirliliği boyutu ile birlikte ele alındığında Kocaeli’nin kanser açısından önemli tehlikeler taşıdığını, ancak ülkede korunmadan erken tanı ve tedaviye, kayıt ve değerlendirmeye kadar kanser ile ilgili olarak birçok başlıkta yaşanan sorunlar sağlıklı bir değerlendirmeye olanak vermezken, Özelleştirme İdaresi’nin bu yargısının dayanaksızlığının açık olduğunu belirtti. 

Çalışanlarda da   kanser yok

KTO’nun açıklamasında, SEKA çalışanlarının kansere yakalandığı iddialarının da geçersiz olduğu ifade edildi. Açıklamada, SEKA’nın bacasından çıkan en zararlı atığın yüksek sıcaklıktaki su buharı olduğu, dolayısıyla ildeki lastik, petrokimya tesisleriyle karşılaştırılamayacağı da belirtildi. Açıklamada şöyle denildi:

“Eğer SEKA İzmit İşletmesi’nde çalışanlarda kanser görülme sıklığına dair objektif ve spesifik bir çalışma yapılmış ve bu değerlendirme bu çalışmaya dayandırılmakta ise bu bilimsel ve objektif bakış bu çalışmanın tüm verileri ile kamuoyu ile paylaşılmalıdır. SSK 2000 ve 2003 yılları istatistik verilerine göre ‘kağıt ve kağıt eşya imalatı’ sektöründe meslek hastalığı tanısı alan tek bir işçi bile olmamıştır. Bilgimiz dahilinde tıbbi literatürde kağıt üretiminde kullanılan hammaddelerin kanserojen olduğuna dair bilimsel bir veri yoktur. Dolayısı ile Özelleştirme İdaresi ‘Türkiye’de kanser vakalarında ilk sıralarda yer alan’ ifadesini hiçbir bilimsel dayanağı olmadan kullanmaktadır.”

Çevreye zararlı     iddiası da dayanaksız

Açıklamada, Özelleştirme İdaresi’nin “ÇED raporu bulunmayan, alınması da mümkün olmayan, halen kamunun elinde olması sebebiyle çevre kirliliğine neden olması ile ilgili hiçbir işlem yapılamayan” iddiasına da değinilerek, şöyle denildi:

“Özelleştirme İdaresi, SEKA İzmit İşletmesi’nin kurulduğu dönemde Ortadoğu’nun en büyük arıtma tesisi olan atık su arıtma tesisinin 1991 yılında hizmete girdiği ve İzmit’in ilk arıtım tesisi olduğunu göz ardı etmektedir. SEKA İzmit İşletmesi, çevre konusundaki duyarlılığı ve arıtma tesisi sayesinde, hem de daha sonradan çevre kirliliği yarattığı gerekçesi ile kapatılan klor tesisi henüz faaliyette iken, iki tanesi Sanayi Odası Çevre Ödülü olmak üzere en az beş ayrı çevre ödülü almıştır ve 1990 yılından buyana SEKA İzmit İşletmesi’ne herhangi bir nedenle çevre ile ilgili cezai işleme gerek duyulmamış, bir uyarı bile yapılmamıştır.”

Özelleştirme İdare’sinin açıklamalarının ilgili bakanlıkları da zan altında bıraktığını ifade eden Kocaeli Tabip Odası, gerek duyulduğunda, “SEKA İzmit İşletmesi’nde Noktasal Risk Analizi de dahil olmak üzere her tür ileri tetkiki” yapabileceğini ve rapor sunulabileceğini belirtti.