İşe Giriş Muayenesi Nasıl Yapılmalıdır?

İşe giriş muayeneleri, işyerlerinde sağlık gözetimi kapsamında yapılmakta ve işyeri hekiminin muayene sonrasındaki tıbbi değerlendirmesi sonucu işverene yaptığı öneriyle, işçinin uygun işe yerleştirilmesini sağlamaktadır. İşe giriş muayenesi, işçinin hangi işlerde çalışabileceğine dair tespit yapma amacı taşırken; aynı zamanda çalışma ortamı ile sınırlı kalmayan ve işçinin tüm hayatını gözeten bir koruyucu sağlık hizmeti anlayışıyla yapılmalıdır.

Çalışma ortamından kaynaklanan hastalıklara meslek hastalıkları denmektedir. Meslek hastalıkları kesin olarak önlenebilir hastalıklardır. Bu yüzden çalışma ortamından kaynaklanan ve işçinin sağlığını bozabilecek olan risklerin önlenmesi gerekmektedir. Bu risklerin önlenebilmesi, işçinin uygun işe yerleşmesinin sağlanması, çalışma yaşamının insana uygun hale getirilmesi, çalışma ortamının düzenlenmesi için sağlık gözetiminin yapılması ve bu gözetimin önemli bir bileşeni olarak işçi işe başlamadan önce işe giriş muayenesinin yapılması gereklidir.

İşe giriş muayeneleri işyeri hekimleri tarafından yapılır. 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile bu kanuna dayanarak hazırlanmış olan İşyeri Hekimlerinin Görev, Yetki, Sorumluluk ve Eğitimleri Hakkında Yönetmelik’te bu görevlendirme net bir şekilde tanımlanmaktadır. Aynı yönetmelikte, işyeri hemşirelerinin/diğer sağlık personelinin de muayene konusunda işyeri hekimine yardımcı olmakla görevli olduğu belirtilmektedir. Mevzuatın gerekliliği olarak işe giriş muayenesini yapan işyeri hekimi, “İşe Giriş/Periyodik Muayene Formu”nu (Ek-2) doldurmalıdır. İşyeri hekiminin görevlendirilmesinin yanında, sağlık gözetiminin yapılması, dolayısıyla işe giriş muayenesinin yapılması, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nda net bir şekilde belirtildiği üzere işverenin sorumluluğundadır.

Muayene yapılacak yerin ve ortamın işçiye güven vermesi gerekir. Fizik muayene kapsamında işçi soyunduğunda işçinin üşümeyeceği kadar ısınmanın sağlanması, muayene için yeterli aydınlatmanın mevcut olması, gürültüsüz ve hasta-hekim mahremiyeti için konuşulanların dışarıdan duyulmamasını sağlayacak bir muayene ortamının bulunması gerekmektedir. Bu ortamın sağlanması işverenin sorumluğundadır.

Muayenenin birinci basamağı anamnezdir. Anamnez, işçinin kendi ifadeleriyle paylaştığı kimlik bilgileri, bulgular, öykü, öz geçmiş, soy geçmiş ve sistem sorgulamalarına ilişkin bilgileri içerir.

Fizik muayene kapsamında, boy ve vücut ağırlığı, kan basıncı ölçümlerinin yapılmasının yanı sıra göz muayenesi, deri muayenesi, kulak, burun ve boğaz muayenesi, kardiyovasküler sistem, solunum sistemi, sindirim sistemi, ürogenital sistem, kas-iskelet sistemi muayeneleri ile nörolojik ve psikiyatrik muayeneler yapılır. Mevzuat gereği düzenlenmesi zorunlu olan “İşe Giriş /Periyodik Muayene Formu (Ek-2)” incelendiğinde, bu formun tam anlamıyla doldurulabilmesi için fizik muayenenin belirtilen kapsamda yapılması gereklidir. Muayenenin yapılacağı her vücut bölgesi için hekimin uygun gördüğü gerekli kısımların soyulması gerekeceğinden, muayene ortamının hasta-hekim mahremiyeti için uygunluğu önem taşımaktadır. Bunlara ek olarak işyeri hekimi gerekli durumlarda ek muayeneler yapabilir, ek tetkik isteyebilir veya işçiyi uzman hekime sevk edebilir.

Yapılacak olan işe giriş muayenesinin kapsamı, ilgili işyerinde yapılan işin niteliği, ortam gözetimi ve risk değerlendirmesi gözetilerek belirlenir. Bu kapsamda işçinin ayrıntılı anamnezi alındıktan ve fizik muayenesi yapıldıktan sonra Ek-2 formunun “Kanaat ve Sonuç” bölümü işyeri hekimi tarafından doldurulmalı ve işçi tarafından Ek-2 formu imzalanmalıdır.

Türk Tabipleri Birliği İşçi Sağlığı ve İşyeri Hekimliği Kolu