SSGSS'ye 'hayır' eli

Türk Tabipleri Birliği, DİSK, KESK ve TMMOB, Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası tasarısını protesto etmek üzere TBMM önünde basın açıklaması yaptı. Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa Tasarısı’nın (SSGSS) geri çekilmesi için Türk Tabipleri Birliği, DİSK, KESK, TMMOB’un öncülüğünde başlatılan protesto eylemleri sürüyor. TTB, DİSK, KESK ve TMMOB yöneticileri ve üyeleri 10 Nisan günü, Ankara’da TBMM önündeydiler.

TBMM’nin Dikmen Kapısı önünde bir araya gelen sendika ve meslek örgütlerinin temsilcileri, burada ortak bir basın açıklaması yaptılar. Ortak açıklamayı okuyan KESK Genel Başkanı İsmail Hakkı Tombul, SSGSS’nin ikinci tur görüşmelerinin mecliste sürdüğünü belirterek, ülkenin geleceğinin ne olup bittiğinden habersiz milletvekillerinin parmaklarının ucunda olduğunu söyledi.

“Şoförü uykuya dalmış otobüs” benzetmesi

Türkiye’nin durumunu, “şoförü uykuya dalmış bir otobüsün tehlikeli yolculuğu”na benzeten Tombul, “Bizler bu karanlık seyahatin, gözüne uyku girmeyen yolcularıyız ve otobüs devrilmeden önce başta şoför olmak üzere herkesi uyandırmak boynumuzun borcudur” diye konuştu.

Tombul, sendikalar ve meslek örgütleri olarak bu yasanın gündemde olduğu 4 yıl boyunca çeşitli eylemler ve etkinlikler yaptıklarını ama hükümetin tüm bunları duymazlıktan geldiğini söyledi. AKP Hükümeti’nin IMF’nin söylediklerinden başka bir şey duymaz hale geldiğini belirten Tombul, “AKP Hükümeti eylemlerimizi göremezdi, çünkü onların gözleri IMF kredisinden başka hiçbir şey göremez olmuş” dedi.

Tombul, AKP milletvekillerine seslenerek, “IMF’nin buyruklarını ve IMF buyruklarına teslim olmuş kabine üyelerini dinlemeyin; vicdanınızın sesini dinleyin. Bu yasanın geçmesine izin vermeyin. Bu yasa geçtiği takdirde, Türkiye’nin karanlık geleceğinin vebali sizin yakanızı asla bırakmayacaktır. Hastane kapılarında kalanların, emeklilik yüzü göremeyenlerin ‘ah’ı sizi bulacaktır” diye konuştu.
 

“Mücadelemiz sürecek”

DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, tasarıyla ilgili talepleri karşılanıncaya kadar mücadeleye devam edeceklerini söyledi. Tasarı yasalaşsa bile, cumhurbaşkanının onayı, konunun Anayasa Mahkemesi'ne taşınması süreçlerinde de taleplerinin takipçisi olacaklarını dile getiren Çelebi, bu süreci ''direniş ve genel grevlerle zorlayacaklarını'' belirtti.


Sıra “iktidarın anlayacağı dilden eylemlerde”

TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy da, yasanın bu haliyle geçeceğinin ortada olduğunu, ama işin burada bitmeyeceğini vurguladı. “Biz bu ülkedeki emekçi sınıfın vicdanının sesiyiz. Bu vicdan bu itirazları sürdürecek” diyen Gürsoy, “iktidarın anlayacağı dilden eylemlere” yöneleceklerini söyledi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in, bir süre önce sendikalar ve meslek örgütleriyle uzlaşıldığı yönünde açıklamalar yaptığına işaret eden Gürsoy, bu açıklamada sözünü ettiği konulardan birinin yasanın sağlık ile ilgili bölümlerine ilişkin komisyon çalışmalarına meslek örgütlerinin temsilcilerinin de katılması olduğunu anımsattı. Gürsoy, “Çalışma Bakanı bu konuda verdiği sözü tutmamıştır arkadaşlar! Komisyonlarda bir tek meslek örgütü temsilcisi bile yoktur” diye konuştu. Gürsoy da, sözlerini mücadelenin süreceğini yineleyerek tamamladı.


“Hayır” elleri kalktı

TBMM önünde toplanan gruba, üzerinde “Emeklilikte 65 yaşa, sağlığın paralılaştırılmasına, fiili hizmet zammının kaldırılmasına HAYIR!” yazan el biçiminde kartonlar dağıtıldı. “Hükümet yasanı al başına çal”, “AKP sağlığa zararlıdır” sloganları atan grup, ellerine taktığı “HAYIR!” kartonlarıyla yasayı protesto etti.

Sendika ve meslek örgütlerine, CHP, DSP, DTP ve ÖDP'li milletvekilleri ile bir toplantı için Ankara'da bulunan Kamu Hizmetleri Enternasyonali (PSI) Sendikal Haklar ve Özgürlükler Departmanı Temsilcisi Chidi King de destek verdi. King de, basın mensuplarının soruları üzerine, tasarıya karşı yapılan eylemlerin Avrupa'da yakından izlendiğini ifade ederek, bu eylemleri desteklediklerini belirtti.


15 Nisan’da yeniden Ankara’da

TTB, DİSK, KESK ve TMMOB öncülüğünde, SSGSS’ye karşı 14 Mart’ta 2 saatlik iş bırakma eyleminin ardından, 1 ve 6 Nisan’da da kitlesel basın açıklamaları yapılmıştı. 15 Nisan Salı günü de, sendika ve meslek örgütlerinin temsilcileri, aynı amaçla Ankara’ya davet edildi. 

 
 


10 Nisan 2008
BASIN AÇIKLAMASI

Hemen arkamızdaki Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında, sağlığımızı, sosyal haklarımızı ve geleceğimizi yakından ilgilendiren SSGSS Yasa Tasarısı’yla ilgili 2. tur görüşmelere devam ediliyor. Ne yazık ki geleceğimiz, neyi oyladıklarından bile habersiz milletvekillerinin parmak işaretlerine emanet edilmiş durumda. Türkiye adeta, şoförü uykuya dalmış bir otobüs gibi, tehlikeli bir yolculuktadır. IMF’nin pusulasıyla çıkılan bu neo-liberal yolculuk, çalışanların, emeklilerin, kadınların, gençlerin ve de çocuklarımızın geleceğini tehdit ediyor. Bizler bu karanlık seyahatin, gözüne uyku girmeyen yolcularıyız ve otobüs devrilmeden önce başta şoför olmak üzere herkesi uyandırmak boynumuzun borcudur!

Bu yasa gündeme geldiğinden bu yana, 4 yılı aşkın zamandır eylemler yapıyoruz. Bu süre içinde yüzlerce basın açıklaması yaptık, yüz binlerce bildiri dağıttık, referandum yaptık, yürüyüşler yaptık, iş bırakma eylemi yaptık, mitingler düzenledik. Duymayan kulaklar duysun, görmeyen gözler görsün istedik yasanın getirdiklerini ve götürdüklerini. Ama AKP Hükümeti bizlerin taleplerini bugüne kadar hiç duymadı. Çünkü onlar, IMF emirlerinden başka hiçbir şey duyamaz olmuşlar. AKP Hükümeti eylemlerimizi göremezdi, çünkü onların gözleri IMF kredisinden başka hiçbir şey göremez olmuş.

Şimdi buradan, görüşülen her maddenin ardından bir gözleriyle muhalefet sıralarını, diğer gözleriyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın işaretini gözleyen AKP milletvekillerine sesleniyoruz: “IMF’nin buyruklarını dinlemeyin, IMF buyruklarına teslim olmuş kabine üyelerini dinlemeyin; vicdanınızın sesini dinleyin, meydanları dolduran halkın sesini dinleyin! Bu yasanın geçmesine izin vermeyin. Bu tasarı geçtiği takdirde, Türkiye’nin karanlık geleceğinin vebali sizin yakanızı asla bırakmayacaktır. Hastane kapılarında kalanların, emeklilik yüzü göremeyenlerin “ah”ı sizi bulacaktır.

Değerli Arkadaşlar,

Bu yasa gündeme geldiğinden bu yana, bizler bu yasanın IMF ve Dünya Bankası’nın dayatmaları sonucunda hazırlandığını dile getirdik. IMF ve Dünya Bankası’nın dayattığı tüm yasalar gibi, bu yasanın da temel önceliği; halkın değil, uluslararası sermayenin çıkarlarıdır. Bu yasa, halkın sağlık hakkına yapılan harcamaları, ülkemizin geleceğine yapılan yatırımları “kara delik” olarak gören kara bir zihniyetin ürünüdür!

Bizim bu yasanın getirdiği düzenlemelere yönelik itirazlarımız devam etmektedir:

  • Uygulama yılı ötelenmiş olmasına rağmen emeklilik yaşının 65’e yükseltilmesine karşıyız.
  • Güncelleme katsayısının belirlenmesinde gelişme hızının yüzde 30'u yerine yüzde 100’ünün dikkate alınmasında ısrarcıyız. Emekli aylıklarının da yıllık artışında, refah payının dikkate alınmasını istiyoruz.
  • Bu yasa kapsamında ça