Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

.

7 Mart 2002  Sayı: 87

Tababet Uzmanlık Tüzüğü Tasarısı Danıştay'da...

• Sağlık Bakanı katılımını kendi belirlediği şuranın sonuçlarına hürmet edeceğini söyleyerek şuranın açılışını yaptı, ancak kendi kontrolündeki şuranın sonuçları bile yeterli bulunmayarak daha da kötüleştirildi ve bu taslak şimdi Danıştay’da.

Yeni bir tıpta uzmanlık tüzüğü tasarısı gereksinimi uzun süredir gündemde. TTB’nin çabalarıyla süreç 1994’lerde hızlanarak Sağlık Bakanlığı, YÖK ve TTB’nin üzerinde uzlaştığı bir taslak haline getirildi. 1996’da Danıştay gündemine gelip 1997’de Danıştay’dan da geçerek yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderildi. Ancak hükümet değişikliği nedeniyle tasarı geri iade edildi. 1999 Mayıs’ından bu yana Sağlık Bakanlığı üzerinde çalışıyor! Üzerinde uzlaşılan bir taslakla ilgili uğraşlar 2000 sonbaharında  Sağlık Bakanlığı tarafından düzenlenen 1. Türk Sağlık Eğitim Şurası’nda “zirveye” ulaştı. Sağlık Bakanı katılımını kendi belirlediği şuranın sonuçlarına hürmet edeceğini söyleyerek şuranın açılışını yaptı, ancak kendi kontrolündeki şuranın sonuçları bile yeterli bulunmayarak daha da kötüleştirildi ve bu taslak şimdi Danıştay’da.     

Tıpta uzmanlık tüzüğü tasarısı amaç, kapsam, dayanak, tanımlar, uzmanlık eğitiminde görev ve yetki, eğitim sorumluları, uzmanlık yetkisi başlıklarını içeren birinci bölüm; tıpta uzmanlık kurulu ve komisyonlar ana başlığı altında tıpta uzmanlık kurulu, görevleri, eğitim kurumlarını değerlendirme komisyonu, görevleri, uzmanlık dalları eğitim ve müfredat komisyonları, görevleri, inceleme, değerlendirme, yetki verme ve yetkinin kaldırılması ikinci bölüm; asistan, asistanlık sınavları ve asistanlık eğitimi başlığı altında asistan, asistanlık giriş sınavına girmenin şartları, merkezi asistanlık giriş sınavı, merkezi asistanlık giriş sınavlarının konusu ve kapsamı, merkezi asistanlık giriş sınavları sonuçları ve asistanlığa başlama, yan dal asistanlığı, ücretli fahri asistanlık, yabancı uyrukluların asistanlıkları, yabancı uyruklular, asistanlık ile bağdaşmayan işler, asistanlık süresinden sayılmayacak haller; uzmanlık eğitimi ve uzmanlık sınavları ana başlığında uzmanlık ana ve yan dalları, eğitim ve rotasyon süreleri, asistanlıkta devamlılık ve dal değiştirme, asistanların değerlendirilmesi, uzmanlık tezi ve değerlendirilmesi, tezi kabul edilmeyen asistanlar, yeterlik sınavı, uzmanlık sınavına girebilmenin şartları, uzmanlık sınavı jürileri, uzmanlık sınavı, beşinci bölüm yabancı ülkelerdeki asistanlık ve uzmanlıklar; altıncı bölüm uzmanlık belgesi, şekli ve tescili, yedinci bölüm yeni yan dallarda uzmanlaşma, sekizinci bölüm geçici maddeleri içeriyor. Ekli çizelgede ise tıpta uzmanlık alanında ana dallar, süresi, rotasyonları, yan dallar ve süresi  bulunuyor.

TTB Merkez Konseyi uzmanlık dernekleri başta olmak üzere taslağa ilişkin kısa bir değerlendirmesini ilgililere iletti. Yazıda özetle şöyle denildi:

“..Gelinen aşamada 1997 yılında üzerinde en çok uzlaşma sağlanan Tüzük taslağı birden fazla kez değişikliklere uğramış, 2002 yılı başı itibariyle “yeni” bir tasarı ile  karşılaşmış bulunuyoruz...

1- Mezuniyet Sonrası Tıp Eğitimi alanındaki güncel gereksinmeler de göz önüne alındığında alanımızdaki gereksinimlere yanıt verecek bir  Tüzüğün çıkartılamamış olması, bu alanda oldukça büyük boşluklara dolayısıyla mağduriyetlere yol açmaktadır.

2-Temel bazı noktalara ilişkin görüşlerimizi belirteceğimiz “en son/yeni” Tüzük taslağı Sağlık Bakanlığı’nın 2000 sonbaharında hürmet edeceğini söylediği çerçevenin bile gerisindedir. (Burada Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi açısından, 2000 sonbaharındaki çerçevenin  de 1997 de uzlaşarak hazırlanan taslağının gerisinde ve ihtiyaçları karşılamaktan uzak olduğunu söylemek gerekir).

3- Şu an gündemde olan Tıpta Uzmanlık Tüzüğü Tasarısı sürecinde tıp fakülteleri -eğitim hastaneleri- meslek örgütleri ve uzmanlık dernekleri bilgilendirilmemiş olup, görüşleri alınmamış, ve hatta  nerdeyse Tasarı “duyumlara” dayanarak yapılan bir araştırma sonucu elde edilebilmiştir.

4-Tasarının 20. maddesi bugüne kadar üzerinde tartışılan tüm tasarılardan farklı olarak yeni bir başlık açmaktadır:Ücretli Fahri Asistanlık. “Ücretli Fahri Asistanlık” kavramı eşitlik ilkesine temelden aykırı olması nedeniyle tarafımızdan kabul edilemez bulunmuştur.

5-Tasarının ikinci bölümünde yer alan Tıpta Uzmanlık Kurulu ve Komisyonlarının bileşimlerinde Türk Tabipleri Birliği ve dolayısıyla uzmanlık derneklerinin temsiliyetinin (halen yürürlükte olan 1973 tarihli Tüzük’te olduğu gibi) bir üye ile sınırlandırılması, kurum ve uzmanlık eğitimi almış uygulayıcıların eşit olarak temsil edilmesi ilkesine kesinlikle aykırıdır. Oysa ki, 1997 yılında Danıştay 1. Dairesi üzerinde uzlaşılan Tüzük Taslağını Başbakanlık’a yollarken “Genel Gerekçe” başlığı altında geniş katılımlı ve tarafların temsiliyetine olanak veren bir üst kurulun yerindeliğine işaret etmiştir. 

7-Ekli çizelgede ana ve yan dallarda tutarsızlık ve tartışma başlıkları bulunmaktadır. Bu konuda ekli çizelge ile ilgili kararların Tıpta Uzmanlık Kurulu’nun görevleri arasında yer alması ve eşit olarak temsil edilen tarafların yer aldığı kurulda görüşüldükten sonra geçerli hale gelmesini en uygun seçenek olarak görüyoruz.

YÖK’ÜN 2000 EYLÜL’ÜNDE TABABET UZMANLIK TÜZÜĞÜ SÜRECİNE YAKLAŞIMI

(değerlendirme metninden özetleyerek)

“...Bilindiği üzere, çağımızda Tıpta Uzmanlık Eğitimi veren gelişmiş ülkelerde bu eğitimin düzenlenmesi, denetlenmesi, sınavlarının yapılması Devletlerce yasal sorumluluk verilmiş olan sivil meslek örgütlerince yapılmaktadır (ABD’de American Medical Association, Avrupa Birliği’nde UEMS)...1973’den bu yana çağımıza uygun bir uzmanlık Tüzüğünün yürürlüğe konulmamış olmasının pek çok sakıncalar doğurduğu aşikardır... (uzmanlık eğitiminin) düzenlenmesi ve denetlenmesini yapmak için görevlendirilmiş olan kurullar (Tıpta Uzmanlık Kurulu, Eğitim Kurumları Değerlendirme Komisyonu, Uzmanlık Dalları Eğitimi ve Müfredatı Komisyonları)... 1997’de hazırlanmış olan tüzükte bu kurulların önemi vurgulanmış ve kompozisyonlar titizlikle hazırlanmış idi. Bu tüzük taslağının 1997’de kabul edilmiş olan Tüzüğe oranla çok geride kaldığı görülmektedir...Sonuç olarak Bakanlığınızca gönderilen tasarının çağımız uzmanlık eğitimini düzenlemesi bakımından kabul edilmesi mümkün görülmemiş olup, 1973 yılından beri ihtiyacı karşılayacak, tıptaki gelişmeleri içerecek dinamik bir “Tıpta Uzmanlık Tüzüğü” bulunmadığı için, 1997 yılında ilgili taraflarca üzerinde uzlaşılmış ve Danıştayca onaylanmış tasarıya en kısa zamanda Bakanlığınızca işlerlik kazandırılmasının bu boşluğu dolduracağı kanaatına varılmıştır.”