e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

15 Haziran 2003  Sayı: 107

 

Savaş sonrası Irak’ta sorunlar sürüyor

Sağlık Bakanlığı acilen kurulmazsa Irak halkı ciddi sağlık sorunlarıyla karşılaşacak

Uluslararası yardım örgütleri, Irak’ta Sağlık Bakanlığı acilen tekrar kurulmazsa, yaklaşan yazla birlikte ishalli hastalıklarda büyük artış olacağı konusunda uyarıda bulundular. Irak’taki içme suyunun yaklaşık %50’sinin güvenli olmadığı ve Temmuz ile Ağustos aylarında sıcaklığın 45 dereceyi bulduğu, eğer uygun izlem, test ve 9.jpg (18292 bytes)koruma yöntemleri bir an önce uygulanmaya başlanmazsa, ishalli olgu sayısında patlama olacağı belirtiliyor. Bu tüm Irak halkını ilgilendiren bir halk sağlığı sorunu...

Bir yardım örgütü yetkilisi, bugün Irak’ta yaşananın her zamankinden farklı bir kriz olduğunu söylüyor: “Hükümetin hiçbir önemli organı ortada bulunmuyor. Eğer Bakanlıklar acilen yeniden kurulmazsa, temel altyapı çökmeye devam edecek ve bunun sonuçları da Irak halkına yansıyacak.”  

Çocuklar en yüksek riskli gruptalar. Savaşın başlamasından bu yana 126 bin bebek doğdu ve hiçbiri tüberküloza karşı aşılanmadı. 5 yaş altındaki bütün çocukların rutin aşıları eksik. Irak’ta endemik olarak bulunan su ve besin kaynaklı hastalıklar, epidemik sayılara doğru artış gösteriyor. Ülkedeki hastanelerden mevsim ortalamalarının 2-4 katı ishalli olgu bildiriliyor.

Kaynak: Reliefweb

UNICEF aşı kampanyası düzenliyor

Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu UNICEF, 1.8 milyon doz aşı sağladığını ve savaş sonrası Irak’ta doğan 120.000 bebeğin aşılanması için yakında bir kampanya düzenleyeceğini bildirdi. UNICEF sözcüsü, özellikle Basra ve çevresinde savaş ve sonrasında yağma nedeniyle birinci basamak sağlık kurumlarının çok büyük zarar gördüğünü, buzdolaplarının çalındığını ve bu nedenle aşı stoklarının kullanılamaz duruma geldiğini söyledi. Sözcü, polio, tüberküloz, kızamık, hepatit ve tetanoz aşılarının soğuk zincir sağlanarak dağıtılabilmesi için Basra’daki Sağlık Bakanlığı binasına kurulan soğuk hava deposunun kullanılacağını ekledi.

Kaynak: Birleşmiş Milletler IRIN

Tecavüz edenler yönetim boşluğundan yararlanıyorlar

Bağdat’ın ana caddelerinde yaşam giderek zorlaşıyor, gelenekler kurbanların suskun kalmasına yol açıyor. Yağmacılar alacak birşey bulamazlarsa, kadınları alıyorlar.

Bağdat’ta yaşayan kadınlar korku içinde. Savaşın bitmesinden sonra çocuk kaçırma ve küçü kızlara tecavüz öyküleri bütün kentte dolaşıyor ve kadınlar kendilerini kilitliyorlar. Bağdat’taki bir okul öğretmeni Iman El-Zübeyd, kız çocukların sadece yarısının okula geldiğini, birçoğunun kaçırılmaktan korktuğu için okula gelmediğini söylüyor. Çocuklar okula aileleriyle birlikte geliyorlar ve aileleri onları okulun boş salonlarında sıkıntı içinde bekliyorlar. Bir anne, daha önce iki savaş gördüklerini, ama durumun hiçbir zaman böyle olmadığını söylüyor: “Hükümet yok. Polis yok. Kaos içinde yaşıyoruz.”

Bağdat’ta çalışan Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanı Hiloud Younis, tecavüzlerin sayısını tahmin etmenin çok zor olduğunu, çünkü çok az sayıda kadın doktora başvurduğunu, ancak giderek daha fazla işitmeye başladıklarını söylüyor.

Arap ülkelerinin çoğunda olduğu gibi Irak’ta da tecavüze bağlı küçük düşmüşlük duygusu çok önemli.  Bağdat’taki bir hastanede çalışan Dr.Anis Akram Sadık, tecavüzün tecavüze uğrayan ve ailesi için çok büyük bir trajedi olduğunu söylüyor: “Eğer bir kıza tecavüz edilirse, bu onun yaşamının sonu demek. Kimse onunla evlenmez. Herkes durumu öğrenir. Artık okula da gidemez.” Okul önünde çocuğunu bekleyen bir anne, kısık bir sesle “tecavüz edilmektense ölmeyi yeğleyeceğini” söylüyor.

Güvenlik ve yargı sisteminin dağılmasıyla birçok tecavüz olgusu soruşturulamıyor. Human Rights Watch’tan J.Bjorken tutuklanan bir tecavüzcünün aynı günün akşamında salıverildiğini, tecavüze uğrayan kadının oturduğu mahallede onunla tekrar karşılaştığını söylüyor.

18 yaşındaki bir kız öğrenci tecavüze uğrayanların çoğunlukla kendilerini öldürdüklerini söylüyor: “Ayrıca ailenin namusunu temizlemek için yakınları tarafında da öldürülüyorlar.”

Kaynak: Lebanon Daily Star gazetesi, 9/6/2003

ABD’li askerler iki çocuğa tecavüz etti. İki çocuk da yaşamını kaybetti

Görgü tanıklarının ifadelerine göre 18’den fazla ABD askeri Wasit kentinde 14 ve 15 yaşında iki kız çocuğuna tecavüz etti. Deniz piyadelerinin karargahında tecavüz edilen iki çocuk askerler tarafından bir hastanenin önüne atıldı. Çocuklardan biri ertesi sabah yaşamını yitirdi,

diğer çocuk ise yakınları tarafından öldürüldü. Bu olaydan sonra ABD askerleri, intikam yemini eden aileler tarafından saldırıya uğramak korkusuyla geri çekildiler.

Kaynak: Irak’ta yayımlanan Al-Sa’ah gazetesi, 7/6/2003

Savaşta sivil kurban sayısı 3000’den fazla

Irak savaşının sona ermesinin üzerinden yaklaşık iki ay geçmesinin ardından, Associated Press haber ajansı, Irak’ta ölen sivillerin sayısını araştırdı.

Hastane kayıtları temel alınarak yapılan araştırma sonucunda, savaşta 3 bin 240 Iraklı sivilin hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Başkent Bağdat’ta ölen sivillerin sayısı ise en az 1896 olarak saptandı. Ancak bazı hastanelerin düzgün kayıt tutmamış olması, kesin sivil kayıp sayısının belirlenmesini engelliyor.

Araştırma için Irak’taki 124 hastanenin 60’ının savaşın başladığı 20 Mart’tan, şiddetli çatışmaların son erdiği 20 Nisan’a kadar olan dönemdeki kayıtları incelendi. Diğer 64 hastanede ise çoğunun küçük kasabalarda ya da girilmesi zor bölgelerde bulunması nedeniyle araştırma yapılamadı.

Araştırmaya katılan İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Reuben Brigety, ülkedeki tüm hastanelerin kayıtları incelense bile, ölenlerin kesin sayısının saptanmasının çok zor olduğuna dikkat çekiyor.  

Associated Press’in bilgi aldığı Bağdat’taki çocuk hastenesinin doktoru Ahmed Abdul Fattah Muhammed, hastaneye kaldırılan çok sayıda cesedin kimlik tespiti yapılamadan hastane bahçesine gömüldüğünü söyledi. Muhammed, hastaneye hergün 30 ila 40 ceset getirildiğini ve yer sorunuyla karşılaştıklarını belirtti.

Araştırmada, Basra gibi bazı büyük kentlerde, sivil ve asker ölümlerinin ayrılmadığı hastane kayıtları göz önüne alınmadı. Ayrıca bombardımanda ölenlerin çoğunun hastaneye götürülmeden aileleri tarafından hemen gömüldüğü ya da enkaz altında kaldığı da düşünüldüğünde yüzlerce, belki de binlerce kurban toplam ölü sayısına dahil edilemedi.

Bu açıdan Associated Press’in araştırması eksik olsa da, Irak savaşının ardından yapılan ilk kapsamlı araştırma olması nedeniyle önem taşıyor. Irak savaşındaki kayıplar konusunda daha kesin verilere ulaşılmasının aylar alacağı belirtiliyor.

NTVMSNBC - 11 Haziran 2003,

Kolera yaygınlaşıyor, olgular artıyor

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Basra’daki kolera salgınının başlangıcından itibaren olgu sayısının 65’e yükseldiğini ve salgının komşu kent Maysan’a sıçradığını bildirdi. DSÖ sözcüsü, şimdiye kadar koleraya bağlı ölüm görülmediğini, ancak salgının başlangıç tarihi olan 5 Mayıs’tan bu yana olguların artmaya devam ettiğini ve salgının yakın zamanda sona erecek gibi görünmediğini belirtti: “Maysan’da da kolera olguları olduğunu biliyoruz. Test için Kuveyt’e gönderdiğimiz örneklerin üçü pozitif çıktı.” DSÖ, salgını araştırması için Maysan’a bir hızlı değerlendirme ekibi gönderiyor.

Kaynak: Birleşmiş Milletler IRIN

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön