Hükümete göre; İşçilerin Sağlığı, Hekimlerin Emeği Yük

AKP Hükümeti işverenlerin istekleri doğrultusunda işverenlerin üzerindeki mali yüklerin hafifletilmesi gerekçesiyle İş Kanunu’nun işyeri hekimliği ile ilgili 81. maddesini değiştirmek istiyor. Bu amaçla hazırlanan ve kamuoyunda İstihdam Paketi olarak bilinen ‘İş Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı’ olağanüstü bir hızla üstelik de 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Komisyon gündemine alındı.


02.05.2008
BASIN AÇIKLAMASI

Hükümete göre; İşçilerin Sağlığı, Hekimlerin Emeği Yük.

AKP Hükümeti işverenlerin istekleri doğrultusunda işverenlerin üzerindeki mali yüklerin hafifletilmesi gerekçesiyle İş Kanunu’nun işyeri hekimliği ile ilgili 81. maddesini değiştirmek istiyor. Bu amaçla hazırlanan ve kamuoyunda İstihdam Paketi olarak bilinen ‘İş Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarısı’ olağanüstü bir hızla üstelik de 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Komisyon gündemine alındı.

Tasarı ile;
  • “İşyeri Hekimliği” olan maddenin başlığı “ İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri” olarak değiştirilmekte,
  • İş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin götürülmesinin zorunlu olduğu çalışanlar yine devamlı olarak en az 50 işçinin çalışmakta olduğu işyerleri ile sınırlı tutulmakta,
  •  İşyerlerinin %98’inde çalışan işçiler işyerinde sağlık ve güvenlik hizmetlerinden mahrum bırakılmakta, Tuzla örneğinde olduğu gibi ölümlü iş kazalarının ve meslek hastalıklarının en çok yaşandığı yerlere iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri götürülmemekte,
  • Üstelik en az 50 işçi çalıştıran işyerleri işyerinde işyeri hekimi ve uzman çalıştırmak zorunda iken bu zorunluluk kaldırılmakta, işyeri dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alma olanağı verilmekte,
  • İşyeri sağlık ve güvenlik birimleri ile ortak sağlık ve güvenlik birimlerinin kuruluş ve işleyişleri ile buralarda görevlendirilecek hekim, uzman ve diğer personel ile ilgili koşulların belirlenmesi yönetmeliklere bırakılmakta,
  • Kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan ve kurum personeline bakan kurum hekimlerine, asli görevleri kapsamında işyeri hekimi olarak da kurum ve kuruluşların asil işveren olarak çalıştırdıkları işçilere hizmet görevi verilmekte, işçilerin sayılarına ve nerede çalıştıklarına bakılmaksızın ayrılacak süre dikkate alınmaksızın çalışma görevi verilmekte, esasen böylece işyeri sağlık hizmetlerinin verilmesi olanağı yok edilmektedir.

AKP Hükümeti işverenlerin sırtına yük olarak gördüğü işyeri hekimliği hizmetlerini taşeronlaştırmak istemektedir. İşyeri hekimliği hizmetlerinin dışarıdan satın alınmasının yolu açılarak bu alan tamamen ticarileştirilmek istenmektedir. Yaklaşık 8.000 işyeri hekimini, çalışanları, özürlüleri ve 16 yaşından küçükleri yakından ilgilendiren ve onları olumsuz olarak etkileyecek olan bu yasa değişikliğine karşı çalışanların sağlığının korunması temelinde işyeri hekimliği anlayışının geliştirilmesini savunmaya devam edeceğiz. 

Adı Tam Gün, İçeriği Kölelik

Son günlerde üzerinde yoğun olarak tartışılan bir konuda Tam Gün çalışma düzenlemesidir. Basında yer alan haberlere göre Sağlık Bakanlığı bu konuda hazırladığı taslağı Başbakanlığa göndermiş durumdadır. İlginç olanı henüz konunun taraflarından resmi olarak görüş istenmemiş olmasıdır. Türk Tabipleri Birliği yıllardır sağlık hizmetlerinin kamusal bir anlayışla sunulması gerektiğini ve hekimlerin tek bir iş yaparak insanca yaşayacak koşullara sahip olması gerektiğini savunmaktadır. Bakanlığın ise uyguladığı Sağlıkta Dönüşüm Programı ile sağlık hizmetlerini piyasalaştırdığı bilinmektedir. Öyle görünmektedir ki şu anda yapılmak istenen hekimlerin piyasanın istemleri doğrultusunda emeğinin ucuzlatılmasıdır. Türk Tabipleri Birliği hekim emeğinin ucuzlatılmasına karşıdır. Tam Gün çalışma ancak kamucu bir sağlık hizmet sunumu içerisinde mümkün olabilir, bu koşullar sağlanmaksızın yapılacak düzenlemeler hekimlerin özlük haklarında gerilemeye yol açmaktan başka sonuç doğurmayacaktır.

Tam Gün Aldatmacası İçerisinde İthal Hekim!

İlginç olan bir başka düzenleme ise Sağlık Bakanlığı’nın Tam Gün çalışma tasarısının içerisine yabancı hekimlerin ülkemizde çalışmasına olanak tanıyacak düzenlemeleri de sıkıştırmış olmasıdır. Bu tür düzenlemeler geçtiğimiz dönemlerde de gündeme gelmiş ve kamuoyunca kabul görmemişti. Vatandaşların sağlığını ucuza çalışacak, mesleki bilgi ve becerisi şüpheli olan ithal hekimlere emanet etmekte ısrarlı görünen Bakanlığın bu gayretinin altında asıl neyin yattığını merak ediyoruz.

Radyasyon Vitamin Değildir!

Bakanlık Tamgün çalışma düzenlemesi içerisinde radyasyonla çalışanların çalışma saatlerini bir kez daha hukuka, evrensel uygulamalara, bilime, vicdana aykırı bir biçimde düzenlemek istemektedir. Bu konuda verilen mücadele aksatılmadan sürdürülecek, insan sağlığının önemi çalışanların sağlığı açısından da Bakanlığa hatırlatılmaya devam edilecektir.

Bakanlıktan TTB’yi Susturma Gayretleri!

Bu arada Tabip Odalarımız seçimli genel kurullarını gerçekleştirmektedirler. Geçtiğimiz dönemde Tabip Odalarında görev alarak hekim haklarının geliştirilmesine ve sağlık hakkının korunmasına emeği geçen tüm meslektaşlarımıza teşekkür ediyor, yeni görev alan meslektaşlarımıza ise başarılar diliyoruz. Birçok Tabip Odamızın seçimli genel kuruluna İl Sağlık Müdürlükleri kanalıyla Sağlık Bakanlığı’nın müdahale ettiğini görmekteyiz. Yapılmaya çalışılan örneğini bir çok kurumda gördüğümüz gibi Bakanlık yanlısı yönetimleri işbaşına getirerek muhalif seslerin susturulmasıdır. Türk Tabipleri Birliği sağlık hizmetlerinin piyasalaştırılması, hekim emeğinin ucuzlatılması yönündeki çabalara karşı mücadelesini sürdürmektedir. Susturulmaya çalışılan işte budur. Tüm meslektaşlarımızdan beklentimiz Oda genel kurullarına katılarak bu mücadeleye sundukları desteği göstermeleridir.

Türk Tabipleri Birliği demokratik, laik, tam bağımsız bir ülkede sağlık hakkı ve hekimlerin özlük hakkı mücadelesini sürdürmeye devam edecektir. Bundan kimsenin kuşkusu olmamalıdır. 

TÜRK TABİPLERİ BİRLİĞİ
MERKEZ KONSEYİ