OLAĞANÜSTÜ HALİN DOĞRUDAN ETKİLEDİĞİ HEKİMLERİN DURUMUNA İLİŞKİN KISA AÇIKLAMALAR

Meslektaşlarımız, olağanüstü hal uygulamalarından mesleki olarak da doğrudan  etkilenmekte, fakülteden yeni mezun olan hekimler aylarca atama beklemektedir. Bir yanda hekimlere acil ihtiyaç olduğu belirtilirken diğer yanda hekimler mesleklerini yapamadan bekletilmekte, aylarca tek kuruş gelirleri olmaksızın, kimi zaman sosyal güvenlik haklarından da yoksun vaziyette bekletilmektedirler. Hiçbir haklı sebebe dayanmayan bu uygulamalara ilişkin kısa açıklamalarla birlikte hekimler tarafından yapılabilecek işler belirtilecektir.

1- Atama bekleyen hekimler

2- Ataması reddedilen hekimler

3- Olağanüstü hal kanun hükmünde kararnamesi ile kamu görevinden çıkartılan hekimler

 

 

1-Atama bekleyen hekimler

3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu Ek Madde 4 uyarınca “Diploma ve uzmanlık belgelerinin Sağlık Bakanlığınca tescil işlemlerini müteakip en geç iki ay içerisinde, Devlet hizmeti yükümlülüğü olan personel, atama yerleri ve atama işlemine ilişkin süreç internet sayfasında ilân edilir.” Bu ilandan sonra atama işlemi için gerekli belgelerin gönderilmesi, sağlık ve eş mazeretine göre kura çekilmesi ve nihayet genel kura ile atama yapılması da yaklaşık bir ay sürmektedir.

Mecburi hizmet Devlet memuru, sözleşmeli sağlık personeli veya aile hekimi olarak yapılabilmektedir.

Devlet memurluğuna alınacaklarda aranan genel şartlar arasına 2016 yılından itibaren “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak” da bir şart olarak eklenmiştir.

Kamu görevine alınmada güvenlik soruşturmasına tabi tutulacaklar (4045 sayılı) ilgili özel Yasa’da açıkça düzenlenmiştir. Bu alandaki mevzuata göre, “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması; gizlilik dereceli birim ve kısımlar ile askeri, emniyet, istihbarat teşkilatlarında ve ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalıştırılacak personel hakkında yapılır.” Hekimler bu kapsamda görev yapmadıklarından, esasen, kamu görevine başlatılmaları için güvenlik soruşturmasına tabi tutulmaları haklı değildir. Ancak Devlet Memurları Yasasına eklenen söz konusu hüküm ayrımsız bütün memurlar için uygulanmakta, göreve başlatılmaları için güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yaptırılmaktadır.

Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin 12/1-c maddesine göre “Güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması yapılması isteminin ilgili makama ulaşmasından itibaren arşiv araştırması sonuçları en geç 30 gün, güvenlik soruşturması sonuçları en geç 60 gün içinde cevaplandırılır.”

Bu durumda; mecburi hizmet ile ilgili düzenleme ve güvenlik soruşturması mevzuatı birlikte değerlendirildiğinde dahi, hekimlerin diploma ya da uzmanlık belgelerinin Sağlık Bakanlığı tarafından tescil edilmesinden itibaren en geç 5 ay içinde göreve başlatılmaları gerektiği anlaşılmaktadır.  Bu süre geçmesine karşın göreve başlatılmayan ve atama talepleri de reddedilmemiş olan hekimlerin Bakanlıktan göreve başlatılmayı talep etmeleri; başlatılmamaları halinde, ortaya çıkan olumsuz idari işlemin iptali için idari dava açmayı değerlendirmeleri ya da Bakanlığın incelemelerinin sonucunu beklemeleri mümkündür.

2-Ataması reddedilen hekimler

Bir kısım hekimin atama talepleri “Devlet Memurları Yasasının 48. maddesindeki şartları taşımadığı anlaşılmıştır” şeklindeki bir yazıyla reddedilmektedir. Yasanın ilgili maddesinde pek çok şart mevcuttur. Kişinin bu şartlardan hangisini karşılamadığı yazıda belirtilmemekle birlikte sözlü açıklamalarda, hakkında yaptırılan güvenlik soruşturması sonucunun olumlu gelmediği için atamanın yapılamadığı belirtilmektedir.

