e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

15 Haziran 2003  Sayı: 107

 

aradabir...

Dr. H. Zafer Kars

Etibba (Tabipler) Odaları Islah Edilebilir mi?*

Soru elli bir yıl önceye ait. Bugün bizlerde adeta mizahi bir çağrışım yapıyor. Operatör Nöroşirürjiyen Dr. Cafer Tayyar Kankat, “sahibi ve yazı direktörü” olduğu Modern Cerrahi ve Nöro-Şirürji Mecmuası’nın son sayısında yayımladığı “etüd”ünün başlığına bu soruyu koymuş.

Çalışma ilginç tespit ve yorumlarla dolu. Şöyle başlıyor: “Poliklinik mecmuasının 160. sayısında profesör Niyazi Gözcü’ye ait yazıyı okudum. Etibba odalarının ıslahını hedef tutan bu yazıda üstad derin bir görüşle etibba odalarının mazisini deşmiş, bu odaların bugüne kadar halka, hekim ve hekimliğe refah, saadet değil Türk tıp aleminde üzüntülü bir hava yarattığını çok güzel bir üslupla belirtiyor... Üstad (etibba odalarının) bu muvaffakiyetsizliğinin menfaatleri aykırı olan memur, serbest hekim... gibi zümreler birleştirilerek bir mesleki teşekkül yaradılmak istenmiş, fakat bu teşekkülün sosyal ve psikolojik olaylara uymadığını ve bu yüzden pozitif netice alınamadığını ortaya koyuyor.”

Peki çözüm ne olmalıdır? O da hazır aslında: “Üstad etibba odalarının kökten ıslahı için “serbest hekimlik” kanununun yapılmasını ve etibba odasının serbest ve muayenehaneli hekimlerin eline verilmesi ile işe başlanmasını en kesin çare olarak öne sürüyor... Üstad serbest hekimliği müdafaa etmekle halk için çalışan ve ilmi bilgisi ile hayatını kazanan ideal Türk hekimliğine ve Türk halkına ilk koruyucu olarak tebrike şayandır. Liberalizm felsefesine dayanan hekimlik son ilerlemelerini başaran serbest hekimliktir.” Nitekim, “Hippocrat ve Esculape gibi serbest hekimler dahi tababeti kurmuş..lardır.”

Tespit ne kadar karamsarsa önerilen çözüm de o kadar kökten. Madem ki modern hekimliği serbest ve muayenehaneli hekimler temsil ediyor verirsin tabip odalarını onlara ortalık gül gibi olur.

“Üstad”ın yorum ve önerilerini aktaran Op. Nöroşirürjiyen Dr. Cafer T. Kankat, bunlarla yetinmeyip etibba odaları kanununun iç ruhunu ve tıp felsefesini bir kez de kendisi irdelemektedir. Değil mi ki Sorbon’da iki sene gece felsefe derslerine devam etmiştir, bunu yapmak hakkıdır. Varılan sonuç gene aynıdır: “Kanunlar halktan bir kısmını diğerine hakim kılacak şekilde tarafgirane yapılmış olursa psikoloji bakımından tatbik kabiliyeti olamaz.” Etibba odaları kanunu tam da böyle bir kanundur. Kanıt mı istiyorsunuz, buyrun: “Etibba odası kanunu disiplin cezaları memur hekimlerin memuriyetlerine ve memuriyet kazançlarına dokunmazken serbest hekimlerin bütün ilmi ve yaşama kaynaklarını kurutmaktadır. Bu kadar tarafgirane bir kanun Türk hekimliğinin sosyal bünyesini nasıl koruyabilir? Görülüyor ki felsefi ve psikolojik araştırmalar da etibba odalarının yanlış temeller üzerine kurulduğunu gösterir.” Oysa “serbest hekim halk işlerinde fedai gibi çalışmayı şiar edinmiştir... ve hekimlik halk kütlesini teşkil eder... Bu etüde göre etibba odalarının lağvedilmesi icap eder. Türk yüksek hekimliği kendini idare eder. Hükümet vasiliği ile ve etibba odasında memur arkadaşların çoğunluğu serbest hekimlik idare edilemez, hekim ve hekimlik hakları korunamaz.”

Op. Nöroşirürjiyen Dr. Cafer T. Kankat, Fransa’da iki yıl (1934-1936) kalarak dönemin nöroşirürji, estetik ve rekonstrüktif cerrahi dahil ileri tekniklerini öğrenmiş, muayenehanesinde icrayı sanat eyleyen bir hekimdir. Herhangi bir devlet görevi aldığına dair bir bilgi yoktur. Nitekim mecmuasını da sahibi ve operatörü olduğu Şişli Cerrahi Kliniği Neşriyatı olarak çıkarmıştır.

Düşünsel yapı ve hekimlik uygulaması olarak liberal ilkeler sonuna kadar bağlı olan Dr. Cafer Bey’in tabip odaları için öngördüklerinin olmasa bile hekimlik mesleği için öngördüklerinin son elli yılda fazlasıyla gerçekleştiği açıktır. Bu açıdan kendisi ileri görüşlü bir hekim sayılmalıdır. Bizlere düşen ise son elli yılda hekimlik uygulamasına vurulan bu “liberal” damgayı silip atmaktır sanırım.

 

* Dr. Zafer Kars’ın “1929 Polemikleri” adlı kitabından alınmıştır.

 

 

 

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön