e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

1 Kasım 2003  Sayı: 113

 

Sayek, dünyada sağlık alanında yürütülen eylemlilikleri anlattı...

“Hekimlik mesleğinin  ahlaki sorumluluğu”

TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Füsun Sayek, dünyanın pekçok ülkesinde sağlık çalışanlarının çeşitli dönemlerde, uzun süren eylemlilikler yürüttüklerini bildirdi. Sağlık sektöründe iş bırakma yapılıp yapılmayacağı tartışmasının artık sadece işverenlerin etkin olduğu yerlerin gündemi olduğuna dikkat çeken Sayek, “Haklarını almak isteyen sağlık çalışanları ise çoktan beridir ‘grev’ dahil tüm yolları deniyorlar” diye konuştu.

Tıp Dünyası - ANKARA - Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Dr. Füsun Sayek, sağlık alanındaki olumsuzluklara karşı hekimlerin ve sağlık çalışanlarının eylem yapmasının hekimlik mesleğinin ahlaki sorumluluğu olduğunu vurgulayarak, dünyanın pekçok ülkesinde bunun sayısız örneği olduğunu belirtti. Sayek, pekçok ülkede sağlık çalışanlarının çeşitli dönemlerde uzun süren eylemliliklerde bulunduklarını bildirdi.

4.jpg (11934 bytes)Sayek’in dünya örneklerinden aktardıkları şöyle:

“Halk Sağlığı Sektörü Çalışanları Genel Grev Yapacaklarını Açıkladı”

 “Halk Sağlığı, Eczacılık ve Sosyal Hizmetler Sektörü, ilgili bakanlıkların isteklerine yanıt vermemesi durumunda genel greve gideceklerini açıkladılar. Sendika Başkanı Goce Chakarovski, 4 Aralık’taki uyarı eyleminin çok büyük bir etki yapmadığını, ancak bu alandaki sorunlara halkın dikkatini çektiğini söyledi... Uyarı eylemi Tetovo, Ohrid ve Üsküp merkezdeki ......”

Makedonya’dan gelen haber böyleydi....

Eğitim, savunma, adalet alanında çalışanlarının da katıldığı eylemler son 10 yıldaki en yoğun eylemler olmasına karşın medyada çok az yer aldı ve sanki herşey normalmiş gibi karşılandı. Bu bize pek sürpriz olmadı.

Sağlık sektöründe iş bırakma yapılıp yapılamayacağı tartışması artık sadece işverenlerin etkin olduğu yerlerin gündemi. Haklarını almak isteyen sağlık çalışanları ise çoktan beridir “grev” dahil tüm yolları deniyorlar. İşte örnekler...

 

Güney Afrika:

2 günlük, sağlıkçıların da içinde yeraldığı genel grev:

“Özelleştirmeler; bunun sonucunda işten çıkarılmalar (yüzde 25’lere varan işsizlik) işini kaybeden her çalışanın yanında 5-6 kişinin de yaşamının riske girmesi) ve ücretlere saldırı... Sağlıkta özelleştirme; yıllar önce “deregülasyon” biçiminde başladı, bugün toplumun yüzde 16’sının özel sağlık sigortası var ve bu tüm kamu sağlık harcamalarından daha fazla bir miktar. Sağlığa ayrılan kamu kaynağı son yıllarda en az yüzde 15 düşmüş bu hizmetin ciddi biçimde bozulması ile sonuçlanmış, sağlık çalışanları kamudan özele hızla kaymıştır...

Bu grev dönemi bitince, gelecek tekrar planlanacaktır.”

 

Finlandiya, 2001:

“Hekimlerin grevi 17 Ağustos 2001 tarihinde sona erdi. Oylama sonucu, Finlandiya Tabipler Birliği (FTB) delegasyonu anlaşmayı 42 oyla (11 karşı oy) FTB Yönetim Kurulu da bu kararı oybirliğiyle onayladı.

Böylece hekimlerin maaşları iki yıllık bir dönemde yüzde 10.5 oranında arttı. Ayrıca, bazı ek finansal yararlar da sağlandı. 23 hafta süren grev 12 Mart 2001’de başladı ve yalnızca kamuda çalışan hekimleri kapsadı. Bu süre içinde bir haftada ortalama 800 hekim dönüşümlü olarak grevde oldu.

FTB, anlaşmanın hem hastane hem de birinci basamakta çalışan değişik kategorilerdeki doktorlar için adil bir çözüm getirdiğini önemle vurguladı. Taraflar yoğun yükü olan acil servislerin sorunlarına özel bir vurgu yaptılar.

Hekimlerin andlaşması özellikle en az ücret alan alt sıralardaki meslektaşlar için daha çok artış getirdi. Örneğin, 1 Eylül 2001’de en alt sıradan maaş alan dört yıllık bir uzman hekimi maaşı yüzde 20.7 oranında artmış oldu. Sağlık sektörü geniş katılım gösterdi. Ayda minimum 120 Euro talebi ile bir günlük grev yaptı. 70.000 sağlık çalışanı katıldı.

FTB, halk sağlığı hizmeti sorunlarına çözüm için bir adım atıldığını düşünmekte. Hekimlerin grevi sağlık hizmetindeki krizin bir belirtisi ve sonucudur. Finlandiya’da milli gelirden sağlığa ayrılan pay, Avrupa ülkeleri içinde en düşük olanıdır.”

Geçen hafta FTB ile görüştük. Finlandiya’da hekimlerin sağlık sistemi ve özlük hakları için mücadelede grev yöntemini belli aralıklarla kullandıklarını söyleyip, deneyimlerini aktardılar. Uyarı eylemi bir günlük olduğundan “elektif” hiçbir hastanın görülmediğini, bir günü geçen eylemlerde ise farklı yöntemler uyguladıklarını belirttiler. Son eylem 6 aya yakın sürdüğünden bazı disiplinlerin, örneğin çocuk ve psikiyatri grev dışı tutulduğu ve kurumların da sırayla eylem yaptığını ifade ettiler.

 

Fransa:

“Hükümetin emeklilik” reformu kamu sektörüne temel bir saldırıdır. Bugün 37.5 yılda emekli olunabilirken bu süre 40 yıla çıkarılmaktadır. 2020’de bu sürenin 42 yıl olması düşünülmektedir. O halde: “Paris’in sokakları geçen Pazar davul ve ayak sesleri ile şenlendi. -Eğitimde desantralizasyon istemiyoruz-, -emeklilik hakkıma saldırma- pankartlarıyla ülkenin her yerinden gelen kamu çalışanları (öğretmen, sağlık çalışanı) iki günlük bir eylem yaptılar.”

“HSEA kamu çalışanı doktorların grevi için bir öneri yapıyor.”

6 Haziran 2003 tarihli bu haber şöyle sürmekte:

“Sağlık çalışanları İşveren Ajansı (HSEA), kamu çalışanı doktorların 8 haftalık grevini çözmek için bazı önerilerde bulunarak konunun çözümünü bağımsız bir kurul yapmalıdır dedi. Grev yapan doktorları temsil eden IMD (İrlanda Tabip Birliği), gelişmeleri izlediklerini, ücret artışı ve çalışma koşulları konusunda henüz fazla yol alınamadığını ve grevin sürdüğünü belirtti.”

12 Mayıs 2003 tarihinde ise Pasifik İş Haberleri Bildiriyor:

“Fransız Polinezya’sında doktorlar iki haftadan fazladır grevdeler ve yalnızca acil hastaları görüyorlar. Doktorlar getirilmeye çalışılan yeni sosyal güvenlik sisteminin hasta gizliliğini engellediği gerekçesiyle grevdeler.”