Oysa, Devlet Memurları Yasasında aranan şart, “Güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırması yapılmış olmak”tır, soruşturma veya araştırmada hiçbir bulguya ulaşılmamış olması değildir. Bu soruşturma veya araştırmada elde edilen bilgilere göre uygulanabilecek bir yaptırım Yasa’da belirtilmemiştir. Bir başka ifadeyle,  güvenlik soruşturması ve/veya arşiv araştırmasının olumlu sonuçlanması memurluğa alınma için zorunlu şart değildir. Bu araştırmanın sonucuna bağlı olarak memura gizlilik veya ek güvenlik önlemi gerektiren bir takım hizmetlerde görev verilmeyebilir.

Nitekim, Güvenlik Soruşturması ve Arşiv Araştırması Yönetmeliğinin 15. maddesinde bu hususta düzenleme yapılmıştır: “Yaptırılan güvenlik soruşturması ve arşiv araştırması sonucunda elde edilen bilgilerin olumsuz olması halinde, kişinin gizlilik dereceli birim, kısım ve gizlilik dereceli yerler ile askeri, emniyet ve istihbarat teşkilatları, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinde çalıştırılıp çalıştırılmamaları, yer değiştirerek bu görevlere devam edip etmemeleri gibi hususları incelemek ve sonucunu sorumlu amirin takdirine sunmak üzere; bakanlıklarda müsteşarın, diğer kamu kurum ve kuruluşlarında en üst amirin, üniversitelerde rektörün, illerde valinin başkanlığında, personel birim amiri, hukuk müşaviri ve varsa güvenlik işlerinden sorumlu birim amirinden oluşan “Değerlendirme Komisyonu” kurulur.”

Bu çerçevede, güvenlik soruşturması veya arşiv araştırmasının olumsuz geldiği gerekçesiyle Devlet memurluğuna alınmayan hekimler söz konusu işlemin/yazının kendilerine tebliğ edildiği  tarihten itibaren 60 gün içinde işlemin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle dava açabilirler.

Diğer yandan; bu tür bir sebeple mecburi hizmet için ataması reddedilen hekimlere diploma ve uzmanlık belgeleri verilir; mecburi hizmeti yerine getirmedikleri için mesleklerini yapamayacaklarına ilişkin yasal düzenlemeden muaf tutularak kamu sağlık hizmetleri dışında mesleklerini yapmalarına izin verilir.

Bütün bunlardan başka, bu hekimler uzmanlık ya da yan dal uzmanlık eğitimi almalarının engellenmemesi gereklidir. İlgili sınavları başarmaları halinde, gerekli eğitimi alabilecekleri yerlere yerleştirilmeleri, en azından Sağlık Bakanlığı memur kadroları dışında kalan üniversite kadrolarında bu eğitimleri alabilmeleri mümkündür.  

3-Olağanüstü hal kanun hükmünde kararnamesi ile kamu görevinden çıkartılan hekimler

İdare mahkemeleri ve Anayasa Mahkemesi’nin  olağanüstü hal döneminde çıkartılan kanun hükmünde kararnamelerde olağanüstü hali aşan düzenlemeler yapılıp yapılmadığı ya da bütünüyle kişisel işlem niteliğindeki kuralların hukuka uygun olup olmadığına ilişkin olarak yargısal denetimden kaçınmaları, bu KHK’larla kamu görevinden çıkartılan hekimlerin yargısal başvuru olanaklarını ölçüsüz biçimde kısıtlamıştır.

Olağanüstü Hal Kanun hükmünde Kararnamesi ile kamu görevinden çıkartılan hekimlere, yasa gücü verilen bu işleme karşı Olağanüstü Hal İşlemleri İnceleme Komisyonu dışında bir başvuru olanağı tanınmamıştır. Bu Komisyonun kararına karşı idari yargıya başvurma hakkı tanınmıştır. Ancak söz konusu Komisyonun yapısı ve iş yükü dikkate alındığında başvuruların kısa sürede sonuçlanması mümkün görülmemektedir.

KHK ile kamu görevinden çıkartılan hekimlerin mesleki yetkileri sürmektedir. Dolayısıyla bu kişilerin kamu sağlık kurumları dışında hekimlik yapmalarının önünde bir engel bulunmamaktadır.