e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

15 Eylül 2003  Sayı: 110

 

Pratisyen hekimler kursla mı, kurssuz mu "aile hekimi" olacak?

Sağlık Bakanlığı, birinci basamak hizmetlerinin nasıl düzenleneceği konusunda net projeler ve bilgiler ortaya koyamazken, toplantılarda aktarılanlar birinci basamak sağlık hizmetlerinin daha karmaşık hale geleceğini, sağlık kuruluşlarının sayılarının ve olanaklarının artırılması yerine hekimlerin yaptıkları poliklinik sayısının artacağını ve  birinci basamakta özelden hizmet satın alınacağını ortaya koydu.

Tıp Dünyası - ANKARA - Sağlık Bakanlığı’nın “Aile Hekimliği Danışma Kurulu” adıyla düzenlediği üç ayrı  toplantıda, aile hekimliği projesinin yaşama geçmesiyle birlikte pratisyen hekimlerin bir eğitim programına devam ederek sertifika almaları ve “aile hekimi” olmaları gündeme getirildi.

Sağlık Bakanlığı’nca düzenlenen “Aile Hekimliği Danışma Kurulu Toplantıları” Ankara’da gerçekleştirildi. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi’ni Genel Sekreter Dr. Orhan Odabaşı ile TTB Genel Pratisyenlik Enstitüsü (GPE) Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Demirdizen’in temsil ettiği toplantılara, Sağlık Bakanlığı adına da Müsteşar Prof. Dr. Necdet Ünüvar ve Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Dr. Mehmet Uğurlu ile çeşitli üniversitelerin Aile Hekimliği anabilim dallarından öğretim üyeleri katıldılar.

İlk toplantıda, birinci basamak hizmetlerinde yapılacak olan düzenlemeler net biçimde belirtilmezken, birinci basamak sağlık hizmetlerinin sağlık ocaklarına zarar verecek biçimde özelden de satın alınacağı, sağlık hizmetlerinde ciddi bir rekabet ortamı yaratılacağı, pratisyen hekimlerin kısa süreli kurslar ile “aile hekimi” olacakları ve birinci basamakta sağlık kuruluşlarının sayısının ve olanaklarının değil hekimlerin yaptıkları poliklinik sayısının artırılacağı ortaya kondu.

İkinci toplantıda Dokuz Eylül Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı öğretim üyesi Dr. Dilek Güldal, aile hekimliği uygulamasına geçiş öncesinde pratisyen hekimlere uygulanacak, “Yeniden Eğitim Programı” (YEP) olarak adlandırılan geçiş dönemi eğitim programı ile ilgili sunum yaptı. Dr. Okay Başak da “GSS’ye Geçmeden Aile Hekimliği Uygulaması” başlıklı sunumunu aktardı.

TTB GPE Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Demirdizen de konuşmasında, TTB GPE’nin kurulması ile 5 yılı aşkın bir süredir birinci basamak sağlık hizmetlerinin daha nitelikli ve etkin sunulabilmesi amacıyla, hekim insan gücünün eğitimi için, kendi eğiticilerine sahip ve birinci basamakta yetkinleşme perspektifi oluşturulmuş bir programın zaten uygulanmakta olduğunu söyledi. Demirdizen, program doğrultusunda şimdiden 250 genel pratisyenin eğitici eğitimi kurslarını tamamlayarak saha eğitimleri için hazır olduklarını belirtti.

TTB temsilcileri, katıldıkları toplantılarda da birinci basamak sağlık hizmetlerini sunacak insan gücü eğitimini, AKP’nin bütünlüklü sağlık politikasından ayrı görmediğini dile getirdiler. Toplantıda, TTB’nin görüşleri şöyle aktarıldı:

“Birinci basamak sağlık örgütlenmesi ve insan gücü eğitimi yalnızca pratisyen hekimlerin ilgi alanı olarak görülmemektedir. Bu süreç, 70 bin üyesi bulunan TTB ortamında uzmanından, akademisyenine kadar tüm hekimleri ilgilendirmektedir; yıllardır tüm olumsuzluklara karşın bu ülkede sağlık alanında birçok ilki sessiz sedasız, mütevazı bir ağırbaşlılıkla yaşama geçiren, başarılara imza atan pratisyen hekimlerin bir sorunu olarak değerlendirilmemektedir. Sistemin insan gücü planlanması, finansmandan ve sağlık örgütlenmesinden ayrı düşünülemez.

Yapılan toplantılar sonrasında, Sağlık Bakanlığı kendi içerisinde henüz netleştirmediği anlaşılan, tüm pratisyen hekimleri önce aile hekimi yapalım, sonra eğitimini mi kurgulayalım ya da 2 günlük eğitimlerle sertifika mı verelim tartışması bugünün sorunu değildir. TTB heyeti olarak Sağlık Bakanlığı’nın en kısa sürede sözleşmeli personel istihdamından işsiz hekimlere, icap nöbetlerinden maaşlara, çalışma ortamından performansa dayalı ücretlendirmeye, hekimlerin geçici görevlendirmelerinden kamuoyu önünde dile getirdikleri ithamlara kadar bütünlüklü tablonun net olarak ortaya konması, bu süreçlerin geciktirilmemesi gerekmektedir.

TTB, halkın sağlık hakkı ve hekimlerin özlük hakları için her zeminde müzakereye hazırdır. Ancak AKP’nin iktidara gelişinin birinci yılında bir yandan hemen her gün yasal düzenlemelerle yaşamı şekillendirip sorunlarımızı katmerleştirirken, diğer yandan “GSS olmaksızın yapılabilecekler”, “Aile Hekimliğine geçiş için eğitim programları” gibi yapay gündemlerle toplantılar düzenlemek ve bunlara bizleri davet etmek yaşananlara denk düşmemektedir. Bu tutum değişmedikçe, bu ve benzeri toplantılar Türkiye sağlık ortamına özel bir katkı sağlamayacaktır.”

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön