Ege Bölgesi Tabip Odaları’ndan Medyaya Çağrı: Hekimlere ve Sağlık Çalışanlarına Şiddeti Özendiren Yayınlardan Vazgeçin!

Son zamanlarda yazılı, görsel basın ve sosyal medyada hekimlere yönelik giderek artan saldırıları protesto etmek amacıyla, Ege Bölgesi Tabip Odaları tarafından Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin de katılımı ile basın toplantısı düzenledi.

İzmir Tabip Odası’nda 07 Ağustos 2018 tarihinde gerçekleşen basın toplantısına, TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, TTB Merkez Konseyi üyeleri Dr. Mübeccel İlhan ile Dr. Samet Mengüç, Ege Bölgesi’ndeki tabip odalarının yöneticileri, CHP İzmir Milletvekili Kani Beko, çok sayıda hekim ve basın mensubu katıldı.

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Dr. Lütfi Çamlı’nın açılış konuşmasının ardından söz alan TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman, sağlıkta şiddet meselesinin çözümünün ancak hükümetin şiddetin kaynağı olan Sağlıkta Dönüşüm Programı’ndan vazgeçmesi ve önemli geri adımlar atmayı kabul etmesi ile mümkün olabileceğini söyledi.

Toplum içinde şiddetin sorun çözücü olarak kullanılmasının engellenmesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Adıyaman sözlerini şöyle sürdürdü: “Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet vakalarının çoğunun arkasında yatan sebep usulsüz taleplerin hekimler tarafından uygun görülmemesidir. Hasta ile yakınlarının kızgınlığı onlara öncelik verilmesini veya haksız taleplerinin yerine getirilmesini gerektirmez. Medyanın sağlık haberlerini sıklıkla hekim ve sağlık çalışanlarını hedef gösterir şekilde vermesi şiddeti artırmaktadır. Sağlık çalışanlarına yönelik şiddet haberlerini adi vaka gibi sunup kaynağını sorgulamazsanız şiddeti meşrulaştırmış olursunuz.”

Geçtiğimiz günlerde, TTB ve 65 tabip odası ile birlikte hekimlerin özlük hakları ve sağlık çalışanlarına yönelik şiddetin çözümü ile ilgili TBMM’ne çağrı yaptıkları bir gazete ilanı verdiklerini ardından Şanlıurfa’da tabip odaları ile birlikte şiddetin nedenleri ve çözüm önerileri ile ilgili bir bildirge yayınladıkları bilgisini veren Prof. Dr. Adıyaman şunları söyledi: “Bu bildirgede yer alan iki acil talebi burada da tekrar etmek istiyorum: Birinci olarak Sağlık Bakanlığı ile görüşmeyi ve birlikte bir çalışma grubu oluşturmayı talep ediyoruz. İkinci olarak Ceza Yasası’na ek madde önerimizin TBMM’de bir an önce yasalaşmasını istiyoruz.”

TTB Merkez Konseyi üyeleri Dr. Mübeccel İlhan, Dr. Samet Mengüç ve CHP İzmir Milletvekili Kani Beko’nun da  söz aldığı basın toplantısında ortak basın açıklaması ise İzmir Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. Funda Barlık Obuz tarafından okundu.

BASIN AÇIKLAMASI
07.08.2018

BASINDA HEKİMLERE VE SAĞLIK ÇALIŞANLARINA ŞİDDETİ ÖZENDİREN, DOĞRULUĞU TARTIŞMALI YAYINLARDAN VAZGEÇİLMELİDİR!

Hekimler ve sağlık çalışanlarına yönelik yazılı ve görsel basında, sosyal medyada karşılaşılan kimi yayınlar ve paylaşımlar sağlıkta şiddeti özendiren, şiddet göreni suçlayıcı ifadeler içermektedir. Şiddeti normalleştiren nitelikteki bu yayınlar, hekimlerin onur ve saygınlıklarını zedeleyici, toplumun hekimlere duyduğu güveni sarsıcı öğeler içermektedir.

Her gün polikliniklerde yüzlerce hasta bakmak zorunda bırakılan, nöbet sonrası izin kullanmadan 36 saat aralıksız çalışan, acil servislerin artan hasta yüküyle baş etmeye çabalayan hekimler %80’lere varan oranlarda tükenmişlik yaşamaktadır. Sağlıkta Dönüşüm Programının uygulanmasından kaynaklanan sorunların sorumluları olarak hekimler ve sağlık çalışanlarının görülmesi kabul edilemez.

Hastayı görmeden, muayene etmeden ilaç yazılmaması, hastayı koruyan temel bir hekimlik değeri ve aynı zamanda bir kuraldır. “Kuralın Batsın Doktor Hanım” başlıklı bir yazının bir gazetede yer bulabilmesi sadece özveriyle çalışan, insanları yaşatmak için ant içmiş hekimlerin vicdanını yaralamamakta, kuralsızlığı tüm toplumun normali haline getirmek isteyenlere açıkça destek olmaktadır. Giresun’da yaşlı bir hasta yakının ölümüyle sonuçlanan ve hepimizi üzen bu olaydan sonra basında ve sosyal medyada başlayan linç kampanyası, hekimin yargısız infazına ve görevden alınmasına neden olmuştur. Olayı tüm boyutlarıyla araştırmadan sorgulamadan hükümler vermek, basın meslek ilkelerinin yok sayılmasıdır. Bu olay özelinde gazeteciliğin verdiği sınav mutlaka gözden geçirilmelidir.

Televizyon yayınlarının da şiddet kültürünün yeşertilmesi ve yerleşmesinde önemli etkilerinin bulunduğu bilinmektedir. Bu kültürün yarattığı olumsuz sonuçların ortadan kaldırılması, toplumu kuşatan şiddet politikalarına son verilmesi ve caydırıcı hukuk kurallarının kararlılıkla uygulanmasıyla mümkün olabilecektir.

Sosyal medya, kullanıcılar tarafından oluşturulan bilginin basit, anlık ve çift taraflı olarak paylaşılmasını sağlayan yeni bir medya biçimidir. İnternet ortamı üzerinden kullanıcılara sunulan bilgi veya veriyi üreten, değiştiren, gerçek veya tüzel kişilerden oluşan içerik sağlayıcılar, kullanıma sundukları her türlü içerikten sorumludurlar. Sosyal medya, doğru bilginin yanı sıra yanlış bilgilerin de hızla yayıldığı bir ortamdır. Kişiler bu bilgileri doğrulatmaya, araştırmaya gerek duymadan yayabilmektedir.

Görevlerini sağlık muhabirliğinin etik kurallarına uygun yapan sağlık habercileri, kamusal bir hizmet olan sağlık hizmetini bütünleyen temel unsurlardan biridir. Sağlık habercileri ile sağlık alanında görev yapan mesleklerin etkin işbirliği, halkın sağlıklı haber alma hakkına katkıda bulunacaktır. 

Biz hekimler mesleğimizi yaparken hastalarımıza yeterli süre ayırmak ve güvenli ortamlarda çalışmak istiyoruz. Basının bir olayı haberleştirmeden önce bizimle konuşmasını ve sağlık haberlerinin sağlık muhabirleri tarafından yazılmasının daha doğru olacağına inanıyoruz.

Ege Bölgesi Tabip Odaları olarak, hekimleri derinden yaralayan, basın meslek ilkeleri ile bağdaşmayan yayınları onaylamıyor, tüm basın mensupları ve sosyal medya kullanıcılarını sorumlu ve ilkeli davranmaya davet ediyoruz.

AFYON TABİP ODASI - ANTALYA TABİP ODASI  -  AYDIN TABİP ODASI - BALIKESİR TABİP ODASI - ÇANAKKALE TABİP ODASI - DENİZLİ TABİP ODASI -   ISPARTA - BURDUR TABİP ODASI - İZMİR TABİP ODASI - MANİSA TABİP ODASI -  MUĞLA TABİP ODASI - UŞAK TABİP ODASI