STED.......STED Kapak

.........
 
 
 
Ulusal Aşı Günlerinin Altıncısına Başlarken


Dr. H. Ümit Özdemirer*, Dr. Dilek Kanyılmaz**
* Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şube Müdürü
** Ankara İl Sağlık Müdürlüğü Bulaşıcı Hastalıklar Şubesi İl Aşılama Sorumlusu Halk Sağlığı  Uzmanı

 1988 yılında 150 ülke liderlerinin katılmasıyla gerçekleşen 41. Dünya Sağlık Assamblesinde alınan kararlar doğrultusunda Dünya'dan poliomyelitin eradikasyonu hedeflenmiştir. Ülkemizde de bu hedef doğrultusunda 1989 yılı kasım ayında ''Polio Eradikasyon Proğramı'' başlatılmıştır. Tüm dünyada 1995 yılında, proğramın uygulanmasında koordinasyonun sağlanması için Türkiye'nin de içinde bulunduğu 18 ülkenin katıldığı "MECACAR'', Çin ve 8 Asya ülkesinin katılımı ile oluşturulan ''SAARC'' ve 36 Afrika ülkesinin katılımı ile ''KİCK POLİO OUT OF AFRİCA'' adı altındaki girişimler planlanmıştır. Ülkemizin de ''Poliosuz Ülke Sertifikası'' alabilmesi için vahşi polio virus dolaşımını engellemek amacıyla rutin aşılama çalışmalarına ek olarak Ulusal Aşı Günleri (UAG) ve Mop-up gibi destek aşılamalar düzenlemesi gerekmiştir. Bu amaçla 1995-1999 yıllarında beş kez UAG ve 1997 yılından başlanarak riskli bölgelerde üç kez Mop-up aşılama aktivitesi gerçekleştirilmiştir.

 Ülkemizde Ulusal Aşı Günleri uygulamaları, yıllar geçtikçe edinilen deneyimler doğrultusunda tek bir çocuğu bile kaçırmamak hedefiyle daha dikkatli bir biçimde uygulanmaktadır. Son yıllarda "Akut Flask Paralizi Sürveyansı"nda da kaydedilen gelişmeler sonucunda olguların yakalanması ve doğru örnek alınması ile virus izolasyonunda büyük bir aşama sağlanmıştır. 

 Polio Eradikasyonu'nunda başlıca 4 aşama bulunmaktadır. Bunlar;
 1. Rutin Bağışıklama Çalışmaları, 
 2. Ulusal Aşı Günleri, 
 3. Akut Flask Paralizi Sürveyansı, 
 4. Mopping-up Aşılamaları'dır. 

 Rutin Bağışıklama Çalışmaları içerisinde  Dünya Sağlık Örgütünün 1998 verilerine göre Oral Polio Aşısı (OPV) 3. dozunun tüm dünyada ortalaması %82’dir. Avrupa bölgesinde bu oranlar %92 olarak görülmektedir. 

 Türkiye'de ise OPV-3. dozunun tüm il ve ilçelerde %90 ve üzerinde olması hedeflenmektedir. Bu oranlar 1999 yılında Türkiye için %81, Ankarada ise %88.65’dir. 

 Ülkemiz bir Avrupa ülkesi olarak değerlendirildiğinde OPV-3 aşı oranları düşüktür. 26 Nisan-2 Mayıs ve 31 Mayıs-6 Haziran tarihlerinde düzenlenen 5. UAG.'nde aşılama oranları 1. turda %92 ve 2. turda
%93'dür.

 Ankara’da bu oranlar 1. turda %96.69, 2. turda ise %98.67'dir. 0-59 ay yaş grubunda 6.800.000 çocuğumuzun aşılandığı böyle büyük bir çalışmada Ankara için ulaşılan oranlar başarının göstergesidir.

 Polio Eradikasyon programının en önemli stratejilerinden biri Akut Flask Paralizi ve vahşi polio virus sürveyansıdır. Ülkemizde AFP sürveyansı 1989 yılı sonunda başlamıştır. 1997 yılından başlayarak geliştirilen sürveyans çalışmaları ile olguların saptanması ve virus izolasyonu yapılabilmiş, böylece gerek klinik sınıflandırma gerekse viral sınıflandırma yapılması kolaylaşmıştır. Ülkemiz de Dünya Sağlık Örgütü tarafından 15 yaş altı nüfusta 1/100.000 oranında yılda yaklaşık 250-300 arasında Akut Flask Paralizi olgusu beklenmektedir. Bu olguların hepsinden 24-48 saat arayla iki gaita örneği alınarak Hıfzıssıhha Viroloji Laboratuvarı’na gönderilmesi  gerekmekte ve böylece virus izolasyonu yapılması sağlanmaktadır. Ülkemizde saptanan son olgunun vahşi polio virus kaynaklı poliomyelit olgusu olduğu virolojik sınıflandırma ile de kanıtlanmıştır.

 Polio Eradikasyon Proğramı'nın uygulandığı süre içinde, ülke genelindeki AFP hızı yıllara göre ile incelendiğinde, 1997 yılından sonra bir ivme kazandığı ve 1999 yılında 1/100.000'e ulaştığı gözlenmektedir. Ancak AFP sürveyansının performansı bölgelere ve illere göre farklılık göstermektedir. 1999 yılında AFP olgusu saptanmayan 23 ilimiz bulunmaktadır. 1999 yılında bildirilen AFP olguları bölgesel olarak ele alındığında; Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde 22 beklenen AFP olgusuna karşılık 44 olgu saptanarak en başarılı bölge olmuştur. Bunu Doğu Anadolu Bölgesi ve Akdeniz Bölgesi izlemektedir. Marmara Bölgesi 56 beklenen olguya karşılık 33 saptanan olgu ile en düşük AFP hızına ulaşmıştır. Ülkemizin Polio virusdan arındırılmış bir ülke olabilmesi ancak son derece güçlü bir Akut Flask Paralizi Sürveyansı ve güçlendirilmiş rutin bağışıklama çalışmaları ile olanaklıdır.

 "Mopping-up Aktiviteleri ise, coğrafik konumu nedeniyle sınır hareketlerinin çok olduğu ve rutin bağışıklama oranlarının oransal düşük bulunduğu Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde yer alan 22 ilimizde 1997 yılından bu yana uygulanmaktadır. Bu aktiviteler bundan sonra  bu illerde gerek duyulduğunda yeniden uygulanacaktır. 

 Neden oral polio aşısını kullanıyoruz?

  OPV Eradikasyonu aşamasında 1 hafta gibi kısa bir zamanda 6.800.000 çocuğun aynı anda aşılanması gerekmektedir. Bunun içinde oral polio virus aşısı kullanılmaktadır. 

 Bu aşı insandan başka bir rezervuarı olmayan dış ortamda ancak 72 saat canlı kalabilen polio virusun yok edilmesi için güçlü bir silahtır. Araştırmalar OPV ile elde edilen seroprevalansın %95-97, IPV ile ise bunun %99 düzeyinde bulunduğunu göstermektedir.   Fekal-oral yolla bulaşan polio virusun eradikasyonu aşamasında; IPV bireysel immunite sağlanmasında çok yüksek düzeylerde koruyuculuğu olmasına karşın, OPV özellikle bağırsak mukozasından aşı virusunun alınması amacıyla kullanılmaktadır. Bu nedenle eradikasyon sağlandıktan sonra IPV ile korunmanın desteklenmesi uygundur. 

 Ülkemizde 1997 yılında Mardin'de 6 olgu, 1998 yılında ise Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 26 Poliomyelit olgusu saptanmıştır. 2000 yılı sonuna dek Dünya Sağlık Örgütü’nce Polio virus eradikasyonu hedeflendiğine göre bu yılın sonuna dek ülkemizde hiç olgu görülmemesi gerekmektedir. 'Sıfır Polio Olgusu' bildiren bir ülke olabilmemiz için; her coğrafi bölgede (il, ilçe), rutin aşılama hizmetlerinde oral polio aşısının 3. dozu ile en az %90 aşılama oranlarına ulaşılmış olmalı, son 3 yıl içerisinde vahşi polio virusu izole edilmemiş  olmalı ve vahşi polio virusu izole edilmiş bir ülke ile sınır hareketleri olmamalı, Akut Flask Paralizi sürveyansının yeterli olmalı, 15 yaş altı nüfusta en az 1/100.000 polio dışı nedenlere bağlı Akut Flask Paralizi saptanmalı ve bunların en az %80'inden uygun gaita örneği alınmış olmalıdır. Yoksa, Ulusal Aşı Günleri ve Mop-up aktivitelerinin sürdürülmesi gerekecektir.

....................................................