 

Hindistan:

Bir başka örnek 5 Mart 2002 tarihli The Hindu Gazetesi’nden:

“Kamu çalışanı doktorlar yarın greve gidiyorlar. Doktorlar, diğer sağlık çalışanlarının da kendilerine katılacağını belirttiler. Tek günlük bu grevde acil hizmetler de aksayabilecektir.”

 

Yunanistan:

2001 Yunanistan’da Hekimlerin Grevi:

“Sosyal Güvenlik Fonu doktorları, dün ilk yardımla ilgili çıkarılacak yasa ve kurumda çalışan doktorların durumlarının iyileştirilmesi için bir aydır dile getirdikleri isteklerinin karşılanmaması nedeniyle 5 günlük grevler serisine başladılar. Ayrıca; kamu çalışanı doktorlar da gelecek Çarşamba, maaş artış ve daha çok personel kadrosu verilmesi istekleriyle 24 saatlik bir greve gideceklerdir.

Ayrıca doktorlar hükümetin sosyal güvenlik sistemi değişiklik önerisini protesto etmek üzere düzenlenen genel greve de katılacaklardır.”

 

Amerika Birleşik Devletleri:

Amerika’dan, Şubat 2003:

New Jersey eyaletinde 20.000 doktor “malpractice” primlerindeki artışı protesto etmek üzere ülkedeki en katılımlı hekim grevini yaptı. 20.000 doktor 5 gün süreyle rutin muayene yapmadı, elektif ameliyatları erteledi. Ayrıca Trenton’da 5.000 doktor yürüdü.

Bu bir haftada doktorlar; hastalara “Sağlık hizmeti budur, gelecekte hizmet böyle olacak” diyen mesajlar verdiler.

7 Şubat 2003:

Florida’da yüzlerce doktor “malpractice” sigorta maliyetinin yükselmesine karşı grev yapmışlardır ve pek çok eyalette de doktorlar benzer eylemleri yapma kararı almışlardır.

 

Yeni Zelanda:

19 Eylül 2003 Yeni Zelanda:

3000 hemşire maaşlarında artış talebiyle 2 saatlik uyarı eylemi yaptılar.

 

Hırvatistan:

Şubat 2003 Hırvatistan:

Hırvat doktorlar maaş artışı talebiyle bir aylık bir grev yapmışlardır. Maaşları 1200 dolardır ve yüzde 27’lik bir iyileştirme istemektedirler. Grev sırasında hekimler acil ve mutlak gerekli tedaviler dışında hasta görmemişlerdir. Hekim sendikasından isminin açıklanmasını istemeyen bir hekim; “aslında yasal hakkımız olan bir şeyi yapabilirdik: her hastaya 40 dakika süre ayırmak gibi. Ancak farkettik ki bu gerçek bir grev olamazdı ve ayrıca kaos yaratırdı.”

 

İrlanda:

27 Nisan 2003 İrlanda:

Kamu çalışanı doktorlar; bu ayın başından beri grev çağrısı yapmaktalar ve genel pratisyen hekimlerin de greve dahil olması sözkonusu.

Dünyayı tehdit eden SARS epidemisi sırasında böyle bir çağrının yapılmış olması Tabip Birliği ve Sağlık Bakanı arasında gerginlik yaratmıştır. Ulusal Hastalık İzleme Merkezi Başkanı ise, doktorların asıl “emniyetsiz” bir sistemde halen hizmet veriyor olmasının sorumsuzluk olacağını ve kamu sağlığı doktorlarının endüstriyel grev kararı almasının kendi kurumunca da desteklendiğini söylemiştir. Doktorlar ise uyarı eylemleri sırasında; SARS şüphelileriyle uğramak üzere eylemlerine ara verip hastalarla ilgilendiklerini söyleyerek Sağlık Bakanını kınamışlardır.

 

Lübnan:

1999 yılı sonbaharında Lübnan’lı doktorlar Beyrut’ta iş bırakıp, beyaz önlükleriyle bir yürüyüş gerçekleştirmişlerdir. Lübnan Hekimler Sendikası, bu grevin sendikanın tarihinde bir ilk olduğunu; nitelikli sağlık hizmeti verecek bir altyapı olmadan hiçbir şey yapılamayacağını söylemektedir. Lübnan Başbakanı Salim al Hoss: “Herkesin görüşüne saygılıyız. Hükümetimiz kurulduğunda görüş ifade etme özgürlüğü kararı ilk aldığımız karardı...”

 

Zambia:

27 Ağustos 2003. Zambia Hükümeti sağlık çalışanları dahil 120.000 kamu çalışanına süresiz grevi bırakmaları çağrısı yaptı.

Bunlar bir gurup örnek... Ayrıca üç yıl önce İsrail’deki, yine İngiltere ve geçen yıl Fransa’daki hekim grevi ile 2002’de Portekiz’deki üç günlük grevleri de ilk anda sayabiliriz... Örnekleri çoğaltmak mümkün. Başka örnekler için “Sağlıkçının Sağlığı Bülteni 2000 Yılı” ekinde yer alan listeye de bakılabilir. Bu arada araştırmalarımız sırasında ilginç yazışmalar ve iki bilimsel dergide yer alan araştırmalar da dikkatimizi çekti.Grev yapıldığında kamu oyunda en fazla tartışılan konu ölüm oranlarında artma olacağı korkusudur... Araştırmalar aksine uzun  süren grevlerde ölüm oranlarında azalmanın olduğunu göstermektedir. Bu durum, grevlerde çoğunlukla yalnızca acil vakalara bakıldığı, görülen hasta sayılarının azaldığı ve aşırı yüklenen sistemin normale dönmesi ile özenin de arttığı görüşüyle açıklanıyor. Gerçekten de sağlık sistemleri günde belirli sayıda hasta ile sınırlandığında hizmetin niteliği artmaktadır.

Hekimler iş bırakır mı? Sorusunun daha az sorulduğunu giderek gerektiğinde “evet, bırakır” dendiğini ve yönteminin tartışıldığını görüyoruz.

Şubat 2002’de çıkan bir kitap buna güzel bir örnek.

Kitabın Adı: Sağlık Çalışanları Grev Yaptığında: Planlama ve Yürütme İçin Rehber,

Kenneth F. Kruger, Norman Metzger

Kitabın bölümleri şöyle;

1-İş Yasaları ve Sağlık Hizmetleri Endüstrisi

2-Grev Çeşitleri:nedenleri ve karakteristikleri

3-Grev/Eylem:Sendika ve Yönetim

4-Hemşirelerin görevleri

5-Gelecek:Değişim Önerileri

İkinci bölümde de örnek eylem planı verilmektedir. Bu bölümün alt başlıkları da şöyledir:

Grev planlama komiteleri, insangücü politikaları, mali konular (süreçler, personel planı, grevlerde hasta bakım hizmetleri, gıda vb. gibi konular.

Sonuç olarak şunu söyleyebilirim:

Evet hekimler grev yapıyorlar ve bunu bir sorumluluk, görev duygusuyla yapıyorlar. Bazen yalnızca kamuda çalışan hekimler, bazen özel çalışanlar,bazen hep birlikte, zaman zaman diğer sağlık çalışanları ya da tüm diğer çalışanlarla birlikte iş bırakıyorlar. Eylem gerekçeleri maaş artışından, sigorta primlerinin yüksekliğine, özelleştirmelerin sağlık alanına olumsuz etkisinden, sağlık hizmet sunumundaki bozukluklara kadar pekçok konuda olabiliyor. Bu eylemlerin özelliği “endüstriyel grev” denilen klasik grevden farklı olması.yani en azından acil hastalara bakılması. Bu arada hekimler dayanışma yapıyorlar ve bu dayanışmalar hep grev yapan meslektaşların desteklenmesi biçiminde oluyor. Örneğin asistan doktorların grevinde öğretim üyelerinin poliklinik yükünü üstlerine alarak “grev kırıcılığı” etik bulunmuyor, tartışma yaratıyor. Finlandiyada nerdeyse altı ay elektif fıtık ameliyatı yapılmadığını söylersek bu dayanışmayı örneklemiş oluruz.

Hak aramak uzun soluklu ve yaşarken öğrenilen bir süreç...Türkiye’de de güzel örneklerini  hatırlıyoruz. 5 Kasım bizim yeniden, hep birlikte öğreneceğimiz, yaratacağımız güzel bir dönem olacak...Taleplerimizi elde etmek yanısıra,biribirimizle ve toplumla sıkı iletişim kurduğumuz ve dayanıştığımız bir dönem olması nedeniyle de şimdiden “kazandığımızı” söyleyebilirim.

 

Ve diğerleri:

Kanada:

1961’de doktorlar 23 gün grev yaptı.

Bogota, Kolombiya: 1976’da 52 gün süren doktor grevi yapıldı. Ölüm oranları yüzde 35 düştü.

Los Angeles: 1976’da... Ölüm oranı yüzde 18 düştü.

İsrail: 1973’de 30 gün süreyle eylem yapıldı. Ölüm oranı yüzde 50 düştü.

Sirilanka 24 Eylül 2003: Hastane grevi 8. günde.... henüz çözüm yok. Sağlık Bakanlığı: “Biz grevi çözmek için elimizden geleni yaptık, artık top hazinede”.

Nijerya: Hekim ve sağlık çalışanlarının yüzde 22 maaş artışı talebiyle yaptıkları 3 günlük uyarı eylemi.

Cezayir ve Kore: Sağlıkçıların ve hekimlerin grevleri...

Çek Cumhuriyeti Haziran 2003: Komünist rejimin çöküşünden bu yana ilk kez öğretim üyeleri greve gidiyor. Gerekçe üniversitelerin finansal kriz içinde olması. Benzer bir gerekçe sağlık sektörü için de var.

İngiltere New Castle Ekim 2003: hastanelerde 24 saatlik grev gerekçe özelleştirmelere karşı olmak. HSU (Sağlık Hizmet Sendikası) grevin ülkedeki tüm sağlık kurumlarına endüstriyel grev olarak yaygınlaşabileceği konusunda toplumu uyardı.

San Salvador Şubat 2002: Kamuda çalışan doktorlar ve diğer sağlık çalışanları sağlık sisteminin özelleştirilmesine karşı greve gittiler. Benzer grevler 1998 ve 2000 yılında da yapılmıştı. 1998 yılı grevinde hükümet doktor sendikasının yasa çalışmalarına katmayı kabul etmişti ancak bu sözünde durmadı.

Avusturalya: 1990’lı yılların başı 1991 kamu salğkı sistemini desteklemek amacıyla tüm sağlık çalışanları 1 günlük grev 80 bin sağlık çalışanı katıldı. Sağlıkta katkı payına karşı bir duruş sergilediler. Sağlık çalışanları çok örgütlü olduğu için herkes greve katılmayı çok arzuladı. İskelet ekipler oluşturmak bu nedenle güçleşti.

Portekiz: Nisan 2002’de yetersiz personel nöbet ücretlerinin azlığı ve asğlkı sistemindeki yetersizlikler nedeniyle hekimler 3 gün grev yaptılar.

Fransa: Ocak 2002’de pratisyen hekimler ücretlerinin artırılması için 2 ay süreyle grevdeydiler.

Şili: 2003 yılında sağlık çalışanları dahil tüm çalışanlar sağlık hizmet sektöründeki yetersizlik nedeniyel grevdeydiler.

Kore, Gana ve Zimbabwe de 2003 yılında hekimlerin grev yaptığı ülkelerdi.

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön