e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

1 Ekim 2003  Sayı: 111

 

 

Balıkesir Balya İlçesindeki maden sahası izlenimleri

Dev. Maden-Sen’in Balıkesir’in Balya ilçesindeki maden bölgesinde başlattığı rehabilitasyon etkinlikleri kapsamında düzenlediği geziye

16.jpg (16983 bytes)TTB Halk Sağlığı Kolu da katıldı. TTB Halk Sağlığı Kolu adına geziye katılan Dr. Nilay Etiler ve Dr. Esin Kulaç, Balya’da maden bölgesinin çevreye verdiği etkileri raporlaştırdı. Raporda, maden sahası 65 yıl önce kapatılmış olmasına karşın çevresel zararlarının sürdüğü ve Manyas Gölü üzerinden bu kirliliğin daha da yaygınlaşacağının görüldüğü tespitine yer verildi.

TTB Halk Sağlığı Kolu-DISK’e bağlı Dev.Maden-Sen, maden bölgelerinde tarımsal tahribatı azaltmak ve rehabilitasyon sağlamak amacıyla bir çalışma yürütmekte, bu kapsamda pilot bölge olarak seçilen Tavşanlı bölgesinde rehabilitasyon etkinliklerini sürdürmektedir. Dev.Maden-Sen, Balıkesir’in Balya İlçesindeki maden bölgesinde de benzer bir etkinlik başlatmayı planlamış ve bu amaçla bölgeye bir inceleme gezisi yapılmıştır. Geziye Dev.Maden-Sen’in çağrısı üzerine TTB Halk Sağlığı Kolu, TMOBB vb. meslek örgütlerinden katılım olmuştur. Geziye TTB Halk Sağlığı Kolu adına katılan Dr. Nilay Etiler ve Dr. Esin Kulaç’ın izlenimleri şöyle:

“Balya İlçesi merkezinde 2000, toplamında ise 22.000 nüfusu olan bir yerleşim yeri olup ilçedeki madenin geçmişi Tunç Çağına kadar dayanıyor. Balya’da madenin işletmesi Fransızlar tarafından yapılmış, Romalılar Döneminden beri madenin işletildiği söyleniyor. Bölgede Roma kalıntıları var. 1935 yılında çıkan kaba tahkim yasası ile gümrük vb. masraflardan muaf tutulmuş, sadece çıkan maden ile ilgili bilgi verilmesi istenmiş. Fransız şirketinin bu kurala uymaması üzerine 1939’da T.C. Hükümeti tarafından anlaşma feshedilmiş. 1930’lu yıllarda Balya’nın nüfusu 30.000 civarındaymış. Fransızlar madenden çıkardıklarını, döşedikleri demiryolu ile Bandırma’daki limandan taşıyorlarmış (maden sahası toplam 30 bin hektar).

17.jpg (22260 bytes)1996 yılında madenin yakınındaki suyu içen bir sürü (40 kadar koyun) telef ve ayrıca madenin yukarı tepelerinde bulunan mevkide otlanan hayvanlarda ölümlerin gözlenmesi üzerine Belediye Çevre Bakanlığı’na başvurmuş. Ancak madenin atıkları sahipsiz zehirli atık olduğu için zararsızlaştırılması olanaklı olmamış. Madenin bulunduğu vadideki akarsu Manyas Gölü’ne dökülmektedir. Debisi yaz aylarında yüksek olmamakla birlikte yağışların artışı ile debi artıyor ve ayrıca yer altı suların karışma olasılığı var.

Bölgede daha önce MTA, İTÜ çevresel ölçümler yapmış ve ağır metallerin yüksek düzeyde olduğu saptanmış. Bakır, çinko, simli kurşun ve “kaynağı belli olmayan” siyanür bulunmuş. Toprağın asbestli olduğu söylenmiş. 1930larda yöre halkına yüklüce “duman parası” ödenmiş.

Bölgenin incelenmesi sonucu, madenin bir vadide çok sayıda galerisini ve Fransızlardan kalan binaları gördük. Bu vadide çok keskin bir koku (büyük olasılıkla kükürt) duyulmakta idi ve gezimiz sırasında boğazımızı yakacak kadar rahatsız edici idi. Atıklar hala bu vadinin bir kısmında duruyor. Vadiden akan su, sarı renkli, belli bir yere kadar kurbağa sesleri ile canlılık belirtisi gözleniyor. Ancak daha ileri noktada bu belirtiler yok. Akarsuyun debisi düşük, etrafında tuz kalıntıları var, bu da büyük olasılıkla asiditesi yüksek olan bu su ile ağır metallerin oluşturdukları tuzlar idi. Bu akarsu Manyas Gölüne dökülüyor.

Balya’lılardan öğrendiğimize göre Devlet Su İşleri (DSİ), Manyas Gölünden etraftaki tarım alanlarını sulama projesi yapmış ve 2004 yılında yaşama geçirecekmiş. Bu nedenle bu bölgenin kirliliğini ayrı bir önem taşıyor. Balya’daki bazı eski evlerin yıkılması sırasında evlerin yapı malzemelerinin madenden çıkan atıklar olduğu görülmüş.”

Madeni yaklaşık 65 yıl önce kapanmış olmasına karşın çevresel zararları sürdüğü ve Manyas Gölü üzerinden bu kirliliğin daha da yaygınlaşacağı görülmektedir. Madenin atıkları nedeniyle tarım ve hayvancılık zarar görmüş ve bölge halkının yoksullaşmasına neden olmuştur. Balya Madeni, Türkiye’de madencilik alanında ibret alınacak bir yerdir. Buradaki hastalıkların ve ölümlerin boyutu ise bilinmemektedir.

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön