e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

8 Aralık 2004  Sayı: 129

 

hukuk
köşesi

Avukat Mustafa Güler

Tedavi gideri...

Devlet memurlarının sağlık hizmetine erişimi temel olarak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 209. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre “Devlet memurlarının herhangi bir şekilde sağlık yardımından yararlanmayan eşlerinin veya bakmakla yükümlü bulundukları ana baba ve ikiden fazla dahi olsa aile yardımı ödeneğine müstahak çocuklarının hastalanmaları halinde, evlerinde veya resmi veya özel sağlık kurum ve kuruluşlarında ayakta veya yatarak tedavileri kurumlarınca sağlanır. Ancak, tedavi ve yol masraflarının ödenebilmesi için, tedaviye tabip raporu ile lüzum gösterilmesi şarttır.”

Yıllardır bu hüküm çerçevesinde memurların sağlık giderlerinin tamamı ilgili kurumları tarafından karşılanır iken 21 Eylül 2004 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanan bir kanun ile bundan sonra işlerin böyle gitmeyeceğinin sinyali verildi.

5234 Sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile 657 sayılı Yasa’nın 209. maddesine bir ‘küçük’ fıkra eklendi:  “Tedavi kurum ve kuruluşlarında yapılan tedavilere (diş tedavileri dahil) ilişkin ücretlerle sağlık kurumlarınca verilen raporlar üzerine kullanılması gerekli görülen ortez, protez ve diğer iyileştirme araç bedellerinin kurumlarınca ödenecek kısmı ve buna ilişkin esas ve usuller Sağlık Bakanlığının görüşü alınmak suretiyle Maliye Bakanlığı’nca tespit edilir.”

5234 sayılı kanun birbirinden farklı çok fazla düzenlemede değişiklik yaptığından kanuna doğru düzgün ad bile konulamamış olmakla birlikte bu isimde bir kanun ile “küçük küçük” birçok değişikliği pek de fark edilmeden yapmak mümkün olabilmiştir.

Mecliste hiçbir tartışmaya yol açmadan geçen bu değişikliğin gerekçesi olarak “...bu alandaki hukuki boşluk giderilmektedir” denilmektedir. Hukuki boşluk olarak nitelenen husus Bütçe Uygulama Talimatları ile kanundaki yükümlülüğü ortadan kaldırmaya yönelik düzenlemelerin Danıştay tarafından sürekli iptal edilmesinin önüne geçebilecek bir düzenleme olsa gerektir! Böylesi bir düzenlemenin ise herhangi bir boşluğa değil aksine var olan bütünün parçalanmasına yönelik olduğunda ise kuşku bulunmamaktadır.

Devlet Memurları Kanunu’nun sağlık yardımı ile ilgili temel felsefesinden ciddi bir sapmadır bu değişiklik. Zira değişiklik ile bundan sonra memurların tedavi giderlerinin tamamını Devlet’in karşılamayacağı, artık memurların da tedavi giderlerine “katkıda bulunmaları” gerekeceği açıktır.

Evvelce aynı maddede tedavide kullanılacak ilaçlar ile ilgili  olarak memurdan katkı payı alınması düzenlenmiş ve alınacak katkı payı oranı kanunda belirtilmiş iken bu kez bu zahmetten de kaçınılarak oranı belirleme işi iki bakanlığa bırakılmıştır. Bir süre sonra yayımlanacak bir yönetmelikle tedavi giderlerinin bir kısmının -örneğin yüzde 10’unun- devlet tarafından karşılanacağı, kalanının ilgili tarafından ödeneceğinin belirtilmesinin önünde engel oluşturabilecek düzenlemeler teker teker ortadan kaldırılıyor...

***

Bir yandan yukarıdaki düzenleme ile devletin memurunun tedavi giderini ödemekten kaçınmasının yolu açılmaya çalışılırken öte yandan Başbakan’ın SSK Hastanelerinin devrine karşı çıkılması üzerine, pembe tablolar çizerek, “Halkımız, GSS kapsamında artık ‘Ben hasta olduğumda ne yapacağım’ demeyecek. Ülkemde 72 milyon vatandaşımız hangisi hasta olursa gittiğinde hastane kapısı kendisine açık hale gelecek” şeklinde beyanda bulunması nasıl yorumlanmalıdır acaba?

Başbakan’ın söylediği ile hükümet uygulamaları arasında uçurum var. Konuşmaya gelince herkesin sağlık hakkını hatırlayan ve hastalandığında ne olacağı endişesi duymayan bir vatandaş profili çizen Başbakan’ın, memurların dahi tedavi giderlerinden kaçınmaya çalışan devleti tarif eden kanunu nasıl yorumlayacağı merak konusudur...

Bir yandan kendi memurlarının tedavi giderlerini ödemekten kaçınan bir hükümet, öte yanda herkese sağlık hizmeti vaad eden bir Başbakan...

***

Anayasada belirtilen sosyal devlet gün be gün rafa kaldırılmakta, halkın sağlık hizmetlerine erişimi gittikçe daha çok paraya endekslenmekte.

Kısa zaman sonra gazetelerde parası çıkışmadığı için ameliyat olamayan veya hastanede rehin kalan memurların haberlerini de okuyacağız, ne yazık ki.

 

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön