Ana Sayfa | Eski Sayılar

HEKİMLİK YARGILANIYOR!

yargi.jpg (14390 bytes)Türkiye’de hekimlik yapmak zordur; ülkemizde iyi hekimlik uygulamaları ile ilgili  soruşturma ve yargılamalar ne yazık ki hiç de az değildir.

Bu kez söz konusu yargılamalar, yakın tarihimizin en büyük trjedilerinden birine dönüşen açlık grevleri sürecinde meslektaşlarımızın ve TTB Merkez Konseyi’nin mesleğimizin temel evrensel ilkeleri ışığında gösterdikleri çabalarla ilgilidir.

Türk Tabipleri Birliği, 6023 sayılı kuruluş yasasının 1. Maddesi uyarınca tabipler arasında mesleki deontolojiyi korumak, tabipliğin kamu ve kişi yararına uygulanıp geliştirilmesini sağlamak... amacı ile, 4. maddesinde halk sağlığına ve hastalara fedakarlık ve feragatle hizmeti ideal bilen meslek geleneklerini muhafaza ve geliştirmeye çalışmakla yükümlü kılınmıştır. 6023 sayılı yasaya dayanılarak çıkarılan Tıbbi Deontoloji Tüzüğü’nün 2.     maddesi uyarınca hekimin başta gelen görevi insan sağlığına, hayatına, onuruna özen ve hürmet göstermektir. 6. Maddeye göre de hekimler mesleklerini icra ederken hiçbir etki ve nüfuza kapılmaksızın, vicdani ve mesleki kanaatlerine göre hareket etmekle yükümlüdürler.

TTB Merkez Konseyi ve hekimler, bu süreçte bir yandan mesleki değerlere bağlı olarak hizmet vermeye çalışırken, Merkez Konseyi  gerek duyulduğunda açlık grevinde bulunanlara yönelik hekim tutumu ile ilgili yanılgıları azaltmak, mümkünse düzeltmek ve uzun yıllardır hekim örgütlerinin geliştirdiği hekim tutumu ile ilgili olarak kamuoyunu doğru bilgilendirmek amacı ile açıklamalar yapmıştır.

22.12.2000 tarihinde TTB Merkez Konseyi tarafından yapılan açıklama, Türk Tabipleri Birliği’nin  amaçları dışında faaliyet gösterdiği gerekçesiyle dava konusu yapılmış ve  TTB Merkez Konseyi’nin yargılanarak görevlerine son verilmesi isteminde bulunulmuştur.

28. Mayıs’ta Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde yapılan ilk duruşmada, TTB Genel Başkanı Füsun Sayek ve Merkez Konseyi üyeleri ifade vermiş ve ikinci duruşma 11 Haziran 2001 tarihine ertelenmiştir.

Bursa Tabip Odası’ndan Dr.Bülent Aslanhan, Dr.Hamdi Uğur, Dr.Şule Akköse ve Dr.Arif İsmet Adanur Hakkında da, yetkili merciinin emrine uymamak  iddiası ile Adalet Bakanlığı’nın uygun görmesi ve Bursa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın aracılığıyla açlık grevi yapanlara yönelik yürüttüğü hekimlik faaliyetleri nedeniyle dava açılmıştır. Bu davanın ilk uruşması da 18.06.2001 tarihi saat 09:10’da Bursa, 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülecektir.

Yaşananlar göstermiştir ki, açlık grevi sorunu tibbi bir sorun degildir. Tüm bu yaşananlarda sorumluluklarını gizlemeye çalışanlar, sürecin tüm aşamalarında hekimlik mesleğinin evrensel temel ilkeleri ışığında davranan meslektaşlarımızı ve sorumlulukla yaklaşımını kamuoyuyla da paylaşan TTB Merkez Konseyi’ni yargılama kararı vermişlerdir.

Hekimlik “yetkili merciinin emirlerine uyarak” yapılan bir mesleki disiplin değildir. Çok uzun yıllar boyunca oluşan ve insanı merkeze alan değerler bütününe uyarak yapılır. Meslek örgütleri de bu amaca yönelik ortamın kuvvetlendirilmesi için özen gösterir; bu birikimlere kimden ve nereden saldırı olursa karşı dururlar.

Türkiye’de insanı merkez alan tutumlar, demokratik kavrayış ve bunun gereği davranış kalıplarının dışında bir seyir izlenmektedir. Siyasi irade kendi amacı ve uygun gördüğü dışındaki her türlü yaklaşım ve tarzı saf dışı etmeye yönelmiştir.

Türk Tabipleri Birliği dün olduğu gibi bugün de değerler konusunda aynı duyarlılığı gösterecektir. Üzüntümüz, insanların ölümlerinin engellenebilmesi, yaşamın galip gelmesi için çabaların yoğunlaştırılması gereken bir süreçte meslek örgütlerini, Türk Tabipleri Birliği’ni, hekimleri emir-komuta zinciri içerisinde değerlendirilmeye yönelinmesinedir. Bütün anti-demokratik kavrayışlara, tutumlara rağmen değerlerin kazanacağına inancımız tamdır.

Davalara konu olan tutumlar, bazılarına yukarıda yer verilen hukuksal düzenlemeler ve etik kurallar ışığında yapılmıştır. Bu nedenle de hiçbir suç unsuru içermediği gibi Anayasa’nın 135. maddesi uyarınca bir meslek kuruluşu olan Türk Tabipleri Birliği’nin görevlerine ve kuruluş amaçlarına, mesleki değerlere bütünüyle uygun düşmektedir.

Her iki dava sürecinin de (28.05.2001 tarihli Merkez Konseyi ve 18.06.2001 tarihli Bursa’da meslektaşlarımıza yönelik) iyi hekimlik değerleri ve uygulamalarının ülke sathında gerçekleşmesine; bundan rahatsız olanların ise, her şeyden önce kamu vicdanında mahkum olmalariına katkıda bulunacağı kesin inancı ile Türk Tabipleri Birliği olarak her türlü çabanın sergileneceğini kamuoyuna duyururuz.

Ana Sayfa | Eski Sayılar