.......

.........
 
 
 
Günlüğüm(üz)den


 Bu sayıda bir günlüğümden değil günlüğümüzden okuyacaksınız. 17 Ağustos Marmara Depreminin yoğun telaşında yaşanan olağanüstü dayanışma duygusu hepimize işin ucundan bir başkaca tutturdu. Depremin olduğu günün sabahında pek çok meslektaşımız neredeyse bir mesleki iç güdüyle bölgeye doğru yola çıktığında henüz gün ışımamıştı. Yüzlerce hekim, gece gündüz demeden, açlığa, tuvalet olanağı bulamamaya karşın, çok alçak gönüllü biçimde çabaladı. İşte bu çalışmalardan oluşan bir "günlüğümüzden". 

 17 Ağustos 1999;
Saat üç'ü iki dakika geçiyor; 
"İçinden tren geçen şehir.... şehrimiz.... uyuyorduk, altımızda sancıyla dövünen toprağın haykırışıyla uyandık"(Dr. Cavit Işık Yavuz, Dr. Coşkun Ova Şeyhoğlu). 
 "Sabah oldu, depremi öğrendik, iletişim mümkün değil, Ankara’da yerimizde duramıyoruz, arabaya atladık. Sakarya'da kilitlendi herşey "(Dr. Eriş, Dr. Metin, Dr. Sedat, Dr. Onur). 
 Deprem saat üçte oldu, saat üç buçukta hastanedeyim, ben, diğer doktor ve hemşire arkadaşlarımla, çok fazla insan enkaz altındaydı, çok karanlık, çok yaralı vardı. 

20 Ağustos 1999 
 Odamıza kurulan merkezlere tıbbi malzeme desteği sağlamaktayız. Ayrıca "artık ezilme sendromunun önemli olması nedeniyle birinci ve ikinci kademe tedavi ilkeleri birer doküman haline getirilip hekimlere dağıtıldı. 

 21 Ağustos 1999
 Yalova halk dışarıda yaşamayı sürdürüyor. Zararlı böcek ve vektör kontrolü yapılıyor. Bu arada sehir suyu .......... klorlandı. Şehire tuvalet olanağı sunuldu.  Çınarcık' a geçiyoruz. Durum iyi değil sular kularlanmıyor. Temizlik olanağı yok iyi ki üç adet kanlı ishal olgusu dışında olgu bildirimi yok.  En büyük eksiklik: eşgüdüm Halıdere'de ise en azından halka yeterli klor tableti dağıtıldığı, çöplerin toplandığı ve hatta tıbbi atıkların bile ayrıldığını öğrenip umutlanıyoruz. (Dr. Atilla, Dr.Mustafa) 

 24 Ağustos 1999
 Bölgedeki üç TTB biriminden ilk "resmi raporu" yazıyoruz. Durum saptaması yaptık, sağlık örgütlenmesinde iyi işlemeyen bir kriz masası olduğunu gördük (Sonradan kriz masasını arayan bir vatandaşın “keriz masası nerede?” dediğini duyup güleceğiz). Bugün doğa bizi bir kez daha  epey uğraştırdı. Bu bölgenin Türkiye'nin en çok yağış alan ikinci bölgesi olduğunu biliyoruz ama depremin hemen üstüne, hem de bu mevsimde böyle yağmur -inanılmaz- çamur içindeyiz. 
  Bugün kentin giriş çıkışlarında klorlama işini iyi örgütledik ve "Tanker Klorlanmıştır" yazıları vermeye başladık. Şimdiye dek oldukça düzensiz yürütülen dezenfeksiyon çalışmalarında gönüllülerle kamunun işbirliği yapması sağlandı ve ilaçlama tek elden yapılmaya başlandı. 

