KİMYASAL, NÜKLEER, BİYOLOJİK
SAVAŞ VE HEKİMLİK

 

KİMYASAL BİR SAVAŞTA...

Dr. Ata Soyer, Dr.Füsun Sayek

            Dünya Tabipler Birliği, 1990 Ekim’inde yaptığı toplantıda “Kimyasal ve Biyolojik Silahlar”a ilişkin bir Deklerasyon yayınlamıştır. Diğer silahlara kıyasla daha tehlikeli olduğu vurgulanan bu silahların:

            1-sadece askeri personele değil, sivil halk üzerinde oldukça büyük ve yıkıcı bir etkiye sahip olduğu ve hedef olarak belirlenen alanların yanı sıra çok daha uzak bölgelere hatta savaşılan ülkenin sınırlarının ötesine etkili olduğu;

            2-Uzun bir dönem için insanlarda sağlık sorunlarına neden olduğu,

            3-Hayvanlar, bitkiler ve doğal çevrede uzun süreli tahribat yaratarak, insanlığın besin kaynaklarını yok ettiği ve hastalıklara yolaçtığı,

            4-Varolan sağlık hizmetleri, teknoloji ve insangücünün bu silahlar nedeniyle oluşan ızdırap ve acıları hafifletmekte yetersiz kalacağı belirtilmiştir.

            Dünya Tabipler Birliği, 1958 Cenevre Deklarasyonu’nda hekimlerin insanlığın yaşamına saygıyı temel almalarını öngörmüştür. Hekimleri, tıbbi bilgilerini insanlık yasalarına karşı gelecek şekilde kullanmamaları gerektiğini vurgulamıştır.

            Dünya Tabipler Birliği 1964’de Helsinki’de yayınladığı Deklarasyon’da ise, hekimlik mesleğinin temel misyonunun, insan sağlığını korumak olduğunu belirtmiştir. Hekimin bilgisi ve bilincinin, bu misyonun yerine getirilmesine adanması gerektiği vurgulanmıştır.

            Ünlü Tokyo Deklerasyonu’nda, Dünya Tabipler Birliği aşağıdaki ilkelerin altını çizmektedir: “Tıbbi insanlığın hizmetine uygulamak, kişiler arasında herhangi bir ayrım yapmadan beden ve ruh sağlığını korumak ve iyileştirmek, hastaların acılarını dindirmek ve onları rahatlatmak, hekimlere tanınmış bir ayrıcalıktır. İnsan yaşamına duyulan en yüksek saygı, tehlike altında bile sürdürülmeli ve herhangi bir tıbbi bilginin insanlık yasalarına aykırı biçimde kullanılmasına fırsat verilmemelidir.

            Bu ve benzeri gerekçelerle Dünya Tabipler Birliği, kimyasal ve biyolojik silahların araştırılması ve geliştirilmesine katılmak ve böyle silahların oluşturulması ve üretiminde kişisel bilgilerini kullanmanın hekimler için etik olmadığını söylemektedir.

            Sonuçta; biz bu ülkenin hekimleri olarak, Dünya Tabipler Birliği’nin çağrısına katılarak;

            1-Kimyasal ve biyolojik silahların kullanılması ve geliştirilmesini protesto ediyoruz.

            2-Tüm ülkeleri kimyasal ve biyolojik silahların kullanılması ve geliştirilmesi süreçlerine katılmamaya çağırıyoruz.

            -Bu ilkelerin başta ABD ve Irak olmak üzere tüm dünya Tabip Odaları’nca ve hekim örgütlerinde benimsenmesini istiyoruz.

 

BAŞA DÖN.....ANA SAYFA.....SAYFA BAŞI