Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

.

15 Nisan 2003  Sayı: 103

Güneydoğu Tabip Odaları toplantısının ikincisi 22 Mart 2003 Cumartesi günü Mardin’de düzenlendi.

“Savaşa karşı mücadeleye devam”

Mardin’de gerçekleştirilen Güneydoğu Tabip Odaları toplantısının ikincisinde savaşa karşı çabaların sürdürülmesi,  bir takım provokasyonlarla  3-4 yıl öncesinin çatışma ortamının yeniden yaşanabileceği olasılığına karşı herkesin üzerine düşeni yapması, örgütsel bütünlüklerle ilişkilerin güçlendirilmesi konularında TTB ile işbirliği içinde olunması görüşü benimsendi.

Tıp Dünyası - MARDİN - Güneydoğu Tabip Odaları toplantısının ikincisi 22 Mart 2003 Cumartesi günü Mardin’de düzenlendi. Toplantıda, tüm dünyada aylardır süren savaş karşıtı eylemlere karşın, ABD yönetiminin tüm insanlık değerlerini hiçe sayarak gerçekleştirdiği saldırıya dönük değerlendirmeler yapıldı ve saldırının gerçek gerekçesinin Irak’a özgürlük getirmek olmadığının tüm dünya kamuoyu tarafından bilindiği vurgulandı.

Türk Tabipler Birliği 2. Başkanı Dr. Metin Bakkalcı, İstanbul Tabip Odası Genel Sekreteri Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Ümit Erkol, Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Necdet İpekyüz, Genel Sekreter  Dr. İlhan Diken, Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Mehmet Ataman, Batman - Siirt Tabip Odası Başkanı Dr. Samet Taştan, Genel Sekreter Dr. Beşir   Özdamar, Mardin - Şırnak Tabip Odası Başkanı Dr. Hüseyin Nantu, Genel Sekreteri Dr. Salih Karaboğa, Dr. Kamiran Yıldırım, ve Dr. Metin Çılgın’nın katıldığı toplantıda tüm katılımcılar öncelikle savaş ile ilgili görüşlerini, bugüne kadar yapılanları ve yapılması gerekenleri dile getirdiler.

Bir bütün olarak savaşın en çok öldüren, en çok sakat bırakan, yaralanmaların, bulaşıcı hastalıkların, ruhsal  bozuklukların gelişmesiyle birlikte, en çok kadın ve çocukları, sivil halkı etkileyen bir halk sağlığı sorunu olduğu bir kez daha vurgulandı. Toplantıda, “Hekim örgütü olarak, bu sorunları yaratanlara her platformda karşı çıkılacak, ancak sorunların gelişmesi durumunda da mağdur olan insanlarımıza hizmet götürmekten kaçınılmayacaktır” görüşü benimsendi.

Toplantıda, Türkiye’nin 12 Eylül sonrası müthiş bir tükenmişlik yaşadığına, ABD - AB - Kıbrıs  - Kürt sorunu gibi bir çok konuda çözümsüz kaldığına işaret edilirken, Türkiye demokrasi hareketinin bir parçası olarak, devlette - siyasette ve toplumda demokratikleşmenin gerçekleştirilmesiyle bir çok sorunun  çözülebileceği  kaydedildi. Türkiye açısından, mevcut sorunlarla birlikte, ekonomik ve siyasi tıkanıklığın aşılması yönünde çaba sarf edilmesi  beklenirken, kötülerin savaşına ortak edilme ihtimallerinin, sorunları daha da  derinleştireceği kaygılarının da paylaşıldığı toplantıda, bu anlamıyla Türkiye’nin Irak’a girme olasılığının, Türkiye halkını, hekimleri, çalışma ortamını, demokratik ortamı olumsuz etkileyeceği saptaması yapıldı.

Savaş karşıtlığının, hekimlik mesleğinin doğal bir sonucu olduğu gerçekliğinden hareketle, bölge tabip odaları olarak bu savaşa karşı olunduğu bir kez daha vurgulandı. Savaş ortamında özellikle büyük illerin katılımyla genişletilmiş toplantıların dayanışma açısından önem taşıdığı ve bölgede yapılması gerektiği, TTB. ve SES  gibi merkezlerin gücünü, bölgede hissettirmelerinin, ilişkilerin güçlendirilmesi açısından önemli olacağı inancı paylaşıldı. 

Bölgede görevlendirilen hekim ve sağlık çalışanlarının durumunun da konuşulduğu toplantıda, meşru olmayan bir savaşı meşrulaştırma anlamında hekimlerin kullanılmak istendiği, işgalci güçlerin işbirlikçisi olma kaygısıyla, “Hekim ve sağlık çalışanlarının, savaş alanına sağlık için mi,  yoksa birilerinin varlığını meşrulaştırma için mi” gönderildiğini anlamakta güçlük çekildiği belirtildi.

Toplantının sonunda, savaşı durdurma yönünde çabaların sürdürülmesi, bir takım provokasyonlarla   3-4 yıl öncesinin çatışma ortamının yeniden yaşanabileceği olasılığına karşı herkesin üzerine düşeni yapması, örgütsel bütünlüklerle ilişkilerin güçlendirilmesi, gerek koordinasyonun sağlanması, uluslararası meslek örgütleriyle ilişkilerin geliştirilmesi, bölgede görevlendirilen hekimlere her koşulda destek sunularak sahiplenilmesi, hekimlere, sağlık çalışanlarına, yerleşik ve yerinden edilmesi muhtemel halka yönelik olarak, temel sağlık hizmetleri ve NBC saldırılara yönelik eğitim yardımı konusunda hazırlıklı olunması,  toplantıların, gezilerin finansmanı anlamındaki sıkıntıların giderilmesi konularında TTB ve büyük illerin desteğinin sağlanmasına ilişkin talep ve düşünceleri paylaşıldı.