 25 Ağustos 1999
 Bölgenin ihtiyaçlarını saptamaya çalışıyoruz. İnsan gücü ve ilaç fazla görülüyor. Toplu yaşanan yerlere öncelik verildi, yerleri saptandı. Oluşturulan çadırkentlerin pek de olumlu “kent” özellikleri taşınmadığını saptadık. 
 Bugün yaşamımızda bir renk: 7-8 yabancı TV ile konuşmak oldu. Böylece medyaya ilişkin bir deneyimimiz oldu. Aslında pek de kolay değilmiş. Atıklar için eğitime önem verdik. Kireç tozu, seyyar tuvalet için  çaba gösterdik ve    150'den fazla tuvaletin bugün belirlediğimiz yerlere kurulmasını sağladık. Az başarı değil. 

7 Eylül 1999
 Çok şeye gereksinim var. Buraya gelirken alacaklarımızın listesini vermişlerdi ve biz donanımlı gelmiştik. Anlıyacağınız ışıldak, el feneri, gemici feneri, piknik tüp, battaniye, çöp torbası, plastik tabak, kağıt havlu, sabun, konserve, acil çantamız (tansiyon aleti, steteskop, eldiven, kağıt, kalem, içme suyu, yedek pil, mum, kibrit, iğne, iplik vardı. Ama doğrusu, bit ilacını o anda düşünmemiştik. Epey başvuru var, bize de geçecek. Merkezden ilaç istemek yerinde olacak. 
 Bugün tersane komutanlığında tifo aşısı yapıldığını duyduk. Oysaki bu aşının bir gerekliliği yoktu. Umarız bu halkı panikletmez, zaten küçük artçı depremlerden etkileniyorlar ve sorunları artıyor. 

 9 Eylül 1999
  Gölcük Biriminden; 
 1. Ekip: Şehrin üç farklı yöresinde bulunan çadırlı yerleşim birimlerinde poliklinik hizmeti verildi (Dr. Adalet). 
 2. Ekip: Marmara Üniversitesi Tıp  Fakültesi Halk Sağlığı bölümünden ziyarete gelen ekip ile çadırkent bölgeleri gezildi, bir çadırkent bölgesinde nüfus  tespiti çalışmalırına destek vermek amacıyla incelemelerde bulunuldu (Dr. Cüneyt). 
 3. Ekip: Yalova bölgesinde Aksa sentetik lif fabrikasında toplatıya katılmalı ve fabrikada incelemeler yapılmalı (Dr. Ali Osman). 
 4. Ekip: Uluslararası Kızılhaç Yardım Örgütlerinin koordinasyon toplantına katılındı, Sağlık Müdürlüğü yetkililerinin katılımı toplantıda görüş alışverisinde bulundu. Toplantının haftalık olarak yinelenmesi kararlaştırıldı (Dr. Cavit, Dr. Teoman). 
5. Ekip: Katı Atık Kirlenmesi Araştırma ve Denetimi Türk Milli Komitesi tarafından İstanbul'da düzenlenen tıbbi atıklarla ilgili bir eğitim toplantısına katılındı (Dr. Hüseyin). 
 6 Ekip: Sekreterya ve büro çalışmaları (Dr. Demet, Dr. Aytekin). 
 7 Ekip: Sağlık Müdürlüğünün akşam toplantısına katılındı (Dr. Cavit). 

  10 Eylül 1999
 Gölcük Biriminden; 
 Bölgedeki tüberküloz kayıtlarına ulaşılmaya başlandı. Aile planlaması hizmetlerine duyulan gereksinim yetkilere iletildi. Ayrıca bölgede bulanan sağlık çalışanlarının evlerinde hasar tespiti yapılabilmesi için Baro ve TMMOB ile iletişime geçildi. 
 İç çamışırın bir sorun olabileceğini hiç düşündünüz mü? Evet, bu deprem bölgesindeki sağlık çalışanları için de önemli bir ihtiyaçtı ve bugün bağış yoluyla TTB kampına iletilen erişkin iç çamaşırları, Sağlık Bakanlığı ile birlikte dağıtıldı. 
 Yaşam sürüyor. Bu arada Akşit fabrikasından "Viril Siyanür" maddesinin denize ve çevreye yayıldığı iddasını duyduk, izlemeliyiz..... 
 

................................................................