Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

.

15 Temmuz 2004  Sayı: 124

İş bırakmaya teşvik gerekçesiyle 85 kişiye 255 yıl hapis istemiyle dava ...

12 örgüte dava açıldı

İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, “İnsanca yaşayacak ücret, iş güvencesi, herkese eşit-ücretsiz sağlık hizmeti” isteğini dile getiren 85 kişi hakkında 255 yıl hapis cezası istemiyle dava açtı.

Tıp Dünyası - İSTANBUL - İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Bürosu’nun ihbarı üzerine, 5 Kasım 2003’de gerçekleştirilen G‘ö’REV etkinliğinin  kamu güvenliği, kamu sağlığı ve kamu düzenini bozacak şekilde özendirildiği iddiasıyla, başta İstanbul Tabip Odası yöneticileri olmak üzere, aralarında eyleme destek veren 12 sendika ve meslek örgütü temsilcisinin de bulunduğu 85 kişi hakkında toplam 255 yıl hapis cezası istemiyle dava açtı.

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) 236. maddesine aykırı davrandıkları iddiasıyla yargılanmaları istenen ve aralarında DİSK, KESK, TÜRK-İŞ 1 No.lu Bölge Temsilciliği, HAK-İŞ Marmara Bölge Başkanlığı, TMMOB İstanbul İl Koordinasyonu, Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimleri Odası, İstanbul Dişhekimleri Odası, Devrimci Sağlık İş Sendikası , Hasta ve Hasta Yakını Hakları Derneği (HAYAD) ve İstanbul Tabip Odası yöneticilerinin de bulunduğu 85 kişinin, ayrı ayrı cezalandırılmaları talep ediliyor.

İddianamede davaya konu olan suçun 5 Kasım 2003’de meydana geldiğinin ileri sürülmesine karşın; İstanbul Tabip Odası Başkanı Gencay Gürsoy’un yukarıda adı geçen kuruluş ve örgütlerin yöneticilerine hitaben 22 Aralık 2003 tarihinde yaptığı konuşma ve ardından yapılan basın açıklaması suç unsuru olarak nitelendiriliyor.

Açıklamada “ücretimiz, iş güvencemiz ve sağlık hakkı için 24 Aralık’ta tekrar görevdeyiz” dendiği ve böylece iş bırakma eyleminin kamuoyuna duyurulduğu belirtiliyor.

İddianamede, “Bu toplantıda yapılan açıklamada; özet olarak tüm sağlık personelinin iş bırakma eylemine davet edildiği ve bu eyleme tüm sanıkların iştirak ederek kamu güvenliği, kamu sağlığı ve kamu düzenini bozacak nitelikte konuşmalar ve etkili çağrılar yaptıkları ve iş bırakma eylemi gerçekleştirdikleri anlaşılmaktadır” deniliyor.

“Gözdağı verilmek isteniyor”

İstanbul Tabip Odası, davayla ilgili olarak 9 Temmuz Cuma günü haklarında dava açılan örgütlerin yönetici ve temsilcilerinin katıldığı bir basın toplantısı düzenledi. İstanbul Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, “İnsanca yaşayacak ücret, iş güvencesi, herkese eşit-ücretsiz sağlık hizmeti istedik. Bunları istemek suç sayılıyor. Açılan bu dava ile aslında toplumsal muhalefete göz dağı verilmek isteniyor. Bu tür girişimler bizi yıldıramaz” dedi.

“Hak aramak suçsa; devam”

Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Başkanı Sami Evren, hükümetin ülkeyi sorunsuz sıkıntısız yönetmek için bu tür uygulamalara ihtiyaç duyduğunu belirtti ve “Bu rejimin adı bellidir. Almanya ve İtalya’da yaşanan örnekleriyle aynıdır” dedi. Evren, “Hak aramak suçsa biz bu suçu işlemeye devam edeceğiz” diye konuştu.

“Şantaj yapıyorlar”

DİSK Başkanı Süleyman Çelebi de “Bu mücadelenin içinde olmaktan onur duyuyorum. Onların yanında olmaya devam edeceğiz. Yaptığımız eylem ve etkinlikleri sorgulama nedeni sayıyorlar. Bize şantaj yapıyorlar. Bu davalar bizi yolumuzdan alıkoyamaz. Alıkoyarsa görevimizi ve sorumluluğumuzu yerine getirmemiş oluruz. Biz suç işlemedik, işlemiyoruz. Anayasal ve yasal hakların kullanılması bir suç sayılamaz. Gerekirse bu durumu uluslarası arenaya da taşıyacağız” görüşünü aktardı.