Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

.

15 Nisan 2004  Sayı: 120

Maliye Bakanı’na tepki

Başbakan’ın sözlerinin ardından, Maliye Bakanı Kemal Unakıtan’ın “Vergi toplamadaki artış, çıkarttığımız kuru gürültü sayesinde oldu. Şimdi zarar eden davet salonlarına gelecek, hesap verecek. Doktor bey, hastadan ne kadar aldın? Şimdi ver bakalım” sözleri de hekimlerin tepkilerine neden oldu.

TTB Merkez Konseyi Başkanı Füsun Sayek, Unakıtan’ın sözlerine ilişkin olarak şunları söyledi:

 “Hükümet son günlerde hekimlerin ‘bıçak parası’ tartışmasını ‘vergi kaçırması’ biçiminde sürdürmeye adadı kendini… Vergi toplamada başarılı oğlunun vergisini soran milletvekiline müvekkil sırları verilmez diyen, ‘Mart ayında kediler ve maliyeciler’ gibi nezih benzetmeler yapan Maliye Bakanı şöyle diyor: ‘Vergi toplamadaki artış, çıkarttığımız kuru gürültü sayesinde oldu. Şimdi zarar beyan eden davet salonlarına gelecek hesap verecek’. Güzel… Hekimleri, avukatları, bir mesleğin tüm mensuplarını ‘kuru gürültüyle’ incitmek, yılların protokol defteri uygulamasını yeniymiş gibi sunmak, hekimlere ‘neden hastadan ücret almadın?’ sorusunu yöneltmek, ‘doktor beylere’ (kadın doktorların bu meselenin dışında olduğunu mu anlamalıyız acaba?) ‘hastadan ne kadar aldın? Şimdi ver bakalım’ demek, hastalarımıza üç yıl önce gittiği doktora ne kadar ücret ödediğini sorarak zihin testi yapmak… Şimdi bunlar moda… Hükümet ‘esas’ kazanandan vergiyi toplamanın (!) mutluluğu, keyfi içinde, bir meslek grubunu aklı sıra yıpratıyor. Türkiye’de hekimlerin üçte ikisi yarım zamanlı çalışmaktadır. Serbest kazanç vergisi yanı sıra kamu çalışanı olarak da vergilerini ödemektedir. Küçük bir hekim grubu yalnızca özel çalışmakta, yine giderek küçülen oranda hekim arkadaşımız da kamuda çalışmaktadır. Türk Tabipleri Birliği olarak yıllardır hekimler için en uygun çalışma yönteminin, emeğin karşılığının alındığı tam zamanlı çalışma olduğunu savunuyoruz. Hükümetlerin yanlış tercihleri sonucu kamuda yoksulluk sınırındaki gelirlerini artırmak için özelde çalışan hekimlerin toplam gelirlerinin düşmekte olduğu söylenmekte. Bu söylentinin doğru olabileceği, nüfusun 1 milyonu açlık, yüzde 30’u yoksulluk sınırının altında gelire sahip diyen devlet yönetimi tarafından da nerdeyse ifade ediliyor. Öyle ya, vatandaşta olmayan parayı mı alıyor hekim? Bir kez daha kazancı doğrultusunda vergi vermenin temel bir sorumluluk olduğunu tekrarlayarak Maliye Bakanlığı’nın ‘kuru gürültü’ yapmadan vergi toplama sorumluluğu olduğunu  hatırlatıyoruz. Evet vergi vermek her kazananın boynunun borcudur, verdiğiniz vergilerin size sağlık, eğitim, yol, su olarak döneceği hayaliyle de beslenerek vergi vermelisiniz. Bu konuda yazdığımız bir yazıya Gelirler Genel Müdüründen gelen yanıttan bir cümle okuyarak bu konuyu kapayalım:

‘… ortalama vergi tutarlarının kamuoyu gündemine getirilmesi bu konuda hem meslek mensuplarının duyarlılığının sağlanması hem de toplumda vergi bilinci (yergi bilinci mi acaba?) artırılmasına dönük uygulamalardır. Bir meslek grubunu potansiyel vergi kaçakcısı ilan etmek görevimizle bağdaşmaz’mış…

Kapamadan önce de hastanelerde rehin kalan hastaların ücretini ya da hastanelerde ödedikleri ücreti doktorlardan talep eden Sayın Başbakana iyi şanslar dileyelim… Çünkü bizde cep delik, cepken delik.”