Tarihin özeti

SavaşTürk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Prof.Dr. Gençay Gürsoy'un İsrail saldırıları ile ilgili değerlendirmesi...

1979"da İstanbul Tabip Odası genel sekreteri iken Arafat"ın daveti üzerine bir grupgazeteci ve sivil toplum örgütü temsilcisi ile birlikte Lübnan"a gitmiştik. Oyıllarda Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Beyrut ve çevresinde yerleşmişti. Tıpkıbugünki gibi İsrail hemen her gün kenti bombalıyor,FKÖ direnmeye çalışıyor, Beyrut ve çevresindeki göçmen kamplarında kan,gözyaşı, ölüm kol geziyor ve dünya olup biteni donuk gözlerle uzaktanseyrediyordu.

Türkiyeli bir "okur-yazar" olarakİsrail - Filistin sorunu konusunda ne kadar az şey bildiğimi bu gezi öncesindeyaptığım yoğun okumalar sayesinde anlamıştım. ıo günkadar süren gezi sırasında gördüklerimiz ve yaşadıklarımız ise, hemen yanıbaşımızdaki halklarla ilgili düşünce ve duygudünyamızdaki cehaleti ve sığlığı yüzümüze vurmaya yetmişti. Batı kaynaklı tarihbilgisi, 2. Dünya Savaşı sırasındaki "Yahudi Soykırımı"nın ağırsuçluluk duygusu içinde şekillenmiş, bize de öyle aktarılmıştı.

1960"U yıllarda, genç İsrail devletinin birtür sosyalist uygulama gibi tanıtılan "kibbutz"deneyimi dilden dile dolaşır özellikle öğrenci gençliği heyecanlandırırdı.Yüzyıllar boyu dünya yüzündeki hemen her ülkede horlanmış, itilip kakılmış birhalk nihayet bir anayurda ve devlete sahip olmuş, elbirliği ile çölü cenneteçevirmeye uğraşıyordu. O devletin nasıl kurulduğu ile,o topraklarda yaşadığı rivayet edilen Filistin halkına ne olduğu ile kimseilgilenmiyordu. Bugün de öyle. Dünya Filistin direnişini, uçak kaçırmalar,Olimpiyat köyü baskınları gibi kanlı ve sansasyoneleylemlerin gölgesinde tanıdı. Özellikle Batı dünyasında bu ilk izlenim hemenhiç değişmedi. Filistin hep terörü, İsrail ise Arap dünyası içine sıkışmış biravuç insanın savunma azmini temsil ediyordu.

Aradan bunca yıl geçti. Lübnan gezisisırasında yakılıp yıkılan Filistin kamplarında gördüğüm, ölümle kucak kucağabüyüyen çocuklar bugün Filistin direnişinin yöneticileri oldu. 1960"h yıllardadünyaya makyajlanarak tanıtılan "masum" İsrail devleti ise bugünFilistin halkına kan kusturan, ABD desteğinde dünyanın en güçlü savaş makinalarından biri haline geldi. 8-10yaşlarındaki çocuklarına, Filistinli yaşıtlarını öldürecek olan bombalarınüzerine güle oynaya "İsrail"den sevgilerle..." yazılarını yazdıracakkadar insanlıktan uzaklaşmış bir devlet.

Kimse artık, bu devletin kurucu fikir babasıAvusturyalı gazeteci Theodor Herzl"i,1887"de Basel"da toplanan Siyonist Kongre"de İsraildevleti için Filistin topraklarının münasip görüldüğünü, Herzl"in1517"den beri Osmanlı toprağı olan Filistin"i Abdülhamit"ten resmen istediğini,Abdülhamit"in bu talebi geri çevirdiğini anımsamıyor. 1917"de bölgenin İngilizegemenliğine geçmesiyle birlikte Herzl"in misyonunu İngilizlerin devraldığını, Ortadoğu"dan gelen ilkpetrol kokularının önce İngilizlerin sonra ABD"nin bölgede güvenilir birköprübaşı kurma arzularını kamçıladığını ve dünyanın dört bucağından Filistin"edoğru sessiz bir Yahudi göçünün başlatıldığını da... 1902"de Filistin"dekiYahudi nüfusu 25,000 iken, 1918"de 56,000"e, 1947"de 600,000"e ulaşır. Toprak mükiyeti ise 1918"de yüzde 2.5iken, 1947"de yüzde 77.5"e yükselir. Yoğunluğu gittikçe artan Yahudiler, yerliArap halkını göçe zorlamak için Siyonist terör örgütleri oluşturur. 1948"deKudüs yakınlarındaki Deir YassinArap köyüne ilk baskın düzenlenir ve 250 kişi öldürülür. Tutsak alınmışkadınlar, genç kızlar Kudüs sokaklarında kırbaçlanarak dolaştırılırlar. Teröreylemlerinin sürüp gitmesi ve kitle kıyımları, örgütsüz Arap halkı üzerindebeklenen etkiyi yapar ve bir ay içinde 700,000 Filistinli topraklarını terkederek komşu ülkelere sığınır. Bu arada David Ben-Guri-on 1948 sonlarındaTel Aviv Müzesi"nde İsrail devletinin resmen kurulduğunu açıklar.

İsrail devleti dahakurulmadan, Filistin halkının daha hiçbir örgütlü direniş hareketi ortadayokken başlayan Siyonist terör, devlet terörüne ve toprak işgallerine yönelirve bu sürüp gider. Bugün tanık olduğumuz vahşet bu devletin hamurununmayasıdır. Batı dünyası, kimi zaman timsah gözyaşları dökerek, kılıkıpırdamadan olup bitenleri seyreder. Arap dünyası ise çoğu zaman ikiyüzlülüğünutancını bile duymadan uzaktan "vah vah"etmekle yetinir. 60 yıllık tarihin özeti budur.

 

27 Temmuz 2006 Birgün Gazetesi’nde yayınlanmıştır.