Gerçek Bir Reforma Gereksinim Vardır!

Basın AçıklamasıBilindiği gibi Anayasa Mahkemesi, 5510 sayılı SSGSS Yasası ile ilgili anayasaya aykırılık iddiasını değerlendirmiş; bazı maddelerini kamu görevlileri yönünden iptal etmiş; bu maddelerle ilgili yürürlüğü 01.01.2007 tarihinden itibaren durdurmuştur. DİSK- KESK- TTB-TMMOB ortak basın açıklaması için...

 

SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA, ALDATMACA REFORMA DEĞİL,
SOSYAL ADALETE, EŞİTLİĞE VE SOSYAL DEVLETE GÖRE TASARLANACAK GERÇEK BİR REFORMAGEREKSİNİM VARDIR!

DİSK- KESK- TTB-TMMOB

Bilindiği gibi Anayasa Mahkemesi,5510 sayılı SSGSS Yasası ile ilgili anayasaya aykırılık iddiasını değerlendirmiş;bazı maddelerini kamu görevlileri yönünden iptal etmiş; bu maddelerle ilgiliyürürlüğü 01.01.2007 tarihinden itibaren durdurmuştur.

Anayasa Mahkemesi, yasayı sadecememurlar yönünden iptal etmemiş, serbest çalışanlar yönünden 7, işçileryönünden de 5 maddesi ile ilgili iptal kararları vermiştir.

Anayasa Mahkemesi gerekçelikararı henüz yayınlanmadığından, iptal gerekçeleri henüz açık olmasa da, ortayaçıkan sonuç, kamu çalışanları açısından ve kazanılmış haklar yönündenAnayasa'ya uygunluk taşımayan bir sosyal güvenlik sisteminin uygulanmaolanağının bulunmadığıdır.

Sosyal sigortalar ile ilgiliolarak, kamu görevlileri açısından yapılan bu değerlendirme ile gerçekte YüceMahkeme'nin kamu çalışanlarının kazanılmış haklarını koruyarak, Hükümete deçalışanlar için uygulaması gereken norm ve standartların sınırlarını işaret ettiğini,kararın bu doğrultuda yorumlanması gerektiğini düşünüyoruz.

Karar sonucu ortaya çıkan yenidurumda, sosyal güvenlik reformunun dayandırıldığı temel gerekçeler ortadankalkmıştır. Emeklilik yaşı, emekliliğe esas prim ödeme gün sayısı, emekliaylıklarının hesaplanma yöntemi, emeklilerin refahtan pay almalarına olanakverecek emeklilik geliri, herkese gereksinimi kadar erişilebilir sağlık hakkıgibi konularda yasa çalışmaları sırasında ısrarla gündeme getirdiğimiz veHükümet tarafından dikkate alınmayan hak taleplerimiz, artık Anayasa'nıneşitlik ilkesinin güvencesindedir.

Sosyal Sigortalar ve Genel SağlıkSigortası ile gerçekleştirilmek istenen ikinci konu bilindiği gibi "GenelSağlık Sigortası"dır. Hükümet tarafından yasa ile halkımıza dayatılan buhükümlerin sosyal devlet ilkesinin gereği olan bir "genel sağlık sigortası"niteliği taşımadığı, özel sigorta anlayışına dayalı bir aldatmaca olduğu daaçığa çıkmıştır. Yasa TBMM'nde görüşülürken halkın yüzde 99'unun "hayır" oyu vererek reddettiği bu hükümlerin,Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile uygulanma olanağı kalmamıştır. Gerçekte, SSK sağlık sisteminin tasfiye edilmesi ileartan sağlık harcamaları, aile hekimliği pilot uygulamalarının başarısızlığı,Hükümetin Sağlıkta Dönüşüm adı altında başlattığı uygulamanın da iflas ettiğinigöstermiştir. İflas etmiş bir sağlıkpolitikasının finansmanının da uygulama olanağı bulamayacağı anlaşılmıştır.

Anayasa Mahkemesi'nin kamuçalışanları açısından iptal ettiği sağlıkla ilgili hükümler, gerçekte tümçalışanların sağlık hakkı ile ilgili çerçeveyi tanımlamaktadır. 5510 sayılıyasada yer alan genel sağlık sigortası ile ilgili düzenlemeler, yönetmeliklerile işlerlik kazanacaktır. Uygulamayı belirlemek üzere çıkarılacak heryönetmelik, anayasanın sosyal devlet ilkesine aykırılık gerekçesi ile Maliye Bakanlığı1 Temmuz Genelgesinde olduğu gibi, Danıştay tarafından iptal edilecektir.Yasanın sağlıkla ilgili hükümlerinin de uygulanma olanağı yoktur.

Bugün gelinen noktada, bu yasaüzerinden bir "reform" tartışması yapmanın olanağı kalmamıştır. Sosyal güvenlikalanında, ülkenin tüm emekçilerinin ve halkımızın ihtiyacı olan bir sosyalgüvenlik sisteminin yeniden tasarlanması için yapılması gerekenler şunlardır:

  1. Anayasa Mahkemesi, iptal kararlarıyla AKP Hükümetinin Sosyal Güvenlik Reformunu yok saymıştır. 5510 sayılı Yasanın yürürlük tarihinden kaynaklanan nedenlerle ortaya çıkacak yasal boşluk, bu alandaki düzenlemeleri, toplumun olurunu da alarak "gerçek bir reform"a dönüştürmek için bir fırsat yaratmıştır.
  2. Öncelikli olarak yapılması gereken, yasayla ilgili ortaya çıkan yeni duruma göre bir değerlendirme yapılmasını sağlamaya yeterli bir süre için yasanın yürürlük tarihinin ertelenmesidir.
  3. Anayasa Mahkemesi'nin gerekçeli kararının açıklanmasının ardından, karar tüm çalışanlar yönünden yorumlanmalı, yeni ve reform niteliği olan bir yasa için çalışmalar başlatılmalıdır.
  4. Norm ve standart birliği, tüm sigortalıları "en az"da değil, toplumsal uzlaşmayla belirlenecek sosyal devlet ilkesine uygunluk temelinde eşitlemeyi hedefleyen bir düzlemde sağlanmalıdır.
  5. Sağlık, her yurttaş için eşitlik ve hak temelinde erişilebilecek ve yararlanabilecek bir kamu hizmeti olarak düzenlenmelidir. Piyasa kurallarının belirleyici olacağı bir sağlık sisteminden vazgeçilmelidir.
  6. Hazırlanacak yeni yasa, kazanılmış hakları koruyarak geliştiren, toplumun tüm kesimlerini kapsayan, kayıtdışı ekonominin kayda alınmasıyla sitemin dayanışma niteliğini güçlendiren, vergilendirilmeyen kazançlardan alınacak vergilerle ve sosyal yardımlaşma ve dayanışma fonu da dahil diğer kamu kaynakları ile karşılanacak bir yaklaşımla değerlendirilmelidir.
  7. Yasanın, yeniden hazırlanması aşamasında DB modelleri yerine bu alandaki tüm ulusal bilgi ve birikimlerden yararlanmalı; borç yönetimi politikaları değil toplumun gereksinimleri hedeflenmeli; IMF'nin öncelikleri yerine toplumsal öncelikler ve kamu yararı gözetilmelidir.
  8. Bu doğrultuda, bütçeler IMF için "faiz dışı fazla" hedefi yerine, halk için "sosyal güvenlik fazlası" hedeflenerek bağlanmalıdır.
  9. Hükümet, reform aldatmacası olan bu yasayı, bu biçimiyle yeniden gündeme getirmeyi tasavvur bile etmemelidir.

DİSK, KESK, TTB ve TMMOB olarak,bu konudaki taleplerimizin karşılanmasında ısrarlı ve kararlı olduğumuzunbilinmesini ve Sosyal Güvenlik Reformu ile ilgili olarak bu ilkelerdoğrultusunda uzlaşmaya hazır olduğumuzu bildiririz.